Bitcoin, UFO gibi: Para, emtia, varlık

Edip Emil Öymen
Bitcoin, UFO gibi:  Para, emtia, varlık

Sanal ödeme birimi bitcoin’in alım-satımı için Viyana’da, popüler alışveriş caddesi Mariahilfer Strasse’de bir banka şubesi açıldı. Para mı, “varlık” mı, emtia mı olduğu tartışmalı, ama sanal olduğu kesin bitcoin için “somut” bir banka şubesi! Bu da, içinde yaşadığımız altüst zamanların bir başka tuhaflığı... Avusturya, bitcoine alışkın sayılır: 19 yerde bitcoin ATM’si var. Bu arada Japonya, 1 Nisan “şakası” gibi, 1 Nisan’da bitcoin’i resmi ödeme yöntemi olarak kabul etti. İsviçre demiryolları (SBB) bin kadar istasyona, bitcoin kabul eden yeni bilet otomatları yerleştirdi.

Bizde bitcoin ATM’si

Bu ilginç gelişmelere rağmen, bitcoine dair olumsuz algılar, kaygılar dağ gibi: İnternetin karanlık dehlizlerinde bitcoinle yapılan karanlık ödemeler. Hakerlerin fidye talepleri için bitcoin kullanması. Kurundaki acaip dalgalanmalar. Devletlerin bu belirsiz ödeme biçimini kabul etmemesi. Olumsuz algı listesi daha uzun, ama bu kadarı bile durumu anlatıyor.


Türkiye’de de bir bitcoin ATM’si, İstanbul’da Atatürk Havalimanı Dışhatlar terminalinde gidiş yönünde Kasım 2013’te açılmıştı. Kısa bir süre sonra ATM’nin bu özelliği kaldırıldı. Bitcoin konusu ise medyanın hep ilgisini çekti: Marmaris’te Emniyet Taksi, bitcoin kabul etmeye başladı. Haber, Alman medyasına kadar ulaştı. BloombergHT TV’de canlı yayında bitcoin cüzdanı şifresi karekod formatında basılarak, bir izleyiciye 5 TL tutarında bitcoin transferi yapıldı. Bitcoin kabul eden kebapçılar, kafeler, dükkanlar, hatta bir de dövmeci medyaya yansıdı. Ancak, Ağustos 2016’da Bitcoin’in Türk Lirası ile alım-satım işlemi yapılabildiği tek nokta olan BTCTurk’ün banka hesapları kapatıldı. Buna rağmen, Paribu adlı bir bitcoin borsası kuruldu (14.02.17).

ABD’de 708 ATM’si var

Medya ilgisinin yüksek olduğu olduğu 2013’te Güney Kıbrıs’taki Nicosia (Lefkoşe) Üniversitesi, öğrencilerinin bitcoinle ödeme yapabileceklerini duyurdu. Hatta Dijital Para Birimi yüksek lisans programını uzaktan öğretim (MOOC) sistemiyle İngilizce olarak açtı. Bu program halen faal. Stanford Üniversitesi de “Bitcoin Mühendisliği” dersini 2016’da başlattı. New York Üniversitesi/NYU ve Duke Üniversitesi/Kuzey Carolina da katıldı.

Bitcoine akademik, bilimsel, ticari ilgiye karşılık, ABD Menkul Kıymetler Borsa Komisyonu (SEC) Amerikan borsalarında işlem izni vermiyor. Yine de dünyada en çok bitcoin ATM’si ABD’de. Sayı şimdilik 708. Kanada ikinci sırada (148). İngiltere (60), İspanya (34), Finlandiya (21), İsviçre (18) diye giden bir liste var.

BDDK diyor ki...

Bizde ise BDDK uyarısını yaptı: “Herhangi bir resmi ya da özel kuruluş tarafından ihraç edilmeyen ve karşılığı için güvence verilmeyen bir sanal para birimi olarak bilinen Bitcoin, mevcut yapısı ve işleyişi itibarıyla Kanun kapsamında elektronik para olarak değerlendirilmemekte, bu nedenle de söz konusu Kanun çerçevesinde gözetim ve denetimi mümkün görülmemektedir.” (25.11.13)

Bitcoin’in sistemi daha önemli

Bitcoin, serkeş ve muzır görülüyor. Ama bu, kullanıcılar yüzünden böyle. Sistem, dijital bir süper şifrelemeyle tam bir gizlilik sağladığı için: Blok Zincirleme (blockchain) öyle bir şifreleme ki, sanki arka arkaya dizili yük vagonları gibi. Bir vagon, katardaki yerini aldıktan sonra yerini değiştirmek lojistik bir kâbustur. Bu nedenle, vagona (gemiye) yüklenecek konteynerde hata yapılamaz. Aksi halde yanlış konteyner yanlış adrese gider.

Aynı şey şimdi, dijital işlemlere de uygulanmaya başlıyor: Örneğin bir tapu kaydı, hatta seçimde verilen bir oyu işaretleyen elektronik zaman damgaları, yani dijital parmakizi 37 – 64 haneli karmançorman şifrelerle birbirine otomatik olarak bağlanıyor. Bunu yapan merkezi bir gözlemci yok (Banka, Yüksek Seçim Kurulu, noter yok). Sisteme kayıtlı bilgisayarlarda, bu dijital işlemin aşamalarını “ilgilenen herkes” açıkça görebiliyor... Bütün aşamalar, bir öncekine bağlı olarak ilerliyor. Biri, sahtecilik yaparsa sistem gösteriyor. İyi de, sonra ne oluyor? Bunun yararı ne? Anlatmaya haftaya devam...

Edip Emil Öymen

*Bu yazı 14.04.2017 tarihli Dünya gazetesinde yayınlandı.


Edip Emil Öymen