Haberler

Altı metreye kadar uzayabilen bedenleriyle zürafalar en büyük kara memelisi olarak bilinir. Analizlerden anlaşıldığı üzere, zürafalar uzun beden yapılarını ve bunun için gerekli olan güçlü kardiyovasküler sistemi, evrim sürecinde çok az genetik değişikliğin meydana gelmiş olmasına borçlular. Ancak bu hayvanların akrabalık ilişkileri bugüne dek hep tartışmalıydı. Araştırmacıların çoğu sadece tek bi...

Yiyecek dünyasında sebze olarak tanımlanan mantarlar, teknik açıdan bitki sayılmazlar; mantar âlemine aittirler. Ancak sebze olmadıkları halde besleyicilik açısından çok zengindirler. Bir beslenme düzeninin yeteri kadar vitamin ve mineral içermesini sağlama almak için farklı renklerde sebze ve meyve tüketmek gerekir. Öyle ki renksiz birçok besinin besleyici değerinin olmadığı düşünülür. Ancak gene...

Orangutanlar ağaçta yaşayan en büyük memelilerdir ve Asya’da geriye kalan son büyük insansı maymunlardır. Kızıl kahverengi tüylere sahip bu primatlar Sumatra ve Borneo odalarında yaygındır. Fakat yağmur ormanlarının azalması ve insanların diğer etkinlikleri yüzünden gitgide daha fazla tehdit altına giriyorlar. Ayrıca kaçak avcılık da büyük bir tehlike oluşturuyor. Ve ne yazık ki yoğun önlemler de ...

Rüzgar türbinleri teorik olarak insanlığın enerji ihtiyacını fazlasıyla karşılayabilir. Sadece Avrupa’da 52 Terawatt kapasiteli rüzgar enerji santralı bunuyor. Ne var ki bu yenilenebilir enerji tesislerinin artırılmasında bazı olumsuzluklar da söz konusu. Rüzgar enerji santralları çok fazla gürültü yapıyor, görüntü kirliliği yaratıyor ve kuşlar için de ölüm tuzağı görevini görüyorlar. Dahası rüzga...

Gezegenimizin tarihine bir göz attığımızda sıcaklık değişikliklerine karşı sıcakkanlı hayvanların, soğukkanlı hayvanlara göre daha dayanıklı olduğunu görüyoruz. Yeni bir araştırma, gezegenimizin milyonlarca yıllık tarihinde, kuşların ve memelilerin değişen sıcaklıklara uyum sağlama konusunda amfi bilere ve sürüngenlere oranla daha başarılı olduğunu ortaya çıkartıyor. Kuşlar ve memeliler kendilerin...

Araştırmalar Covid enfeksiyonundan sonra antikor sayısının göreceli olarak hızlı bir şekilde azaldığını gösteriyor. Ama bu yine de kişinin hastalıktan daha az korunduğu anlamına gelmiyor. Çünkü son bir araştırmaya göre T-hücreleri kalıcı oluyor ve uzun vadeli bağışıklık üzerinde önemli bir rol oynuyorlar. Bağışıklık sistemi koronavirüsle iki şekilde mücadele ediyor: Antikorlarla veya T-hücreleriyl...

Balıktan, amfibiye geçiş sürecinin herhangi bir yerinde balıklar yürümeyi öğrenmiş olabilirler. Akciğerli balıklar sudan, karaya geçişte iyi bir model olarak bilinirler. Hem akciğere sahip olduklarından, hem de sığ suda yüzgeçleriyle “paytak paytak” yürüyebildikleri için. Bu açıdan bakıldığında yüzgeçlerinin iki işlevi olduğu söylenebilir. Fakat Amerikalı biyolog Jeremy Dasen’e göre yürüme yetisi,...

Ölü gömme geleneği ve bu gelenekle ilgili törenler kültürümüzün önemli bir parçası. Peki ölü gömme geleneği ne zaman başladı? Neandertallerin 120.000 yıl önce ölülerini gömdükleri bilinirken, Homo sapiens’e ait benzer kalıntılar daha az. Özellikle de insanlığın beşiği olarak bilinen Afrika’da bugüne kadar mezar olabilecek topu topu bir avuç kalıntı ortaya çıkarıldı ve bunlardan hiçbiri 74.000 yıld...

Nörodejeneratif bir hastalık olan Alzheimer’de, beyinde hatalı katlanmış amyloid beta proteinlerden oluşan plaklar birikir. Bunlar beyin metabolizmasını etkileyerek nöronların ölmesine yol açarlar. Bu yüzden birçok tedavinin hedefi, plakları çözmektir. Fakat ne var ki şimdiye kadar ki antikor tedavileri farklı sonuç verdiği gibi sık sık beklenmedik sonuçlar da verebiliyor. Virginia Üniversitesi’nd...