Yolsuzluk, cezasızlık, suçluluk

Editör ne diyor?

Demokrasileri otokrasiye taşıyan üçlü: Yolsuzluk, cezasızlık, suçluluk...

Bu üçlünün bedelini yakından ödeyen bir ülkeyiz. İyi biliyoruz. Eşitsizliklerin bu denli artmasından, sorunların çözümsüz kalmasından, ‘ben yaptım oldu’ mantığının toplumun katmanlarına yerleşmesinden...

Üçü de insanlığı yalnızca kötülüğe taşıdıkları için yakından izleniyor ve uluslararası genel kabul gören endekslerle ölçülüyor. Müfit Akyos bu endekslerden değerlendirmeler yaptı ve tabii Türkiye’nin bu alanlardaki durumunu irdeledi. Türkiye’nin son yıllarına bakıldığında Yolsuzluk-Cezasızlık-Suçluluk kavramları arasındaki birbirini besleyen ve demokrasi aşındıran ilişkinin doğrulandığı görülüyor. Yazı karşılaştırmalı tablolarla desteklendi. Türkiye’nin diğer ülkeler arasında nerede durduğunu anlamak için önemli. Yaklaşan seçimler öncesi kapağa taşıyalım dedik.


Seçmeni ya da bireyi, maksimum yarar sağlayabileceği sonuçların elde edileceği tercihleri yapmaktan neler alıkoyar? Özlem Kayım Yıldız’ın konuyu siyasi seçimler bağlamında ele alan yazılarının ikincisini okuyun.

Bir uzay ülkesi gibi

Doğan Kuban'ın eski tarihli yazısı da benzer konuya dikkat çekiyor. Hoca “Bilimin Egemenliği Tek Koşuldur” yazısında “Türkiye’de her şeyi politize eden ilkel davranış ve düşünceler güncel söylemin dengesini bozdu. Politikayı tarihten, dinden, sanattan, kültürden ayıramayanlar politikayı da politika olmaktan çıkardılar. Yaratılan kavramsal kargaşada Türkiye bazen bir kavanoz içinde dünyadan soyutlanmış uzay ülkesi gibi görünüyor. Bu kafa kargaşalığı Türkiye kendi iradesi ile yapabileceği şeyleri yapmakta zorlandığı zaman ortaya çıkıyor...” diyor.

Tanol Türkoğlu ‘Dijital Öteki’ başlıklı yazısında önyargılı seçim anketlerinin kamuoyunu etkileme gücünü ve toplumun eğitim düzeyi ile ters orantılı olduğunu anlatıyor.

Osmanlı aydınlarının eseri

Bilim tarihçisi Osman Bahadır geçen hafta Osmanlı Aydınlanması'nı ve neden geri kaldığını yazmıştı, bu hafta Cumhuriyet aydınlanmasının kaynaklarına iniyor ve Türk devriminin özgün karakterini inceliyor. Bahadır "Türk devrimini yöneten, yürüten ve destekleyenler, ‘olmayan Osmanlı sanayicileri ve sermayedarları’ değil, Osmanlı aydınlanmasının eseri olan genç subaylar, doktorlar, hukukçular, gazeteciler, öğretmenler vb. den oluşan entelektüel bir tabakaydı. Bu kadro, köylülerin ve bir kısım toprak sahiplerinin de desteğini arkasına alarak kurtuluşu gerçekleştirdi” diyor. Yazı son derece önemli.

Geçtiğimiz hafta Yaşlılar Haftası’ydı. Biz buna yaş alanlar diyelim... İki ilginç yazı var. Biri Dr. Emel Sakınç Çağlar’ın bir gelişmişlik ya da geri kalmışlık göstergesi olarak yaşlılığı toplumsal bağlamda irdelediği yazısı; diğeri Mustafa Çetiner’in ‘Yaşlanmamak Mümkün mü” yazısı.

Doğa, bilim ve teknolojinin attığı adımlarda ilham kaynağı. Bu daima böyle oldu. Size iki yeni doğa keşfinin nasıl biyomühendislikte alan açtığını gösteren iki haber. Biri idrarını büyük bir hızla fırlatan bir böcek. Diğeri bir diğeri salyangoz türü bir canlının salgısından ilham alarak süper yapıştırıcı üretmek...

İklim değişikliği artık hepimizi çok yakından ilgilendiriyor. Dergide bu hafta 3 haber bulacaksınız. Deniz yaşamını korumada BM’den önemli bir adım atıldı ve Açık Deniz Sözleşmesi üzerinde anlaşıldı. Renk değiştiren yeni ısı yalıtım malzemesi geliştirildi. Ve iklim değişikliğinin nefes almayı da güçleştireceği anlaşıldı.

Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Buse Çağla Arı Parkinson Hastalığı’nın tedavisinde gerçekten bir dönüm noktası mı? diye sorduğu yazısında Derin Beyin Stimülasyonu diye tanımlanan yöntemi anlattı.

Meraklı Çocuk bu hafta “Gezegenler nasıl oluştu?” diye sordu, Mercan Bursalı yanıtladı. Beynin kendine özgü ağrı reseptörleri yoktur, peki o zaman neden başımızın ağrıması canımızı o kadar acıtır? Meraklının Köşesi’nde....

Modern dünyaya kapı açan 7 temel keşif

Çivi, tekerlek, yay, mıknatıs, mercek, ip ve pompalar: En büyük teknolojik ilerlemelerimizin temelinde yatan 7 temel keşif.

2023 Abel Ödülü denklemleriyle doğayı tanımlayan Arjantinli matematikçi Luis Caffarelli’ye verildi. Abel Ödülü matematiğin Nobel Ödülü olarak bilinir. Caffarelli’nin denklemler, gerçek yaşamda erimekte olan buzullardan, jet motorlarına dek çok çeşitli alanlarda kullanılabiliyor. Reyhan Oksay derledi.

Toplumsal kalkınmanın başat ögelerinden biri de sosyal girişimcilik. Bunun gelişmesi için yapılması gereken çocukluk yıllarında bireye, bireysel değil toplumsal düşüncenin öneminin aşılanması ve sosyal girişimcilik kültürünün küçük yaşlardan itibaren oluşturulması. Kültür Üniversitesi İletişim Sanatları Bölümü’nden Dr. Gülnur Işıklar yazdı.

Murat Yasa şirketini Aromsa’yı ‘bilgi temelli’ yöneterek dünya ölçeğine taşıyan başarılı bir iş insanı, ama bir o kadar da önemli yanı ‘sosyal’ patron oluşu. Çalışanlarına verdiği değer... Yasa, Kırmızı Tuğlalar adını verdiği kitapta öz yaşam öyküsünü yazdı. Biz de ilham ve hatta rol model olması için kitabı tanıtmak istedik.

Çekirgelerin neden dev bir kalıtımı var? Meme kanserinde yeni bulgular... En uzun boyunlu dinozor hangisi? Notre Dame Katedrali’ndeki sürpriz bulgu... Arıların haritaya benzeyen eşsiz arazi bellekleri... Leonardo da Vinci’nin köle annesini kim kurtardı? Nilgün Özbaşaran Dede’nin Araştırma Gündemi’nde. Dünyanın en kalabalık ülkeleri Grafik Bilgi’de. Batuhan Sarıcan hazırladı.

Prostat kanserine karşı Akdeniz diyeti

Güney Avustralya Üniversitesi'nden araştırmacıların çalışmasına göre, düzenli olarak çeşitli meyve ve sebzeleri tüketen erkeklerin prostat kanserine yakalanma riski daha düşük. Bulgular, belirli besinleri içeren bir Akdeniz diyetinin prostat kanserini önlemeye ve radyasyon tedavisinde hızlı iyileşmeye yardımcı olabileceğine işaret ediyor. Bilim ve Beslenme’de, Murat Altaş derledi

Köpekler neden bazen başlarını yana eğiyor? Bir şey duyduklarında ya da bir şeye bakarlarken köpekleri sık sık başlarını yana yatırdıkları görürüz. Bu bir zeka belirtisi mi, yoksa tamamen başka bir anlama mı geliyor? Ahtapotların beyninde neler oluyor? Hayvanlar Dünyası’nda...

***

Severek, heyecan duyarak bir HBT sayısını daha okumanıza sunuyoruz. Ailenin her bireyinin yararlanacağı bir veya birkaç konu mutlaka bulacaksınız. Geçmişten çok geleceğe bakıyoruz. Ayrıca geleceğin aydın gençleri bu okumalardan yetişecek. Onlara okutalım veya onlarla birlikte okuyalım…

HBT’de, bilimde ve sevgiyle kalın.