Düzensiz kalp atışına çözüm çikolata

Öne Çıkanlar Sağlık
Düzensiz kalp atışına çözüm çikolata

Çikolata yemenin kalp hastalıklarına yakalanma ve felç geçirme olasılığını azalttığı daha önceki araştırmalarla kanıtlanmıştı. Yeni bir araştırma, düzenli olarak çikolata tüketmenin kalpte atriyal fibrilasyon olarak bilinen bir tür ritim bozukluğunun da önüne geçebileceğine işaret ediyor.

Heart dergisinde yayımlanan araştırmada, ayda en az bir kez-ya da daha sıklıkla-çikolata yiyen yetişkinlerin atriyal fibrilasyona yakalanma olasılıklarının, ayda bir kezden az çikolata yiyenlere kıyasla, yüzde 10-20 oranında daha düşük olduğu görüldü.

Atriyal fibrilasyon (AF), kalbin üst bölümündeki kulakçık adı verilen iki odacığı ile alt bölümündeki karıncık adıyla bilinen iki odacığının aynı hızla atmamasına bağlı olarak kalbin atış hızında meydana gelen düzensizlik olarak tanımlanıyor. Bu durum kişinin kalp krizi geçirme, kalp yetmezliği ve bilişsel yetersizlik gibi birtakım belirtiler sergileme olasılığını da arttırıyor.


Boston’daki Beth Israel Tıp Merkezi uzmanlarından Elizabeth Mostofsky önderliğinde yürütülen araştırma, söz konusu etkinin özellikle de haftada iki ile altı kez arasında 30 gram çikolata (70 gramlık kare paketin yaklaşık yarısı) yiyen kadın ve erkeklerde çok daha güçlü bir biçimde yaşandığını ortaya koyuyor.

ABD’de atriyal fibrilasyon tanısı konanların sayısı 2,7 ile 6,1 milyon arasında değişirken, Türkiye’de AF tanısı konanların sayısı yaklaşık 600 bini buluyor. Öyle ki, bu sorunun önüne geçilmesine olanak tanıyacak etkili yöntemlerin bulunması son derece önemli.

Önceki iki araştırma da çikolata tüketimi ile atriyal fibrilasyon arasındaki bağlantı ve atriyal fibrilasyona yakalanma olasılığı konularına odaklanmakla birlikte, her ikisinden de elde edilen sonuçlar tanık olunan herhangi bir bağlantının tümden rastlantısal olabileceğine işaret etmekteydi. Gelgelelim, denekleri yalnızca kadınlar ya da erkeklerden oluşan önceki araştırmaların tersine, bu son araştırmada her iki cinsten deneklere yer verildi. Ayrıca bu çalışmaya, öncekilerden farklı olarak, kendilerinde atriyal fibrilasyon olduğunu söyleyenler değil, kendilerine klinik AF tanısı konan yetişkinler katıldı.

Araştırmacılar, yaşları 50 ile 64 arasında değişen, 55 bini aşkın yetişkinden toplanan verileri gözden geçirdiler. Bu son çalışmaya katılan deneklerin tümü henüz sürmekte olan Danimarka Beslenme Düzeni, Kanser ve Sağlık Araştırması adlı bir araştırmanın da katılımcılarıydılar.

Aşırıya kaçmadan çikolata yemek

Araştırmacılar, yaklaşık 13,5 yıl süren izleme süreci boyunca, ortalamada 30 bini aşkın erişkine atriyal fibrilasyon ya da atriyal çarpıntı (kalbin olağandan daha hızlı attığı, ancak bu atışın düzenli olduğu bir durum) tanısı konduğuna tanık oldular.

Bu kişilerde atriyal fibrilasyona yol açabilecek, sigara, alkol, obezlik, yüksek kan basıncı ve yüksek kolesterol düzeyleri gibi başka etmenler de göz önüne alındığında, ılımlı miktarlarda çikolata tüketen kişilerle atriyal fibrilasyona yakalanma olasılığı düşük kişiler arasında bir bağlantıya tanık olundu.

Araştırma, çikolata yemekle düşük atriyal fibrilasyon olasılığı arasında bir neden-sonuç ilişkisi olduğunu kanıtlamadığı gibi, çikolatanın atriyal fibrilasyonu nasıl önleyebildiği konusuna da kesin bir açıklama getirmiyor. Ancak araştırmacılar çikolatanın içeriğindeki flavonoid adlı bileşiklerin bunda bir rolü olabileceğine inanıyorlar. Mostofsky, flavonoidlerin yangı önleyici ve antioksidan özelliklere sahip olduklarına, bu bileşiklerin kanın yapışkanlığını azaltıp bağlayıcı dokularda daha az yaralanmaya yol açarak bedendeki yangılı süreci önleyebileceklerine dikkat çekiyor.

Araştırmadan elde edilen bulgular, bu bağlantıya haftada bir kez 30 gram çikolata tüketen kadınlarda çok daha güçlü bir biçimde tanık olunduğunu-bu düzeyde çikolata tüketiminin atriyal fibrilasyona yakalanma olasılığını yüzde 21 oranında azalttığını-ortaya koyuyor.

Kakao içeriği yüksek çikolatalar yararlı

Sonuçta, tüm bu bulgular ılımlı miktarlarda çikolata tüketiminin başka atıştırmalıklara kıyasla kalp sağlığı açısından çok daha yararlı bir seçim olabileceğine işaret ediyor. Ne var ki, Mostofsky insanların sağlığa daha yararlı ve koruyucu bileşiklere sahip olan kakao içeriği yüksek çikolataları tüketmeye özen göstermeleri gerektiğinin de altını çiziyor.

Derleyen: Rita Urgan

Kaynak