Kızamık virüsü insana ilk kez ne zaman bulaştı?

Öne Çıkanlar Sağlık
Kızamık virüsü insana ilk kez ne zaman bulaştı?

Kızamık zararsız bir çocuk hastalığından çok ötesidir aslında. Çünkü kızamık virüsü bulaşıcılığı en yüksek olan virüslerden biridir ve ateşle birlikte ortaya çıkan cilt kızarıklıkları dışında ağır komplikasyonlara da neden olabiliyor. Çok ağır durumlarda akciğer ve beyin iltihabı gelişerek, zihinsel bozukluğa hatta ölüme bile sebebiyet verebiliyor. Kızamık virüsü ayrıca bağışıklık sistemimizin hastalık etkeni belleğini bozarak, aylarca her türlü enfeksiyona yakalanma olasılığınızı da yükseltir.

Kızamığa günümüzde sadece insanda görülen, tek sarmallı bir RNA virüsü neden olur. Ancak virüsün en yakın akrabası 2011 yılından bu yana kökü kurutulmuş olan sığır vebasıdır. Bu salgın olasılıkla binlerce yıl önce yaygın olduğu için bilim insanları kızamık virüsünün bir mutasyonla, sığır vebasından gelişerek insana bulaştığını düşünüyor. Bu açıdan bakıldığında tıpkı SARS-CoV-2 ve diğer inflüenza virüsleri gibi bir zoonozdur. Ama bu türler arası bulaşmanın tam olarak ne zaman gerçekleştiği kesin olarak bilinmemektedir. Sonuçta kızamık salgınıyla ilgili çok az tarihi belge vardır. En ayrıntılı belge 10.yy’da yazılmış ve bir Fars doktora aittir. Ayrıca yedinci yüz yılda yaşanan bir salgının da kızamık salgını olabileceği sanılıyor. Bu belgelerle birlikte kızamık virüsü kalıtımının mutasyon analizleri de kızamığın kökeninin 9.yy olduğu söyleniyordu. Fakat Berlin Robert-Koch Enstitüsü’nden Ariane Düx, son çalışmasıyla aslında bir rastlantı sonucu bu tahminin pek de doğru olmadığını buldu. Nitekim Charité Tıp Müzesi’nde akciğer araç gereçlerinin yanında konserve edilmiş, kızamık virüsü bulaşmış bir akciğer de yer alıyordu. Söz konusu akciğer, 1912 yılında bronkopnömoniye bağlı ölümcül bir vakaya aitti. Burada ilginç olan, akciğer üzerindeki virüslerin bilinen en eski kızamık virüsleri oluşu. Daha önceleri bilinen en eski kızamık virüsü 1954 yılında Edmonston suşundan yalıtılmıştı. Ancak eski kızamık köküyle, kızamık virüsünün mutasyon oranı ve evrim hızının belirlenmesinde daha fazla yardımcı olmuş. Araştırma çerçevesinde 129 farklı kızamık virüsünün kalıtımını sığır vebası ve yine hayvandan bulaşan PPR virüsüyle (koyun-keçi vebası) karşılaştırılmış. Kızamık virüsü dizilimlerindeki zamansal farklılıklar ve değişikliklerden kızamık mutasyon oranının ne kadar yüksek olduğu ve sığır vebası virüsünden ne zaman ayrıldığı hesaplanabilmiş. Hesaplara göre kızamık ve sığır vebası yaklaşık olarak İ.Ö.528 yılında birbirinden ayrılmış. Bu da kızamığın en az 2500 yıl önce geliştiği anlamına geliyor. Gerçi bu tarih kızamığın insana ilk kez ne zaman bulaştığını açıklamıyor, ama araştırmacılar bulaşmanın sığırlarda ilk kızamık virüsünün geliştiği zamana denk geldiğini düşünüyorlar. Eski tıp metinlerde ve Yunan tıp geleneğinde net açıklamalar bulunuyor, çünkü o zamanlar kızamığın diğer enfeksiyonlardan ayırt edilmesi çok zordu. Bu yüzden Avrupa veya Çin’de belgelenen büyük salgınlar kızamık virüsüne bağlı salgınlar olabilir diyor Düx ve ekibi.

Kızamık hastalığının erken bir tarihte gelişmiş olması diğer bir nedenle de olası. Çünkü İ.Ö. 1.bin yılda Avrupa ve Asya’da yoğun bir nüfus artışı yaşanmıştır. Yeni kültür teknikleri ve yeni toplum modelleri oluşmuş ve 250.000 kişiyi aşan ilk büyük yerleşmeler de bu tarihlerde ortaya çıkmıştır. Bu gelişmeden yola çıkan araştırmacılar, virüsün türler arasında bulaşmaya başlamasından çok önce günümüzdeki kızamık virüsünün öncülerinin büyükbaş hayvanlarda bulunduğunu tahmin ediyorlar. Virüs daha o zamanlar çeşitlenerek tür bariyerini aşmış olabilirdi. Ancak insan toplulukları küçük olduğu için yayılma olmamıştır. Ne zaman ki yerleşmeler büyümüş işte o zaman kızamık virüsünün yayılışı da garantilenmiş ve insana bulaşan bir hastalık etkenine dönüşmüştür diye tahmin ediyor araştırmacılar.


Kaynak