Migren beyni nasıl değiştiriyor?

Öne Çıkanlar Sağlık
Migren beyni nasıl değiştiriyor?

Beyin taramaları damarların çevresinde ve beynin beyaz maddesindeki değişimleri ortaya çıkardı.

Şiddetli baş ağrısı nöbetleri, ışığa karşı duyarlılık ve bulantı: Bunlar migren hastalarının başlıca şikayetleridir. Fakat kısmen genetik olan bu hastalığın nasıl ortaya çıktığı ve beyinde kendini nasıl gösterdiği hala tam olarak açıklanamamıştır. Fakat bilindiği kadarıyla, migrenin kendini sadece baş ağrısı atakları sırasında göstermediği açıktır. Migren hastalarının beyin etkinliklerinde, serebral korteks anatomisinde ve kandaki bazı zar lipidlerinde de anormallikler görülür.

Güney Kaliforniya Üniversitesi’nde Wilson Xu ile çalışan ekip şimdi migrenin yeni bir özelliğini keşfetti. Araştırma çerçevesinde kronik migren ağrısı çeken on kişinin, episodik migren atakları geçiren diğer on kişinin ve beş sağlıklı kişinin beyni yüksek çözünürlüklü beyin taramasıyla görüntülendi. Manyetik rezonans tomografisiyle alınan görüntülerde özellikle de kan damarlarının çevresindeki küçük değişimler dikkat çekiciydi. Araştırmacıları göre son çalışma, migren hastalarındaki mikrovasküler değişimlerin inceleyen ilk araştırma özelliğini taşıyor.


Bilim insanları migren ataklarının, beyindeki kan akışını etkileyerek, ağrılara neden olabileceğini uzun bir süredir tahmin ediyorlardı. Akut nöbetler dışında herhangi bir değişimin meydana gelip, gelmediğini öğrenmek isteyen Xu ve ekibi, incelemeler sonucunda kronik ve episodik migren ağrısı çeken kişilerin perivasküler alanlarında belirgin değişimler olduğunu fark etti. Bunlar beynin kan damarlarını çevreleyen ve lenflerin oluşmasında rol oynayan içleri sıvı dolu kanallar. Genişlemeleri bu damarlarda patolojik bir değişikliğin veya iltihaplanmanın bir göstergesi olabilir.

Analizlerden anlaşıldığı üzere migren hastalarında özellikle de Centrum semiovale denilen bölgedeki perivasküler alanlar genişlemiş. Korteks ve beynin ana ventrikülleri arasında yer alan bu beyin bölgesi, her şeyden önce sinir uçlarından oluşan beyaz maddeyi kapsar. Beynin iki yarımküresinde bulunan bu hilal şeklindeki alanda, araştırmacılar ayrıca kan kılcal damarlarındaki en küçük sızıntıların neden olduğu, çok sayıda küçük yoğunlaşmış alanlar ve mikro lezyonlar bulmuşlar.  Xu ve ekibine göre bu değişiklikler migrenin glifatik sistemdeki (atık ürünleri beyinden dışarı atan tübüller, boşluklar ve kanallar sistemi) bozulmasıyla alakalı olduğunu gösteriyor olabilir. Bununla birlikte tüm bu gözlemlerin migrenin bir sonucu mu olduğu yoksa nedeni mi olduğu kesin olarak bilinmiyor. Bilim insanları bu sorunun yanıtını, daha çok katılımlı ve daha uzun süreli araştırmalarla bulabilmeyi umuyorlar.

Nilgün Özbaşaran Dede

Kaynak