Koronavirüs dünyada yeni yayılıyor. Hız her şeydir!

Orhan Bursalı
Koronavirüs dünyada yeni yayılıyor. Hız her şeydir!

Johns Hopkins Üniversitesi’nde kurulu ve koronavirüsün yayılmasını anbean sayısal olarak izleyen web sitesine bakıyorum bu yazıya başlamadan akşamüzeri. İran’da öğleyin 16 olan ölüm 19’e yükselmiş. 139 kesinleşmiş virüs vakası var. İtalya’ya virüsü Çin’den taşıdığı saptanan bir kişinin bulaştırdığı vaka sayısı 322’ye yükselmiş, ölüm sayısı 10. Kaynak kasaba karantinada, başka 9 kasaba ile birlikte.

Şu fotoğraf ora halkından (Casalpusterlengo) süpermarket kuyruğunda. Bu arada Milano’da zorunlu olmadıkça sokağa çıkmamayı tercih ediyorlar. İşler eve taşınmış durumda.


Türkiye virüslü ülkelerle çevrilmiş durumda. Alınan önlemler sıkılaştırılarak ve büyük bir disiplinle yerine getirilmeli.

Akşam 5’e kadar Çin dahil dünyada 81 bin 191 kişi virüse yakalanmış. Toplam ölüm 2 bin 768. Kesin kurtulan sayısı 30 bin 281. Virüsün yayılma hızı düşüyor. Mesela 1918 yılında olsaydık, İspanyol Gribi zamanında yüz binlerce insan ölmüş olabilirdi. Tıp ve yaşam tarzındaki iyileşmeler, hızlı ve çok disiplinli önlemler buna imkân vermiyor.

Fakat virüslü bir kişinin mesela şöyle İstanbul’da kalabalık yerlerde durmadan dolaşması, binlerce kişinin hasta olmasına, onların da farkına olmadan kaptıkları virüsü kendi çevrelerine onlarca yüzlerce kişiye yayması mümkün ve salgın sarmalına giren bir kent manzarası ortaya çıkıyor.

Milimetrenin milyonda biri

Virüs dediğimiz büyüklükleri 40- 400 nanometre arasında değişir, düşünün 1 nanometre milimetrenin milyonda biri büyüklüğündü. Adeta geçmeyeceği yer yok gibi. Bu nedenle çok özel maskeler ancak koruyucu olabiliyor. Virüsler “canlıya yakın” yaratıklar. Kendi başın canlı tanımı içine sokulmuyor, ama canlıya yakın tanımlanıyor, çünkü başka canlılarda çoğalabiliyor, evrim geçirebiliyor. İnsanlık varoluşundan beri bakteri ve virüslerle birlikte yaşıyor.

Şüphesiz koronavirüs kontrol altına alınacak. Sıcaklarla birlikte kaybolacağına ilişkin haberler, önceki virüslerin davranışlarına ait. Umarız bu da yazın etkinliğini bitirir. Fakat Güney Kore mesela salgın patlaması yaşıyor (1261 vaka, 12 ölüm).. Yani Çin dışında hızlı bir yayılma var. Virüsü kaptıklarının farkında olmayanların da virüsü çevrelerinde yaydıklarını varsayarsak, Çin dışında vaka sayısı artacak diyebiliriz. Türkiye virüsten masum değil henüz.

Hız her şeydir!

Dünya Sağlık Örgütü virüse henüz, Çin dışında da görülen yerel durumlar gözüyle bakıyor. Pandemik, yani dünyayı saran bir durum olarak görmüyor. Fakat tüm dünya alarmda, bilim sitelerindeki son yazılara bakıyorum, henüz virüsün ciddi bulaşmadığı ülkeleri de hazırlıklı olmaya çağıran uzmanlar var. Diyorlar ki “hız her şeydir, Çin’in aldığı önlemlerden öğrenmeliyiz..

Dün Cumhuriyet virüsün küresel ekonomik zararına yönelik iyi bir yazı yayımladı. Cumhuriyet hep önde koşuyor haberleriyle. Türkiye’yi de ekonomik olarak vuracağı açık.

İran’ın salgına uğramasının bir nedeni, bu ülkeye uygulanan ambargo, İranlılar Çin’e yöneldiler! Pek çok şirketin küresel tedarik zinciri, Çin’deki durum nedeniyle çöktü. Çin bir ucuz tedarik merkeziydi, şimdi ise ihtiyaçlarını daha pahalı ülkelere kaydırmak zorundalar. Bu da üretimi pahalılaştırıyor, satın alma gücünü düşürüyor.

5G çalışmaları virüsü doğurdu

Bu arada komplo teorileri de sıradanlaştı: Kafayı yemiş birileri, 5G çalışmalarının bu virüsü yaymış olabileceğini veya 5G’yi engellemek için bu virüsün piyasaya sürülmüş olabileceğini bile düşünebiliyor. Bu virüsün ticaretinden birileri para kazanacakmış, bunların hesapları yapılıyormuş, sanırım bunun hesabını yapanlar arasında komplocuların da bizzat kendileri bulunuyor.

Bu arada aşı çalışmalarından da umut verici haberler geliyor. Bir tanesinin nisan sonun kadar test edilebileceği ancak insanlarda uygulanabilmesinin bir yılı bulacağı haberlerini okuyoruz. Pek çok şirkette çalışmalar çok hızlı sürüyor.

***

Bir komplo da benden. Sanırım aşıyı bu kadar uzun zamana yaymaları kasıtlı. Bu kadar insanın virüsü kapması yetmez, fazla kazanç getirmez, şöyle birkaç milyon insan daha yakalansın o zaman aşıyı piyasaya süreriz!

Beğendiniz mi?!

Orhan Bursalı

*Bu yazı 27 Şubat 2020 tarihli Cumhuriyet gazetesinde yayınlandı.

Orhan Bursalı