Üniversite sıralamaları ne işe yarar?

Lale Akarun Y
Üniversite sıralamaları ne işe yarar?

Üniversite eğitiminin ücret karşılığı alınan bir hizmet haline gelmesi ile, uluslararası öğrenci piyasasında tüketicilerin (öğrencilerin) hizmet kalitesini değerlendirip, en kaliteli hizmeti en ucuza alması ihtiyacı doğdu. Bu talebi karşılamak üzere, çeşitli özel kuruluşlar, üniversite değerlendirmeye, sıralamalar yayınlamaya soyundular.

Bunların ilki olan US News adlı dergi, 1983’den beri, Amerikan Üniversitelerini, çeşitli kriterler açısından değerlendirir: Üniversitenin bütçesi, öğrenci başına harcama, öğretim üyelerinin yayın ve atıfları, yüzde kaçının doktora derecesine sahip olduğu, yüzde kaçının tam zamanlı olduğu, öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısı, öğrencilere verilen burs, yurt gibi imkanlar. Bu veriler, belli ağırlıklarla çarpılıp, bir skor haline getirilir ve üniversiteler sıralanır. Aileler, çocuklarının gideceği üniversiteleri, bütçelerine göre, bu listelerden seçerler.

Amerikan Ticaret Bakanlığı 2018 rakamlarına göre, uluslararası öğrencilerin ABD ekonomisine katkısı, 45 milyar dolar. (Kıyaslayabilmek için, Türkiye bütçesinden tüm üniversitelerimize ayrılan bütçe, 4,5 milyar dolar). Bu arada, ABD’de okuyan öğrencilerin % 1-2’si Türkiye’den gidiyor; bunu da not edelim. Amerikan yüksek eğitim sistemi için yabancı öğrenciler vazgeçilmez önemde. Bu nedenle US News dergisi, 2014’ten beri bir de uluslararası üniversite endeksi de yayınlıyor. Ancak ondan eskiler de var: Times Higher Education (THE ) ve Quacquarelli Symonds (QS), bu alanda faaliyet gösteren diğer şirketler. Her birinin başka başka kriterleri var; mesela birisi öğretim üyeleriniz arasında Nobel alan kaç kişi olduğuna bakıyor; diğeri mezunların iş bulma sürelerini dikkate alıyor. Ayrıca kriterler seneden seneye değiştiriliyor ki üniversiteler o kritere oynayamasın.


Türk üniversiteleri, bir zamandır bu üniversite sıralamalarına çok önem veriyor. Vakıf Üniversitelerinin bu sıralamalara önem vermesini anlamak kolay: ABD üniversitelerine benzer şekilde, yurtdışından ve içinden iyi öğrenciler çekmek ve gelir sağlamak, yeni kurulmuş üniversiteler bu yolla tanınırlık kazanmak istiyorlar.

Devlet üniversitelerinin ise üniversite kalite değerlendirmeleri için aslında başka sistemleri var: Tübitak’ın yayınladığı Girişimci Üniversite Endeksi ve YÖKAK (Yükseköğretim Kalite Kurulu) değerlendirmeleri var. Bu değerlendirmeler çok daha derinlemesine ve güvenilir ama sadece Türk üniversitelerini kapsıyor.

Peki bu sıralamalar bir şey ölçüyor mu?

Evet ve hayır. Evet, çünkü eğer çok iyi bir üniversite iseniz, bütçeniz büyük, öğrenciniz az, hoca sayınız çok ve kaliteli ise, yukarılarda çıkıyorsunuz. Ancak, bunları yapmadan, sadece kriterlere oynayarak yukarılara çıkmak da mümkün.

Bir Amerikan Üniversitesinin, US News sıralamasında nasıl ilk yüze girmek için bu kriterlere oynadığını okuyabilirsiniz*: Kabul edilen/başvuran öğrenci oranını düşürmek için başvuru koşullarını kolaylaştırmak; 20 kişiden az sınıflara ek puan verildiği için 19 kişilik dersler açmak; belli kriterlerdeki verileri yanlış raporlamak...

Ancak belki en yaygın yapılan hile, çok yayın ve atıfı olan öğretim üyelerini kadrolarında göstermek için, bu kişileri “çifte atamak”; yani birkaç hafta çalışmaları karşılığında maaş vermek. Suudi Arabistan Üniversitelerine bakarsanız, bu şekilde çifte atanmış pek çok Nobel ödüllü öğretim üyesi görürsünüz.

Ülkemizde de, aslında yurtdışında üniversitelerde görevli olup, aynı zamanda burada da görüldüğü için, yeni kurulmuş bir vakıf üniversitesini Oxford’dan iyi gösteren, yılda yüzlerce yayın yapan çifte atanmış öğretim üyeleri var!

Türkiye’de öğrenciler nasıl üniversite seçiyor? Üniversitenin mezunları kolay iş buluyor, iyi yerlere geliyor mu? Üniversite uluslararası camiada tanınıyor mu, mezunları dünyanın herhangi bir yerinde kolaylıkla iş buluyor mu? Üniversite öğrencisine değer veriyor, sadece mesleki gelişimine değil, sosyal, kültürel gelişimine katkıda bulunuyor mu?

Ancak tabii öncelikle, gidilen kurum bir üniversite mi? Sıralamalarda yukarıda görünmekten çok buna gayret etmek gerek.

Lale Akarun

* Max Kutner, “How to game the college rankings”, Boston Magazine, 2014.

Bu yazı HBT'nin 258. sayısında yayınlanmıştır.

Lale Akarun