İstanbul Üniversitesi’nden bir akademisyen "valla akademisyenler arasındaki haberleşmelerde en çok dua paylaşılıyor..." demez mi! Ankara Üniversitesi’nden bir başka akademisyen dostumuzun, öğrencilerin bilgi kalitesi üzerine anlattıkları, ülkenin eğitimde daha diplere doğru yol alacağını gösteriyor. İki yıl sonraki PISA sonuçlarını izleyin. Diyor ki akademisyen dostumuz: 100 öğrenciden ancak 10’u...
Evet, uygarlık ve çağdaşlık konularını biraz daha derinleştiriyor ve fotoğrafı netleştiriyor Doğan Kuban. Çağdaşlığı ve uygarlığı nasıl tarif edeceğiz: "Dünya bir kapalı hayvanat bahçesi değil, açık bir insan müzesidir. Bu müzenin insanları, ehli hayvanlar gibi, çağdaş insanlarla birlikte yaşarlar. Çağdaş toplum denen, aslında bu akıl almaz çeşitliliğin yarattığı karmaşadır." Şimdi gelin bu müzede...
“Aziz Sancar evrime inanmıyor, diyor ki: ben Allah’a inanırım, isteyen evrime isteyen Allah’a inansın...” Bu sözler Türkiye’de yankılanınca, inanmadım. Sancar, evrim konusunu bir “inanç meselesi” asla yapmaz. Bir çarpıtma vardı. Bu sözler ona ait olamaz, dedim. Çünkü Aziz Hoca, yaptığı araştırmalarda evrimsel gelişim - değişime bizzat tanık olmuş bir bilim insanı. Ayrıca bilim dünyasında ciddi bir...
HBT’nin bu sayısında acaba neyi öne çıkartmalı, çünkü birbirinden önemli ve değerli konular at başı gidiyor... Kapak konumuzda, uluslararası yapay zekâ alanında üretimleri, yetenekleri ve yetkinlikleriyle seslerini duyurmuş üç yurttaşımız kadın var. İçlerinden Ayşe Çalışkan ile Reyhan Oksay ilginç bir röportaj yaptı. Konu, yaratılan yapay zekâ bilgisayarlarına insanlardan ırkçı, ayrımcı söylemleri...