Bir seçim kampanyası sadece bugün ve yarınlara ilişkin bir seçim kampanyası mı? Hele adayların rakiplerine karşı yönelttikleri, artık ahlak ve toplum sınırlarını aşmış, gerçekliği tartışmalı veya gerçekliği sıfırlanmış suçlamaların anlattığı ve seçmende harekete geçirdiği nedir?
Özellikle henüz kültürel eğitimini, bu açıdan olgunlaşma sürecini tamamlayamamış, on milyonlarcası ekonomik zorluklar içinde çırpınan, güvensizlik ortamındaki insanların yaşadığı toplumlarda, seçmeni belirli önyargılarla doldurup sandığa yöneltenlerin beklentileri nedir?
Mesela rakibi için “camileri yıktılar” biçimindeki tarihsel suçlamayla ne amaçlanıyor? Seçmende rakipler ile ilgili yaratılan “tiksinti, nefret, iğrenme duyguları”nı hangi ideolojik saplantılı parti veya liderler harekete geçirir?
Psikoloji bilimi diyor ki, rakibini şeytanlaştırma politikasını sağcı liderler tarihte hep yapar. “Hamaset” seçmeni kendi etrafında tutkallamak amacını taşır, sağcı ideolojiler bundan asla vazgeçmez diyor bilim insanları. Nebi Sümer, yazısında “Hangi psikolojik faktörler oy verme davranışını ve kampanyanın gücünü etkiler” diye soruyor ve “Politik psikoloji araştırmalarından bazı bulguları” paylaşıyor kapak yazımızda... Oy kullanmak salt rasyonel bir davranış değildir, dahası, özellikle duygusal bir tercihtir. Diyor ki “duygusal tercihin aslında pek farkında olmadığımız bilinçaltımıza yerleşmiş düşünceler, inançlar, ön kabuller ve önyargılar tarafından yönlendirildiğini göstermektedir.”
Sonucu hangi seçmen belirler? Pozitif kampanya yapan liderlerin rakiplerden gelecek negatif saldırılara karşı nasıl hazırlıklı olmalı? Seçmen bir iktidarı ne zaman değiştirir? Hazır seçim diye başlamışken Mufit Akyos partilerin yayınladıkları seçim bildirgelerinde “bilim teknoloji ve yenilik” politikalarını irdeledi, karşılaştırdı.
Ve daha pek çok şey...
Dergimiz yine dopdolu... Doğan Kuban hocamız, 50 yıl önce gerçekleştirdiği Kalenderhane Camii restorasyon çalışmalarından yola çıkarak bizi mimariden tarihe oradan da eğitime uzanan son derece düşündürücü bir yolculuğa çıkartırken, bir başka duayen mimar Doğan Hasol dünya tarihinde diktatörlerin mimari yapılara olan merakını hoş bir yazı ile irdeliyor.
Mutluluk nedir? Hepimizin aradığı ulaşmaya çalıştığı mutluluğun bilimsel açıklamasını Prof. Dr. Mustafa Çetiner, Güncel Tıp köşesinde ele alıyor.
Serhat Totan’ın yazısı Anadolu’nun dünya mutfak kültürüne katkıları üzerine. Atılım Üniversitesi’nden Prof. Dr. İbrahim Birkan ise yeni tarım yaklaşımları ve gastronomi trendleri hakkında yazdı.
Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Meltem Bilikmen son derece önemli bir konuyu gündeme getiriyor: İnsan beyni dokusu üzerinde deney yapmak etik midir? Tınaz Titiz “Liyakate göre atama” kavramını farklı açıdan ele alıyor yazısında.
Genç HBT’de bu hafta çocuklara yaz tatillerinde gidebilecekleri farklı bilimsel etkinliklerden bir seçki hazırladık. Hem ilgi duydukları konulara biraz daha bilimsel gözle bakmalarını hem de yeni arkadaşlar tanıyacakları bir dizi atölye çalışması...
Amerikan Hastanesi’nden Prof. Dr. Sibel Alpar cilt bakımınlarının doğru uygulanmaması halinde cilt üzerinde ciddi zararlara yol açacağını belirterek önerilerini sıralıyor.
Tanol Türkoğlu Dijital Kültür’deki yazısı Vicdan Ötesi üzerine... Kapitalizm, tüketim toplumu derken içinde bulunduğumuz döneme vicdan sorunsalı üzerinden yaklaşıyor.
Ahmet Yavuz’un yazısı da hayli ilginç. Önümüzde daima var olan “Deprem belası” ve hala süregelen “depreme hazırsızlık hali”mizden silkinip harekete geçmek” için okuyun deriz.
Hint Avrupa dillerinin Asya’ya nasıl yayıldığı? Grönland buzullarındaki kurşun kirliliğinin Roma döneminden geldiğini? Çiftlerin birbirlerinin aldatmalarının arkasındaki bilimsel gerçekleri? Arıların nasıl vejetaryen olduğunu? Büyük kedilerin insana hangi koşullarda saldırdığını? Tüm bunların yanıtlarını da yine dergimizin bu haftaki sayısında okuyacaksınız...
Gelecek hafta buluşmak üzere hoşçakalın.
***
DUYURU
Bilim Akademisi 2018 Popüler Bilim Konferansları-65
Yaşam Bilimlerinde Dijital Devrim
Bahar dönemi 9 Haziran Cumartesi 12.00’de, Bilim Akademisi üyesi üyesi Prof. Dr. Attila Gürsoy ile sona eriyor. Konferansta, biyoloji ve bilgisayar bilimleri arasındaki ilişki, birbirlerinden nasıl etkilendikleri, büyük veri çağında, bilişimin biyolojiyi anlamak için neden gittikçe daha önemli olduğu ve özellikle sistem/ağ biyolojisinin sağlık alanındaki etkisi tartışılacaktır.
Konferans Şişhane, SALON IKSV'de halka açık ve ücretsiz olarak düzenlenmektedir.
