Yaşlılara da yer var

Editör ne diyor?

COVID-19 pandemisi herkesi farklı etkiliyor olsa da, hastalıkla ilgili bugüne dek elde edilen veriler, yaşlı ve altta yatan kronik hastalığı olanlarda hastalığın daha ağır seyrettiğini ve ölme riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Daha genç olanları yaşatmak için yaşlı hastaların kaderine terk edildiği vakalar hala belleklerde. Hatta huzurevlerinde yaşayan yaşlıların da ihmal edilmesi yaygındı. Dahası, huzur veya bakım evlerinde ölümler çok büyük bir toplam oluşturdu.

Oysa yaşlıların bu gibi kritik koşullarda acımasız tercihlere kurban edilmesi gerekli mi, insani mi? Yaşlı sayısının giderek arttığı günümüz dünyasında şimdi yeni bir yaklaşım benimseniyor: Yaşlılar acil durumlarda ilk ‘feda’ edilecek bir kesim olarak değil, geri kazanılması gereken bir yaş grubu olarak değerlendirilmeli... Biyogerontolojiden, yaş ayırımcılığının toplumsal bir sorun olmasına, umut veren yaşlanma karşıtı ilaçlara; yaşlılar için 6 ilkeli yeni yaşam haritasına kadar pek çok yönü içeren kapak konumuzu Reyhan Oksay derledi.

Pandemide risk yönetimi çok önemli


Ekonomik, sosyal ve siyasi belirsizliğin daha da arttığı pandemi döneminde “risk yönetimi” kavramı oldukça öne çıkıyor. Beynimizin risk durumuyla nasıl başa çıktığını ve riskle ilgili istatistiklerin bize sunulma şeklindeki tuzakları anlayarak pandemi ve ötesinde zihinsel yükü hafifletmenin bir yolunu bulabiliriz. Peki ama nasıl? Riske girip girmemek ve kararlarınıza daha fazla güvenmek için atabileceğiniz basit adımlar var. Batuhan Sarıcan derledi...

SARS-CoV-2 hücreye girmek için ikinci bir kapıdan daha yararlandığı... COVID testlerinde uygulanan havuz stratejisi, Avustralya’nın ikinci dalgayı çabuk atlatmak için uyguladığı strateji... Dergimizde... “COVID-19 geçiren bir kişinin yeniden hasta olur mu?” Bakın Mustafa Çetiner bu konuda neler anlatıyor.

Doğan Kuban hocamız, Osmanlı’yı cehalete götüren bir kilometre taşını ele alıyor. Resim ve heykelin, insan yaşamını zenginleştiren ve estetik duyarlığını keskinleştiren etkinlik ve yaratılar olarak geliştiğini belirten Kuban, İslam’ın kendine dogmatik ve Kuran’da olmayan bir yorumla resim sanatını yasaklayarak uygarlık yarışını terk ettiğini savunuyor.

Pelin Dilara Çolak ‘2300 yıllık Yaşam Rehberi’ yazısında Stoacılık felsefesinin yeniden gündeme geldiğini ve yayıldığını anlatıyor. Bu felsefenin en belirgin özelliği doğa ve ahlak arasında sıkı bir ilişki olduğunu benimsemesi.. Tanol Türkoğlu, klasikleşen sayfası Dijitalem’de yine ilginç ve bilgi dolu anekdotlarla karşımızda. Dosya sıkıştırma (ZIP) algoritmasını geliştiren Phil Katz, son yıllarda Facebook’ta en çok içerik sildiren ülkeler ve “nerd” kelimesinin evrimi bunlardan yalnızca birkaçı. Tanol, (A) Sosyal Reklam: yazısını da kaçırmayın!

Müfit Akyos küçük kentlerin kalkınmasında yaratıcı ve yenilikçi ortamların önemini ve bu konuda neler yapılması gerektiğini anlattı. Bayram Ali Eşiyok küresel rekabette ülkelerin sanayi politikalarının önemini ve küresel değer zincirini Samsung örneğinden yola çıkarak yazdı. Kültür Üniversitesi’nden Cem Özvardar veriler ve istatistiklerden yola çıkarak katma değerli ihracatın neden makro ekonomik hedefimiz olması gerektiğini anlattı.

Yeni dizi: Evrimin evrimi

Yeni bir diziye başladık: Evrimin evrimi. Doğa Kuramına 13 farklı açıdan bakacağız. Rita Urgan derledi. Sakız kilo kaybına yol açıyor mu? Sakız çiğnemeyi seviyor musunuz? Bilim ve Beslenme sayfamızda bu hafta sakız çiğnemenin faydalarından bahsediyoruz. Sevda Deniz Karali’nin derlediği yazıda çok eğlenceli bir sorunun da cevabını bulacaksınız: Kilo kaybına yol açıyor mu?

Prof. Türker Kılıç hocanın da etkisiyle “yaşamdaşlık” kavramını sıkça ele alıyoruz. M. Cengiz Aydın da üç sayıdır, yaşamdaşlık kültürü için radikal iş birliği öneriyor ve bunu “Sosyal bilimler nasıl yardımcı olabilir?” sorusunu irdeleyerek yapıyor. Biyorobotik artık yeni bir evrede: Giyilebilir teknolojilerin çevreye ve insana zarar vermeden deriye yazdırılması, geliştirilen yeni bir teknoloji sayesinde artık mümkün. Hem bu teknolojiye hem de biyorobotikteki bazı ilginç gelişmelere göz atıyoruz.

Bilmediğimiz bir organa mı sahibiz?

Tıp, insan vücudu hakkında bilinmesi gereken her şeyi ortaya çıkarmamış olabilir. Zira bilim insanları, kafamızın merkezine yakın bir noktada, daha önce keşfedilmemiş bir tükürük bezi çifti tespit etmiş gibi görünüyor. Bu da bugüne kadar gözden kaçan yeni bir organ demek. Bilim dünyası çok önemli bir ismin kaybıyla sarsıldı. Tehdit altındaki türlerin korunması için büyük önem taşıyan “Kırmızı Liste” üzerine yaptığı öncü çalışmalarıyla biyoçeşitlilik ve doğa koruma alanlarının öncü isimlerinden Georgina Mace’i bilimsel mirasıyla hatırlıyoruz.

Atılım Üniversitesi sayfamızda ise Atılım Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu Modern Diller Bölümü Başkanı Feride Güven ile aynı bölümden Nesrin Atak’ın hazırladığı Uzaktan Eğitim Temel İngilizce Programı Değerlendirme Raporu’nu bulacaksınız.

Sosyal yaşamın kargaları daha hoşgörülü kılması... Orman toprağının bağışıklık sistemini güçlendiriyor olması...Atalarımızdan daha akıllı olup olmadığımız araştırması... Yer mantosuna gömülen okyanus levhası... Covid-19’un Parkinson hastalığını da tetikliyor olabileceği... Nilgün Özbaşaran Dede’nin hazırladığı Araştırma Gündemi sayfalarımızda...

Murat Altaş’ın derlediği Hayvanlar Dünyası sayfamızda ise iki önemli gelişme var: İlki, dinozorların kanatlarının pek de işe yaramıyor gibi gözüktüğüne yönelik bulgu. Bir diğeri ise kabuğunun sağlamlığıyla mühendislere ilham veren bir böcek.

HBT okurlarımız için bir tutku haline dönüşüyor. Bilimin ve hayatı çok ve ilginç yönleriyle her hafta size getirmeye çalışıyoruz. HBT’nin yaygınlaşmasına yardımcı olun lütfen. Gelecek Cuma yeniden buluşmak üzere, sevgiyle ve bilimde kalın.

İlker’i kaybettik

HBT’nin kareli bulmacalarını yapan arkadaşımız İlker Mumcuoğlu’nun beklenmedik bir şekilde hayata veda etmesi bizi çok üzdü. İlker, daha önceki dergimiz CBT’nin de yıllarca bulmaca sayfalarını hazırladı. Bulmaca hazırlama coşkusu İlker’i günlük gazetelerin de bulmaca hazırlayıcısı yapmıştı. Hem HBT okurları hem de bulmaca dünyası İlker’siz kaldı. İlker 1961’de Balıkesir Gönen’de doğdu. Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. “Kadıköy’den Köprüaltı’na Hikayeler”, “Bulmaca ve Zeka Oyunları” isimli kitaplarının yazarı. “İlker hani bulmaca” diye sorduğumuz çok enderdir. 3-5 tane hazırlar ve gönderirdi. Güle güle dostumuz, seni çok özleyeceğiz.