Harvard: Yaklaşan cisim uzaylılara ait olabilir

Fizik ve Uzay Öne Çıkanlar
Harvard: Yaklaşan cisim uzaylılara ait olabilir

Harvard Üniversitesi’nden iki astrofizikçi, güneş sistemimize giren bir uzay cisminin uzaylılar tarafından “araştırma yapmak için” gönderilmiş olabileceğini düşünüyor. Şüphecilerse bundan pek de emin değil...

Geride bıraktığımız hafta içerisinde bilim dünyasını şaşkınlığa uğratan bir makale yayımlandı. Söz konusu makalede, uzaylılar tarafından ziyaret edilmiş olabileceğimizin açıklaması üzerine bir tartışmadır başladı.

Üstelik bu açıklamalar, Harvard gibi seçkin bir üniversitenin profesörlerinden geldi. “Uzak geçmişten gelen bir ulak” anlamına gelen “Oumuamua” ismi verilen yıldızlararası bir cismin, güneş sistemimize girmesi üzerine astronomlar, bu cismin uzaylılar tarafından “Dünya’yı araştırması için” gönderilen bir yoklayıcı (prob) olabileceğini öne sürdüler.


Oumuamua cisminin şekli de gökyüzü meraklılarını bir hayli şaşırttı. Hawaii’deki Pan-STARRS 1 teleskobu tarafından gözlemlenen bu cisim tıpkı Fidel Castro’nun purosuna benziyor. Keşfin gerçekleştirildiği günden bu yana tartışmalar sürüyor.

Gökbilimciler, solgun bir ışığa sahip bu cismi ilk başta bir kuyrukluyıldız olarak tanımladı. Ardından asteroit olduğu düşünüldü. Ancak Oumuamua’nın kuyrukluyıldızlarda bulunması gereken kuyrukluyıldız saçına (coma) sahip olmaması, yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.

Cisim üç gün boyunca birden fazla teleskop tarafından gözlemlenmeye başladı. Ve bu gözlemlerin sonucunda bu uzay cismi için türünün ilk örneği olarak kabul edilen “yıldızlararası obje” tanımlaması yapıldı.

Yoksa yalnız değil miyiz? 

Gökbilimciler, teleskoplarında ilk defa gözlemledikleri cisimleri tanımlarken bu tip tartışmaları sık sık yaşıyorlar. Bu gayet normal. Ancak Harvard Üniversitesi’ne bağlı olarak çalışan Smithsonian Merkezi’ndeki astrofizikçiler, yayımladıkları makaleyle bu tartışmaya “dudak uçuklatan” bir boyut kazandırdılar.

Astrophysical Journal Letters’a gönderdikleri yazıda, “Oumuamua, uzaylı bir medeniyet tarafından Dünya’nın çevresine ‘bilinçli’ olarak gönderilen tamamıyla operasyonel bir prob olabilir.” ifadelerini kullandılar.

Makalenin yazarları Profesör Abraham Loeb (solda) ve Shmuel Bialy, bu teorilerini, yıldızlararası objenin olağandışı şekil ve hızına bağladılar. Zira bu cisim, yaklaşık 316 bin kilometre hızla ilerliyordu ve boyutu da sıra dışıydı. Bu sebeple de “yapay kökenli” olabileceğini vurguladılar. Ki bu da uzayda yalnız olmadığımız gibi “akıl almaz” bir sonucu beraberinde getiriyor.

Makalede, “Oumuamua, güneş sistemimizde görülen ve ‘başka bir yerden’ kaynaklandığı bilinen ilk nesnedir.” ifadeleri kullanılırken Oumuamua’yla ilgili kanıtların kesin olmasa da heyecan verici olduğunu belirten Loeb’ün uzay çalışmaları bir hayli dikkat çekiyor. Sözgelimi, kendisinin kara delikler, evrenin geleceği, Dünya dışı araştırmalar ve ilk yıldızlarla ilgili yayımlanan dört kitabı ve 700’ün üzerinde makalesi bulunuyor.

Gökbilimciler bugünlerde “Oumuamua muammasını” tartışıyor. Kimisi Loeb ve Bialy’ye ait makaleyi bilimsel kanıtların yetersizliğiyle eleştirirken kimisi de alaya alıyor. Bu cisim güneş sistemimizi terk ettiği için kanıtları güçlendirmek artık çok zor. Ancak bu haber bize efsane astrofizikçi Carl Sagan’ın şu sözlerini hatırlatıyor: “Bir yerde, inanılmaz bir şey keşfedilmeyi bekliyor.”

Derleyen: Batuhan Sarıcan

Kaynaklar:

https://www.independent.co.uk/life-style/gadgets-and-tech/news/oumuamua-alien-spacecraft-rock-proof-probe-latest-avi-loeb-a8625606.html

https://edition.cnn.com/2018/11/06/health/oumuamua-alien-probe-harvard-intl/index.html?utm_source=fbCNN&utm_medium=social&utm_term=link&utm_content=2018-11-06T07%3A30%3A10

https://www.cfa.harvard.edu/~loeb/

http://www.astronomy.com/news/2018/11/what-do-we-know-about-oumuamua

https://solarsystem.nasa.gov/small-bodies/comets/oumuamua/in-depth/