Denisova insanına ait en eski kalıntılar bulundu

Öne Çıkanlar Yaşam Bilimleri
Denisova insanına ait en eski kalıntılar bulundu

Denisova insanı, Neandertal ile birlikte, modern insanın soyu tükenmiş en yakın akrabası olarak bilinir. Kalıntılar çok az olduğu için bilgiler de haliyle sınırlı. Ama Denisova ve Neandertal insanının son ortak atasının 440.000 – 390.000 yıl önce yaşamış olduğuna dair güçlü tezler var. AyrıcaNeandertaller gibi Denisovalıların da genlerinin günümüzdeki Sibirya yerlilerinde, Doğu ve Güneydoğu Asyalılarda, Avustralyalılarda ve Amerikalılarda yaşamaya devam ettiği biliniyor. Bu da modern insan Asya’da ve Okyanusya’da Denisovalılarla melezleştiğini gösteriyor.

Avusturyalı ve Alman bilim insanları eksik verileri zenginleştirmek için 2010 yılında Sibirya’da Altay dağlarının kuzeybatısındaki Denisova mağarasında bulunan 3800 hayvan ve insan kemiğini karmaşık bir genetik yöntemle incelediler. Bu analizler sırasında sonradan bulunan 5 yeni kemik kalıntısının da insana ait olduğu anlaşıldı. Bulgular Nature Ecology & Evolution dergisinde yayımlandı.

Araştırmacılar bu kadar eski bir tabakada insan kemiği bulmanın şaşırtıcı olduğunu belirtiyorlar. Şimdiye kadar bu tarihe ait genlerin analiz edilmesi  pek mümkün olmamıştı. Üç örneğin mitokondriyal DNA’sı Denisovalıya, bir tanesi ise Neandertal insanına ait. Sonuncu parça 130.000 ila 150.000 yıllık ve bu nedenle de diğer üç Denisova kalıntısından çok daha yeni. Bu iki insan arasında gen alışverişinin olduğu zaten biliniyordu, yeni analizler bu sonucu daha da kuvvetlendirmiş oldu.


200.000 ila 50.000 yıl önce bu bölgede Denisovalılar ve Neandertaller birlikte yaşamış olmalılar diyor araştırmacılar. Üç Denisova insanı mağarada 200.000 yıl önce, iklimin günümüzdeki kadar sıcak olduğu buzullar arası dönemde yaşamış.  O zamanlar bölgede ormanlar ve stepler vardı.. Mağarada Sibirya geyiği, kızılgeyik ve soyu tükenmiş dev geyiğe ait kalıntılar da bulundu. Kurtlara ve Asya yaban köpeğine (kızıl köpek) ait çok sayıda kalıntı, mağarada yırtıcı hayvanların da yaşadıklarını hatta insanlarla, barınma için rekabet ettiklerini de gösteriyor.

Bu tarihe ait dört taş aletle hayvan postları işleniyordu. Araştırmacılar bu aletlerin Kuzey veya Orta Asya’da bulunanlardan çok Yakındoğu’daki örneklerine benzediğini söylüyorlar. Bugüne kadar bulunan en eski Denisova DNA’sı, daha çok Güneydoğu Asya adalarında ve Yeni Gine’de yaşayan insanlarda bulunuyor. Bu nedenle bu insanların genel olarak oldukça erken bir tarihte Asya’nın büyük bir kısmında ve Tibet platosunun yüksekliklerine kadar bölgede yaşamış oldukları düşünülebilir. Bu da ancak insanların yeni çevreleriyle uyum sağlayabilmesi sayesinde mümkün olmuş. Genetik “ parmak izlerini” okumaya yardım eden yeni ileri teknolojik yöntemler sayesinde, arkeolojik kazılara kıyasla daha fazla insan fosili bulabiliyoruz. Bu gelişmenin paleolitik çağ arkeolojisinde teknolojik bir atılım olduğunu söyleyebiliriz diyor araştırmacılar.

Nilgün Özbaşaran Dede

Kaynak