Koronavirüs beyinde hasar yapıyor mu?

Koronavirus Öne Çıkanlar
Koronavirüs beyinde hasar yapıyor mu?

Hastanelerin yoğun bakım ünitelerinde COVID-19 hastalarının çektiği sıkıntılara tanık olanlar, yalnızca göğüs hastalıkları uzmanları veya virologlar değil. Nörologlar da artık işin içinde. Hastalığın genellikle solunum yollarını tuttuğu inancının yaygın olduğu şu günlerde bu sonuçlar şaşırtıcı. Virüsün beyinde de doğrudan nöronları hedef aldığı yönünde duyumlar arttıkça, doktorlar tedavi yöntemlerini yeniden gözden geçirmeye hazırlanıyor.

Avrupa’da ortaya çıkan vakalarda, hastaların %86’sının koku almakta zorluk çektiği, % 89’unun da tat alamadığı bildiriliyor. Bunların dışında da nörolojik semptomlar ortaya çıkıyor. COVID-19 hastalarından bazıları başağrısı ve başdönmesinden yakınıyor. Hastalığı şiddetli geçirenlerde bu semptomlar nöbet geçirme ve inme gibi ağır vakalara dönüşebiliyor. Hatta bu bulgular, altta başka kronik hastalığı olmayan genç insanlarda bile görülebiliyor.

Eski koronavirüsler de beyne ulaşmış


Bazı hastalıklarda nörolojik hasar diğer sorunların bir yan etkisi olarak ortaya çıkabiliyor. Ancak SARS-CoV- 2’nin doğrudan nöronları etkiliyor olması daha büyük bir olasılık. 1980’li yıllardan bu yana koronavirüsleri inceleyen Quebec Ulusal Bilimsel Araştırmalar Enstitüsü’nden Pierre Talbot, bundan önceki yaygın gribe yol açan HCoV-OC43 ve HCoV-229E virüslerinin sinir sistemine ve beyne gittiğini tespit ettiklerini bildiriyor. Giriş yolunun koku alma sinirleri olduğuna dikkat çeken Talbot, bu virüslerin beyne girdikten sonra her noktaya ulaştığını, nöronları öldürerek ensafalit (beynin akut enfl amasyonu) gibi ciddi hastalıklara yol açtığını söylüyor. Beyinlerini bilimsel araştırmalara bağışlayan 90 grip hastasının beyinlerinin %44’ünde 229E, %23’ünde O43 virüsü bulundu.

Peki, ya yeni koronavirüs?

Amerikan Nörolojik Hastalıklar ve İnme Enstitüsü’nden Avindra Nath COVID-19 hastalarının beyin-omurilik sıvılarında virüsün izine raslandığını belirtiyor. Yine virüsün beyni etkilemeden bu sıvıya bulaşmış olabileceği olasılığını da göz ardı etmiyor. Virüs hastanın kanında dolaşırken omurilikten sıvı çekme sırasında enjeksiyona bulaşmış olabilir.

Nörolojik semptomların olası nedenleri:

• Nörolojik semptomlar oksijen azlığından da kaynaklanıyor olabilir. COVID-19 akciğerlerde ağır hasar yarattığı için hastanın kanında yeterli oksijen bulunmayabilir. Dolayısıyla beyne yeterli oksijen gitmediği için nörolojik sorunlar çıkabilir.

• Bir diğer neden de vücudun enfeksiyona bağışıklık tepkisinin beyinde hasar yaratması. Bağışıklık sisteminin aşırı tepkisi olarak değerlendirilen sitokin fırtınası, enflamasyonu artırarak başta beyin olmak üzere diğer organlara hasar verebilir. Nath, bütün bunlara karşın virüsün doğrudan beyne gittiği olasılığını da ciddiye almak gerektiğine dikkat çekiyor. Eğer bu kanıtlanırsa hastaların tedavisinde köklü değişikliklere gitmek gerekecek. Bugüne dek tüm ilaç protokolleri akciğer hasarına yönelikti.

Virüsün beyne ulaşması uzun vadeli nörolojik sonuçlara yol açabilir. Biliniyor ki bazı virüsler nöronlar arasında uzun süre saklanıp ileri yaşlarda yeniden faaliyete geçebiliyor. Herpes simplex bunlardan biri. Yüzde ağız ve burun çevresinde uçuklara, genital bölgede yaralara yol açtığı biliniyor. Ancak bazı insanlarda da beyinde enfl amasyonu tetiklediği de bildiriliyor. Hasta bir kere enfekte oldu mu, bu virüs nöronların arasında gizlenerek yaşam boyunca bağışıklık sistemi zayıfl adığında yeniden uyanabiliyor.

İkincil sorunlar

SARS-CoV-2 ayrıca uzun süreli ikincil nörolojik sorunlara da neden olabilir Bazıları virüs sonrası yorgunluk sendromu şeklinde kendini gösterebilir. Bir diğer ikincil sorun da Guillain-Barré sendromudur. Nath bu sorunu şöyle açıklıyor: “Guillain-Barré, periferik (çevresel) sinirlerin doğru çalışmamasıdır. Bunu yükselmekte olan bir felç gibi düşünebilirsiniz. Ayaklardan başlar, yukarı doğru çıkar. Bazı vakalarda geçici olabilirken, bazılarında yaşam boyu sürebilir, hatta ölümcül olabilir.”

COVID-19’dan iyileşen hastalarda Guillain-Barrée sendromunun geliştiği ile ilgili güçlü kanıtlar mevcut. Örneğin İtalya’da bu nadir görülen hastalığın COVID-19 hastalarında görece sıkça ortaya çıkması doktorları endişelendiriyor. Nörolojik semptomlara veya ikincil hastalıklara kimlerin yatkın olduğu henüz bilinmiyor. Kesin olan COVID-19 hastalığını ağır geçirenlerin iyileşseler bile yıllarca kontrol altında tutulmalarının gerektiği.

Geçici koku ve tat kaybının dışında, nörolojik etkilerin ağır geçen COVID-19 hastalarının çoğunda görüldüğü bildiriliyor. Şu anda kesin rakamlar bilinmese de az sayıda insanın beyin ve sinir sistemlerinde ağır hasar oluştuğu biliniyor. “Bu beyin hasarları kalıcı olabiliyor” diye konuşan Nath, “Beyin hasarları kişiliğimiz değiştirebilir, yürüyüşümüzü aksatabilir ve çok çeşitli uzun süreli hastalıklara neden olabilir diyor.

Reyhan Oksay


Kaynaklar

https://www.newscientist.com/article/mg24632842-800-coronavirusseems-to-reach-the-brain-what-could-this-mean-for-us/

https://www.aarp.org/health/conditions-treatments/info-2020/covid-19-brain-symptoms.html

https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/32329044/


Bu yazı HBT'nin 220. sayısında yayınlanmıştır.