Hayat çok hızlı geçiyormuş gibi mi geliyor? Çaresi var: Yavaşlatmak için rutinin dışına çıkın!

Editör ne diyor?

Siz de zamanın elinizden kayıp gittiğinizi düşünüyor musunuz? Yalnız değilsiniz. Yakın geçmişte çekilmiş bir fotoğrafa bakarken, kendimizi “daha dün gibiydi” derken bulabiliyoruz. Veyahut “ne çabuk yeni yıl geldi” gibi ifadeler kullanabiliyoruz. Zaman akıyor ve yetişemiyoruz.

Günümüz ekonomik sistemi hıza odaklı ve yaşamın her alanını etkiliyor. Buna bir de etrafımızı saran, başta sosyal medya olmak üzere dikkat dağıtıcıları eklerseniz zaman gerçekten de hızla geçip gidiyor. Konan bir hedefe ulaşamama durumu, başaramadığımız bir şeylere takılıp kalma gibi durumlar da hayatımızın kontrolden çıktığını hissetmemize neden olabiliyor.

Neyse ki bilim, zaman algımızı yavaşlatmanın “mümkün” olduğunu ortaya koyuyor. 2025’in ilk günlerinde bu konuya dikkat çekelim dedik. Zamanı yavaşlatmak için neler yapabiliriz? Kaçınmamız gerekenler ne? Batuhan Sarıcan hazırladı.


İnsan gezegenin sesini değiştiriyor

Doğal yaşamın bir düşmanının da insanların gürültüsü olduğunu biliyor muydunuz? Yeni araştırmalara göre insanlar, “gezegenin sesini derinden değiştiriyor”. Diğer türlerin gelişim göstermesi için “sessizleşmek’ önemli. İnsan yapımı gürültü, doğanın senfonisini bastırdığında ekosistemler bozuluyor.

Belli ki 2025 yılına da bilim damgasını vuracak. Müfit Akyos ‘Mıknatıs Savaşları’ başlıklı yazısının ikincisinde Çin’in nasıl üstünlüğü ele geçirdiğini anlatıyor. Mıknatıs, tıbbi deneyler, kimyasal reaksiyonlar ve kuantum hesaplama gibi konularda, bilim insanlarına büyük kolaylık sağlaması açısından yaşamsal. Neodimyum mıknatıslar gibi stratejik malların üretimi ve bunların bir ülke tarafından tekelleştirilme riski de cabası…

Bilim nasıl var, nasıl yok? Doğan Kuban’ın eski tarihli bu yazısı akademisyen olmanın gerçek özelliklerine vurgu yapması açısından önemli. Kuban “Batı toplumlarında üniversite araştırmalarının doğa bilimlerinde, biyokimya, mikro biyoloji, nano teknoloji, elektronik ve uzay araştırma alanlarında ulaştığı üstünlük bilim adamı özgürlüğünün sonucudur. Sosyal Bilimler ve Ekonomi konularında da aynı ilkeler geçerlidir. Günlük yaşamı politik tartışma ile geçen Türkiye’de en zarar gören kurumlar sözde gerçeğin anlatıldığı ve araştırıldığı öğretim kurumlarıdır” diyor.

Tanol Türkoğlu Yapay Troller başlıklı yazısında hakikatın artık yapay zekanın trolleri aracılığıyla büküleceğini yazıyor: “Sosyal medyada yapay zeka etkisi şimdiye dek ağırlıklı olarak içerik yönlendirme amacıyla kullanıldı. Şu videoyu izlediysen bunlar da ilgini çekebilir. Şu içerikleri beğendiysen o halde dur sana şu şu içerikleri de göstereyim. Gibi. Şimdi giderek yükselen yeni bir kullanım alanı baş gösterdi. İçerik üreticisi olarak yapay zeka!”

Gıdalardaki koli basili alarm verici

Kısaca E.coli ya da koli basili olarak bilinen Escherichia coli bakterisi her yıl yüzbinlerce kişiye bulaşıyor. Hatta bunun yüzünden ölümler de yaşanıyor. Bu bulaşmaların büyük bir bölümü yiyeceklerden kaynaklanıyor. Peki, koli basili yiyeceklere nasıl ulaşıyor? Bilim ve Beslenme’de. Rita Urgan derledi.

Zehir yiyen ağaç faresi neden ölmüyor?

Canlıların evrimsel kaderlerini tayin eden yalnızca genetik yapıları değil; genetik olmayan kalıtım da önemli rol oynuyor. Aralarında insanların da olduğu bazı türlerin evrimleşebilme yetenekleri, epigenetik, simbiyotik ve kültürel kalıtım süreçleri sayesinde daha hızlı gelişebiliyor. Bu üç olgu, organizmaların yeni çevreleri istila etmelerine, stres ve değişiklikle baş etmelerine, yeni fenotiplere evrilmelerine ve yok olmamak için direnç kazanmalarına olanak sağlıyor. Bu işlemler organizmanın uyum sağlayan genetik mutasyonlarının ortaya çıkışına dek sürüyor. Reyhan Oksay hazırladı.

Mikroskobun harikulade tarihi

Günümüzde tıp bilimi birçok hastalığın teşhis ve tedavisinde ileri teknolojilerden faydalanarak insanoğlunun sağlıklı bir yaşam sürmesine olanak sağlıyor. Ancak birkaç yüzyıl öncesine kadar insan bedeni uzayın derinlikleri kadar gizemliydi. 16. yüzyılda başlayan optik çalışmalar ile geliştirilen mercekler hem uzayın derinliklerini hem de bedenimizin altındaki evreni keşfetmemizi sağladı. Teleskoba takılan mercekler uzakları, mikroskoplara takılan mercekler ise gözümüzün önünde olmasına rağmen göremediklerimizi görünür hâle getirdi. İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Yeşim Gürbüz, Dr. Elife Kımıloğlu, Dr. Sibel Şensu ve Dr. Nusret Erdoğan’ın yazısı.

Kültür Koleji öğrencileri, Nobel Haftası etkinlikleri kapsamında 2024 Nobel Ekonomi Ödülü sahibi Prof. Dr. Daron Acemoğlu ile Stockholm’de buluştu. İstanbul Kültür Eğitim Kurumları Okullar Koordinatörü Biriz Kutoğlu ile bu deneyim üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. Dergimizde.

Hayvanlar da boşanıyor

Hayvanlarda da çiftler bilinçli ayrılıyorlar. 2011’de ünlü bir çiftin ayrılık haberi ortalığı sarsmıştı. Haberin konusu Ashton Kutcher-Demi Moore ya da Jennifer Lopez-Marc Anthony çifti değil, Happ hayvanat bahçesinde yaşamakta olan 115 yaşındaki Bibi ve Poldi adlarındaki iki Galapagos kaplumbağasıydı. Hayvanlar Dünyası’nda.

Ren geyikleri iklimi nasıl soruyor? Mutluluğu karaciğerde sevgili, aşkı ise bacaklarda hissetmek…Rüzgar kar tanelerini nasıl yeniden şekillendiriyor? Nilgün Özbaşaran Dede’nin hazırladığı Araştırma Gündemi’nde.

Yeni bir yazı dizisine başladık: Sağlık ciltte başlar. Herkesi yakından ilgilendiriyor…En fazla doktor ithal eden ülkeler hangileri? Grafik Bilgi’de.

Dijital HBT 24 sayfa

Dergimizin pdf versiyonu 24 sayfa olarak çıkmaya devam ediyor, hatırlatırız… Kağıdın müthiş pahalılığı karşısında, basılı HBT alırken, aynı zamanda portalımızdan PDF versiyonuna da abone olmanızı öneriyoruz. Bu hem 24 sayfalık bir yayına ulaşmanız hem de HBT’yi desteklemeniz açısından önemli. Karınca kararınca desteğiniz önemli. Ayrıca 7 yıllık bir HBT arşivini de izleyebiliyorsunuz.

Youtube kanalımızı izleyin! Çok önemli söyleşiler ve yeni konularla tanışacaksınız. Yakında tıpta ve kanserde önemli ve çığır açıcı gelişmeler ve tedaviler konusunda bir dizi söyleşiye yer vereceğimizi de bildirelim. Buradaki videolarımızı izleyin paylaşın ve abone olun kanala lütfen.

Burada bilim konuşuyoruz. Günlük hayatın yarın köpük gibi unutulduğu veya dağıldığı konulardan biraz uzaklaşın ve bizi izleyin.

Yeni yıl hepimize mutluluk şans ve esenlik getirsin. Bilimde ve bizimle kalın, sevgilerimizle…

Özlem Yüzak