Çocuklarda öksürük

Öne Çıkanlar Sağlık
Çocuklarda öksürük

Öksürük çocukluk çağında en sık doktor başvurusuna yol açan nedenlerden biridir. Öksürük aslında normal bir refleks olup, hava yolunu çevresel zararlı taneciklerden, sekresyonlardan ve aspirasyondan korur. Yapılan çalışmalarda, sağlıklı çocukların, eşlik eden başka semptomlar olmaksızın, günde ortalama 11 kez öksürebildiği gösterilmiştir. Öksürük; çok şidetli veya sık olduğunda bazı hastalıkların belirtisi olabilir.

Akut öksürük

Akut öksürük genellikle viral üst solunum yolu enfeksiyonlarından kaynaklanır. Çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarına bağlı öksürüklerin %50’si 10 günde, % 90’ı ise 25 günde geriler. Çocuklar bir yılda 6-8 kez böyle enfeksiyonlar geçirebilir ve özellikle kreş veya okul döneminde bu enfeksiyonlar üst üste görülebilir. Zatürre (pnömoni) akciğer dokusunun iltihaplanmasıdır. Bakteriler başta olmak üzere çeşitli mikroorganizmalara bağlı olarak meydana gelebilir. Öksürükle birlikte ateş, hızlı nefes alıp verme, balgam gibi şikâyetler de olup akciğerin dinleme bulguları tanıda yol göstericidir.


Boğmaca öksürüğü; nöbetler halinde gelen, arka arkaya, nefes almaya fırsat vermeyen, öksürüklerin sonunda uzun bir iç çekme ile soluk alma ihtiyacı doğuran, bazen kusma ile sonlanan bir öksürüktür.

Aşılama programları ile birlikte boğmaca enfeksiyonu günümüzde daha az görülmekle birlikte tanı almamış çocuk ve yetişkin boğmacalı hastalar henüz aşılama programları tamamlanmamış bebeklere hastalığı bulaştırabilirler. Ana hava yolunun, gırtlağın veya ses tellerinin şişmesi ile çocukta köpek havlama sesine benzer bir öksürük oluşabilir ve bu durum krup olarak isimlendirilir. Hava yolundaki bu şişme veya ödem; enfeksiyon veya alerji nedeniyle oluşabilir. Çocukların nefes borusuna yabancı bir madde kaçması sonucu akut boğulur tarzda bir öksürük görülebilir ve eğer bir gıda veya küçük oyuncak parçaları çocuğun elindeyken, böyle bir durum gerçekleşmişse acilen bir doktora başvurulmalıdır.

Kronik öksürük

Çocuklarda dört haftadan uzun süren öksürük ise kronik öksürük olarak tanımlanır ve düşük yaşam kalitesi, okul devamsızlığı, tedavi yan etkileri, artmış sağlık maliyetleri ve aile fertlerinin endişesine yol açması nedeni ile hasta ve toplum için önemli bir sağlık sorununu oluşturur. Kronik öksürük altta yatan kronik bir akciğer hastalığının bulgusu olabileceğinden dikkatle değerlendirilmelidir. Öksürüğün başlangıç yaşı önemlidir. Yenidoğan döneminde başlayan öksürük genellikle altta yatan önemli bir nedeni gösterir ve ileri inceleme gerektirir. Trakeoözefageal fistül, trakeomalazi gibi hava yolu anomalileri ya da kistik fibrozis, primer siliyer diskinezi gibi genetik hastalıklar yenidoğan döneminden itibaren başlayan kronik öksürük ile kendini gösterebilir.

Öksürük; hışıltı veya hırıltılarla birlikte ise, özellikle geceleri artıyorsa, çocuk hareketli olduğu zamanlarda nefes almada zorlanıyorsa astım ihtimali değerlendirilmelidir. Devamlı kesilmeyen bir öksürük, burun akıntısı, gözlerde sulanma, boğazda kaşınma hissi, geniz akıntısı ile birlikte ise bu çocuklarda saman nezlesi veya birlikte sinüzit olabilir. Çocuklarda her zaman yabancı bir cismin çocuğun hava yoluna kaçmış olabileceğine işaret eden tipik bir öykü bulunmayabileceği de akılda tutulmalıdır. Bir çocuk kronik öksürük nedeni ile doktor tarafından değerlendirilirken de muayene bulguları ve radyolojik bulgular doğrultusunda yabancı bir cismin hava yoluna kaçtığından şüphe edilebilir. Çocuklarda öksürük ile birlikte tekrarlayan kusmalar, ağızda kötü bir tat hissi, göğüste yanma gibi belirtiler gastroözefageal reflüye işaret edebilir. Kuru, tekrarlayan, inatçı, patlar tarzda olup özellikle gece uykuda ya da çocuğun sevdiği bir şeyle meşgul olduğu dönemlerde kaybolan öksürüklerde psikojenik öksürük akla gelebilir. Diğer öksürük yapan hastalıkların olmadığı gösterildikten sonra çocuğun psikolojik durumunun değerlendirilmesi yol gösterici olabilir.

Öksürüğün baskılanması

Hava yolundaki koruyucu özelliği dikkate alındığında, öksürüğün baskılanması birçok solunum sistemi hastalığında zararlıdır. Çocuk yaş grubunda yapılan çalışmalarda öksürük ilaçlarının etkin olduğu gösterilememiştir. İlaç metabolizması ve ilaç etkinliği yaşa bağlı olarak değiştiğinden, toksik etkileri nedeniyle özellikle iki yaşından küçük çocuklarda bu ilaçların kullanımı önerilmemektedir. Öksürük tedavisinde ana hedef; altta yatan nedenin tanımlanması ve tedavisi, sigara gibi çevresel etkenlerin, tetikleyici faktörlerin belirlenmesi ve bunlara maruziyetin önlenmesidir.

Prof. Dr. Zeynep Seda Uyan
Koç Üniversitesi Hastanesi - Pediatri Bölümü

Bu yazı HBT'nin 113. sayısında yayınlanmıştır.