Dr. James Barry’nin gizli yaşamı

Öne Çıkanlar Toplum
Dr. James Barry’nin gizli yaşamı

Dünya tıp tarihine adını yazdıran İrlanda doğumlu, İngiliz ordusu mensubu Dr. James Barry belki de tüm tıp tarihi içinde en ilginç hikâyesi olan kişilik olsa gerek. Çocukluk hayali olan hekimlik için yanıp tutuşan James liseyi bitirir bitirmez, 1809 yılında elinde birkaç referans mektubu ile Edinburg Üniversitesi Tıp Fakültesine başvurur ve okula kabul edilir. Okul yaşamı boyunca kısa boyu, ergenliğe ulaşmamış bir erkek çocuğu görünümü ve ince sesi ile ilgi odağı olmuş, hatta okulun sonunda her ne kadar çalışkanlığı ve inatçılığı ile göze girmiş olsa da, bu çocuksu görünümü sebebiyle hekimlik yapacak olgunlukta olmadığı görüşünde olan birkaç hocası tarafından mezuniyetinin birkaç yıl ertelenmesi dahi önerilir. Devreye giren o dönemin Buchan bölgesi Kont’u David Stuart Erskine tarafından desteklenen James’in sonunda mezun olması sağlanır. Mezuniyeti sonrasında da çalışmalarına aralıksız devam edip 1813 yılında İngiltere’de cerrahların yeterlilik belgesi gibi görülen “Royal College of Surgeons” diplomasını alır. Artık diplomalı bir hekim ve yetkin bir cerrah olduğu tescillenmiştir.

Halk sağlığı ile ilgili

Doktor olarak önce kısa bir süre Playmouth’daki askeri hastaneye ardından da 1816’da Cape Town, Güney Afrika’ya gönderilir. Bölge Valisi Charles Somerset ile tanıştıktan bir süre sonra bölgenin en önemli sağlık personeli haline gelir. Çalışkanlığı ve halk sağlığına verdiği önemle oradaki İngiliz kolonisinde müfettiş yapılır. Halkın temiz suya ulaşmasındaki olağanüstü çabaları çok takdir toplar. Bu sırada Vali’nin kişisel hekimliğini de üstlenir. Artık neredeyse aileden biri gibidir. Ancak 1826 yılında Vali ile arasında homoseksüel ilişki iddiası oldukça sansasyonel bir şekilde patlak verir. O dönemde cezası ölüm olan bu suçlamadan her ikisi de beraat etse de Vali’nin siyasi yaşamı bir daha düzelmez.


Yine aynı zamanlarda ünlü işadamı Thomas Munnik’in eşi doğum sırasında problem yaşar ve doğum bir türlü gerçekleşemez. O döneme kadar Avrupa’da altı adet sezaryen doğum denenmiş, fakat anne ve bebeğin her ikisinin de sağ kaldığı sezaryen olmamıştır.

İlk sağlıklı sezaryen

İşin daha dramatik tarafı Dr. Barry bu doğumların hiçbirisine şahit olmamıştır. Fakat bir cerrah içgüdüsüyle hemen karar verir ve sezaryenı yapar. Güney Afrikanın ilk sezaryen doğumu ve anne ile bebeğin sağ kaldığı dünyadaki ilk birkaç sezaryendan biri olur. Sağlıklı bir erkek çocuğu dünyaya gelir ve adı James Barry Munnik olarak konur. Dr. Munnik’in şerefine aile bir yüzyıl kadar çocuklarına ön isim olarak James Barry adını koyarlar. Hatta bu aileden gelen gelen James Barry Munnik Hertzog, 1924 yılında Güney Afrika başbakanı olur. Dr. Barry 1828 yılında başka bir ordu görevi ile Güney Afrika’dan ayrılır. Ardından sırasıyla Mauritius, Jamaica, St. Helena, Leeward ve Windward adaları görevlerine gider. Bu sırada sarı hummaya yakalanır ve İngiltereye geri döner. İyileşince 1846’da Malta’ya gönderilir. Malta’da özellikle 1850 yılında çıkan kolera salgınında çok önemli çalışmaları bulunur. Kendine Malta ileri gelenleri arasında ayrıcalıklı bir yer edinir. 1851’de Korgeneral rütbesi ile Korfu adasına, o bölgedeki birlikleri denetlemek üzere gönderilir.

Florence Nightingale ile Selimiye Kışlası’nda

Bu sırada Kırım Savaşı patlak verir ve oradan da Kırım’a gider. Yaşamının bu kısmı ile ilgili fazla ayrıntı olmamakla birlikte, Kırım Savaşı sırasında Kırım’da olan ve daha sonra İngiliz askerlerine tahsis edilip hastane olarak kullanılan Selimiye Kışlası’na (Scutari Hospital) görevli giden Florence Nightingale ile İstanbul’da tanışır.

1858 yılında İngiliz ordusunda doktor olarak gelinebilecek en üst seviye olan tüm askeri hastanelerin yöneticisi unvanını alır ve Kanada’ya gönderilir. Fakat yaşamının çoğunluğunu sıcak iklimlerde yaşamış olan James Barry için Kanada soğuğu sağlığına iyi gelmez. Sarı humma atakları yeniden başlar, sık sık bronşit olur. Nihayetinde 1 yıl sonra Londra’ya geri döner ve Tıbbi Komite tarafından isteği dışında emekliye sevkedilir. 6 yıl sonra 1865 yılında da dizanteri sonucu evinde ölür.

Sır açığa çıkıyor

Ölmeden önce üzerindeki giysileri ile olduğu gibi defnedilmesi, kesinlikle soyulmamasını vasiyet eder. Ancak evde çalışan hizmetçi ve aynı zamanda da ebe olan Sophia’nın bu isteğe uymaması müthiş bir sırrı açığa çıkaracaktır. Yatağında yatmakta olan Dr. Barry’i, cenazeye hazırlamak üzere giysilerini çıkarınca gerçekle yüzleşilir. Dr. James Barry bir kadındır ve bunun ötesinde doğum yapmış bir kadındır. Bu bilgi, tüm kraliyet tıp camiasına adete bomba gibi düşer. Herkes işin aslını merak etmektedir. Sır gibi geçen elli yılı bir çırpıda açıklayabilmek elbette mümkün değildir. Çok farklı spekülasyonlar ve senaryolar anlatılır.

James Barry aslında 1789 yılında İrlanda’da doğmuş ve Margaret Ann Bulkley adı ile kayıtlı bir kız bebektir. Liseyi bitirene kadar ailenin kızı olarak yaşamını devam ettiren Margaret’in tek amacı doktor olmaktır. Karakter olarak azimli, kafasına koyduğunu yapan, inatçı bir kız olan Margaret’in hayallerinin önünde önemli bir engel vardır. O yıllarda hekimlik sadece erkek işi olarak kabul edilmektedir. Kadınların tıp fakültesine girmesi mümkün değildir.

Fakat hekimliği kafasına koyan Margaret, kendisini tanıyan ve başaracağına inanan birkaç aile dostundan alacağı yardımla yaşamının macerasına atılır. Dr. Edward Fryer ve Avukat Daniel Reardon bu iş için gerekli tüm evrakları -tavsiye mektupları dahil olmak üzere- hazırlarlar. İsim olarak da annesinin ressam olan erkek kardeşi yani dayısının adı olan James Barry’yi alır. 30 Kasım 1809’da evinden bir daha Margaret olmamak üzere ayrılır.

Buraya kadar çözümlenebilmiş bulmacanın aslında halen tam olarak bilinemeyen gizleri mevcuttur. Örneğin ölümü sonrası karın derisinde olan gebelik geçirdiğinin belirtisi deri çatlakları ve bu doğumun akibeti halen net değildir. Margaret’in küçük kız kardeşi Juliana’nın aslında ailenin gizlediği Margaret’in kızı olduğunu söyleyenler olduğu gibi, doktor olarak Güney Afrika’da çalıştığı dönem ilişkiye girdiği o dönemin valisi Somerset’ten hamile kaldığı ve gebelik süresince bir bahaneyle Cape Town’dan uzaklaştığı ve ölü doğum yapıp sonrasında yine James Barry olarak işinin başına döndüğüne dair söylentiler de olmuştur. Son olarak James Barry’nin bir hermafrodit yani çift cinsiyetli olabileceği iddiası da gündeme gelmiştir. Ancak ispatlanması bunca zaman sonra mümkün olmamıştır.

Çalışma hayatına giren kadın mücadelesi

Yukarıda görüldüğü üzere kadınların toplumsal yaşam içinde yer alması, meslek sahibi olarak ayrımcılığa uğramaksızın statü elde edebilmesi çok büyük mücadeleler ve özveriler sonucunda olmuştur. Tarih içinde, toplumsal yapının değişmesi, eğitim seviyesinin artmasıyla çalışma hayatında kadının daha fazla yer almasını sağlamakla birlikte halen dünyada istenilen düzeye geldiği söylenemez. Batıda cinsiyet kavramı “sex” sözcüğü ile ifade edilirken bunun biyolojik bir ayrım olduğu ve sonunda da toplumda kadının rolünü biyolojik farklılığa dayandırılarak kısıtlanacağı görüşünden yola çıkan Ann Oakley,1972 yılında “Sex, Gender and Society” isimli kitabında “gender” kavramını sosyolojiye kazandırmış ve bu kavramla kadın ile erkeği biyolojik farklılıklarına dayalı ayırmak yerine toplumsal olarak birbirinden farksız bölünmesini ifade etmiştir.

Kadınların tarihteki mücadelesine ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının desteği ile elde edilen kazançlara bakınca, geçmişe göre her geçen gün daha fazla yol alındığı görülmektedir. Fakat toplumsal yaşam içinde eşit ücret, şiddetten korunma, eğitime ulaşmada fırsat eşitliği, annelik hakları gibi daha birçok ulaşılması gereken hedef olduğu bilincinde olmalı ve kadının günümüze kadar bunca emekle edindiği haklarının korunmasında toplumun her bireyi sorumluluğunun farkında olmalıdır.

Dr. Serhat Totan

Kaynaklar

http://www.ed.ac.uk/medicine-vet-medicine/about/history/women/james-barry
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC1863077/pdf/canmedaj01364-0118.pdf
Foster, Sarah, “Margaret Ann Bulkley (James Barry) (1789−1865)”. Embryo Project Encyclopedia (2017-02-11). ISSN: 1940-5030 http://embryo.asu.edu/handle/10776/11409 
https://www.theguardian.com/books/2016/nov/10/dr-james-barry-a-woman-ahead-of-her-time-review
Oakley, Ann (1993) [1972]. Sex, gender and society. Aldershot: Arena, published in association with New Society.

Bu yazı HBT'nin 72. sayısında yayınlanmıştır.