Sibere güvenlik: Blok zinciri

Edip Emil Öymen
Sibere güvenlik: Blok zinciri

Blok Zinciri (Blockchain), bir yazılım programı: Bir tür eposta gibi. Program, kişinin yollamak istediği mesaj için pek karmaşık, şimdilik 37 – 64 haneden oluşan bir rakam ve sembol şifresi yaratıyor. Bu şifre, yollanacak mesajın (içeriğin) bir tür e-imzası, zaman damgası, dijital ayakizi. Bu terimlerden e-imza, en alışkın olduğumuz. 2004’ten beri Elektronik İmza Kanunu’muz var. Yüzyıllardır “imza” diye bildiğimiz imza ile e-imza şimdi eşdeğer hukuki statüde.

Zaman damgası, dijital ayakizi

İşte bu e-imza benzeri, ama ondan daha yenilikçi bir doğrulama şifremiz oldu artık. Blok Zinciri sistemiyle iletilecek şeye (para, belge, hatta oy) bu yeni model e-imza ekleniyor. Bunun nasıl yapıldığı, tekniği konumuz dışı. Önemli olan, o kullanıcı için, sadece o işleme özgü böyle bir şifrenin yaratılmış olması. İleti, A’dan B’ye giderken, ekrandan izlenebilir. Tıpkı bir kurye servisinin paketinin ekrandan izlenmesi gibi. Tek fark, gönderilen iletiye özgü, değiştirilemez, sahtecilik yapılamaz (şimdilik!?) yüksek güvenlikli şifreleme mekanizması olması. Blok Zinciri denilen şey, özet olarak karmaşık şifreli bir ileti.


İsveç’te tapuda blok zinciri

Siber güvenlik, siber savunma kavramlarının gündelik dilde, güncel büyük sorunlar olduğu günümüzde, özellikle finansal ve bürokratik kayıtların daha güvenli bir şekilde iletilmesi yaşamsal önemde. Sık sık, web sitelerine haker saldırıları oluyor. Bankaların, kurumların, şirketlerin hesapları çalınıyor. Bu sürekli tehdide karşı alınabilecek (sınırlı da olsa) bir yeni güvenlik önlemi, bir umut ışığı.

Örneğin İsveç, tapu kadastro ipotek kayıtlarını bu yeni sistemde tutmak için harekete geçti. Tapu bürokrasisini azaltmak, daha güvenli kılmak, sahteciliği önlemek amacıyla İsveç’in sorumlu kurumu Lantmäteriet, eğer bu sistem başarılı olursa, yılda 100 milyon Euro tasarruf sağlanacağını hesapladı.

İngiltere Merkez Bankası ilgili

Bizde de e-imza ilk uygulanmaya başlandığında, 2005’te dönemin Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen şöyle demişti: “Gümrükte bu uygulamayla 1.127 ton kâğıt tasarruf edildi. Daha önce bu işlemlerde 2.3 milyon adet kâğıt kullanılmıştı. Bu, 112 kamyon dolusu kâğıttır. Bunu şimdi tasarruf ediyoruz.”

Dijitalleşme, her yeni aşamasında, işletmeye daha çok kâr, daha çok tasarruf sağlıyor. Bunun farkında olan başka kurumlar da var: İngiltere Merkez Bankası, tam da bu konuda Kanadalı şirket MindBridge AI ve San Fransisco’dan Ripple ile “finansal iletişimdeki anormallikleri saptamak” amacıyla işbirliğine gidiyor. Japonya’da sanal para bitcoin’in resmi ödeme yöntemi olarak kabul edilmesinden 15 gün içinde, ülkenin en büyük finansal kurumu Tokyo-Mitsubishi Bankası (BTMU) Ripple blok zinciri ağına katıldı. Nikkei Ajansı, bu sistemle para havalesinin 2018’de başlayacağını duyurdu. Ama tabii, bütün bu yenilikçilik, şimdilik deneme aşamasında.

AB Komisyonu merakta

Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Merkez Bankası’na (ECB) yolladığı bir “görüş yazısında” AB Komisyonu, blok zinciri konusunun finansal işlemlere daha yüksek güvenlik sağlayabileceğine dikkat çekti. ECB’nin 2016 yılı faaliyetlerini anlattığı 222 sayfalık yeni yayınlanan raporunda bu konu yoksa da, raporla eşzamanlı yayınladığı “Teknolojik İnovasyon: Evrim mi, Devrim mi?” başlıklı görüşte ECB şunu dedi: “Sistem, yeterince olgun değil. Ama ilgilenmeye değer. Bir araştırma grubu kuracağız. Japonya Merkez Bankası’yla ortak bir araştırma projesi başlatacağız.”

Bankalar vadeli yolcu

Bankaya gerek kalmadan güvenli para transferi gerçekliğe doğru adım adım. Denemeler blok zinciriyle başladı. Eskiden dünyada e-imza yokken var edildi, bankalar daha da dijitalleşmek zorunda. Bizde e-imza başladığında noterler, muhtarlar “işsiz kalacağız” endişesine kapılmıştı. Evet, onların bazı işleri, e-düzeyde yapılıyor artık. Önce Sanayi 4.0, sonra Toplum 5.0 kavramlarının küreselleştiği yeni dünyada, eski yüzyılların iş modelleri aynı kalamıyor.

*Geçen haftaki yazıya ek bilgi: Türkiye’de ilk bitcoin borsası Koinim, 2013’ten beri faaldir.

 Edip Emil Öymen

*Bu yazı 21.04.2017 tarihli Dünya gazetesinde yayınlandı.


Edip Emil Öymen