Süper bilgisayarlar: Beynimizin yoldaşları

Müfit Akyos Y
Süper bilgisayarlar: Beynimizin yoldaşları

Süper bilgisayarlar ya da Yüksek Başarımlı Hesaplama (YBH) sistemleri Moore Yasası’nı (*) doğrular yönde gelişmektedir. Günümüzde herhangi bir alandaki verilerin üstel artışı sonucu ortaya çıkan ‘büyük veri’ karşısında ne deneylerimiz ne de sezgilerimiz yeterli olmayabilir. Bu noktada verinin toplanarak ‘bitlerden’ oluşan bir akış şeklinde 0-1 olarak kodlanması, işlenmesi ve bilgiye dönüştürülmesi için YBH’lerin kullanılması zorunlu olmaktadır.

YBH dünyasını yansıtan TOP500 web sayfasında (www.top500.org) 12 Ocak 2018’de Avrupa Komisyonu’nun (AK) 2020 yılına kadar YBH altyapısına bir milyar Euro kaynak ayıracağı duyuruluyordu. Bunun 486 milyon Euro’sunun AB’nin EuroHPC Joint Undertaking programından, kalanının ise AB üyesi ve aday ülkelerden ve firmalardan sağlanması öngörülmektedir. Bu büyük yatırımın gerekçesi, Avrupa’nın “veri ekonomisindeki” rekabetçiliğini ve bağımsızlığını geliştirmektir.

AK “Digital Single Market” Başkan Yardımcısı Andrus Ansip, “Süper bilgisayarlar (SB) sayısal ekonominin motorlarıdır. Bu zorlu yarışta bugün için AB geriye düşmüş durumdadır: Dünyada ilk 10’a giren bir SB’ımız yok. Yapay zekâ, sağlık, güvenlik veya mühendislik alanlarında günlük uygulamalar için 2020’ye kadar araştırmacılarımıza ve firmalarımıza bunu sağlamayı hedefliyoruz” demektedir. Kasım 2010’da dünyanın en güçlü 50 bilgisayarından dokuzu Avrupa’da yer almaktaydı. Kasım 2017’de bu sayı 17’dir. Yine de AB’deki YBH’lere gerek duyan bilimsel çalışmalar ve ticari kullanımlar yeterli hesaplama kapasitesi olmaması nedeniyle Avrupa dışından hizmet aldıklarından AB, hesaplama kapasitesini yükseltme gereğini duymaktadır. YBH yatırımları bilim ve endüstri için yüksek bir “getiri” yaratmaktadır. 143 YBH projesini kapsayan bir analizde YBH’ye yatırılan her bir Euro’dan 69 Euro kâr elde edildiği belirtilmektedir.


ABD ise ulusal hedefini, Obama’nın 29 Temmuz 2015 tarihli Ulusal Stratejik Hesaplama Girişimi başlıklı genelgesinde “2025’e kadar ABD’nin YBH sistemlerinde dünya lideri olması için YBH’lerin gücünün petaflop (1015 işlem/saniye ) düzeyinden exaflop (1018 işlem/saniye) düzeyine çıkartılması” olarak koymaktaydı. Bu “ülkenin bilim, sağlık, mühendislik, teknoloji ve sanayi alanlarında önünü açacak ve ülke yönetimlerine ekonomik, bilimsel ve savunma konularında daha yüksek öncelikler koyma olanağı verecek böylesi bir altyapının oluşturulması kararı geleceğin inşa edilmesi anlamına gelmekteydi.” (**)

“Küreselleşmeci” Hindistan Başbakanı Narendra Modi Davos’taki açılış konuşmasında ‘büyük veri’ ile ilgili olarak, “Dünyadaki verileri kontrol eden tüm dünyayı kontrol eder” yorumunu yaptı. Somutlayacak olursak; ileri imalat teknolojilerini geliştirmekten iklim değişikliklerinin bölgesel etkilerinin hassas analizine, şehircilikten yüksek enerji fiziğine, deprem biliminden evrenin oluşum çalışmalarına, sosyal değişimlerin analizinden sağlık sistemlerinin tasarımına kadar bilimsel ve teknolojik çalışmaların yapılabilmesi için artık vazgeçilmez bir “araç” olan yüksek hesaplama kapasitelerinin oluşturulması için kamu olanaklarının, üniversitenin ve endüstrinin bir araya gelmesi bir zorunluluktur.

YBH’lerin başarımlarının ölçümünde “ne olacak bu memleketimin hali?” sorusuna yanıt verme olasılıkları bir ölçüt olarak konulursa sonuç ne olur bilmiyorum. Ama cehaletin aydınlardan ve aydınlanmadan öç almaya girişecek kadar güçlendiği ülkemizde çıkış yollarını üretmenin bilgisayarlara bırakılamayacak ivedilikte ve ciddiyette olduğunun ayırdına varmanın ve gereklerini yerine getirmenin ülkemizin bilim insanlarına, aydınlarına ve emekçilerine düştüğü kesindir.

Müfit Akyos

* Intel’in kurucularından Gordon Moore bilgisayarların gücünün yükselen bir hızla artacağını ve maliyetin düşeceğini 1965’te yayımladığı makalesinde öne sürmüştü. Makalesinde her 18 ayda bir, bir öncekinin iki katı güçlü bir işlemci satın alınabileceğini ve bunun en az 10 yıl devam edeceğini ön görmüştü.

** 2 Ekim 2015, Cumhuriyet BTD, “Petaflop’tan exaflop’a uzanan gelecek” başlıklı yazım

Bu yazı HBT'nin 99. sayısında yayınlanmıştır.

Müfit Akyos