Koku yolağı, mikroplastiklerin beyne geçişi için bir yol mu?

Özlem Kayım Yıldız
Koku yolağı, mikroplastiklerin beyne geçişi için bir yol mu?

Havada yaygın biçimde bulunan ve burun mukozasına ulaşan mikroplastiklerin koku yolağını izleyerek beyin dokusuna ulaşabileceğine ilişkin bulgular var.

Mikroplastiklerin insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri endişe yaratmakta. Mikro ve nanoplastiklerin kalp damar hastalıkları için bir çevresel risk faktörü olabileceğine ilişkin verilerden bahsetmiştim. Daha önce akciğerler, ince bağırsak ve kolon, karaciğer, plasenta, semen ve kan dolaşımında mikroplastikler tespit edilmiş ancak bugüne dek insan beyninde mikroplastik varlığı gösterilmemişti.

16 Eylül’de JAMA’da yayınlanan bir makale ile bilim insanları, insan olfaktör bulbusunda (koku soğanı) da mikroplastiklerin var olduğunu bildirdi. Olfaktör bulbus, beynin frontal lobunda yerleşik olan ve koku duyusunu beyinde limbik bölge denilen esas olarak davranış ve bellekle ilişkili bölgeye aktaran bir yapıdır. Burunda yerleşik koku nöronları, kafa kemiklerinden biri olan etmoid kemikteki delikli tabakadan geçerek olfaktör bulbusa ulaşır.


Olfaktör bubus, kan-beyin bariyeri denilen sıkı bir tabaka ile korunmakta olan beyin dokusuna çevresel etkenler için bir giriş kapısı rolü oynayabilir. Çeşitli virüsler bu yolla beyin dokusuna geçerler. Daha önce çevresel siyah karbon partiküllerinin de olfaktör bulbusta var olduğu gösterilmişti. Teorik olarak, havada yaygın bir biçimde bulunan mikropartiküllerin burna ve koku sinirleri yoluyla olfaktör bulbusa ve beyin dokusuna ulaşması mümkündür. Bununla birlikte, bugüne dek bu konuda elde edilmiş veri yoktu.

Beyinde poşetler, giysiler ve ev aksesuar parçaları

Yazarlar, micro-Fourier transform infrared spektroskopi analiz denen bir yöntemle ortanca yaşları 70 olan 15 kişiden otopsi esnasında elde edilen olfaktör bulbus yapılarında mikroplastiklerin varlığını araştırdılar. Sekiz kişide değişken boyutlarda ve özelliklerde mikroplastiklerin var olduğunu belirlediler. En sık saptanan mikroplastik polipropilendi, bunu poliamid, naylon ve polietilen vinil asetat izliyordu. Bu mikroplastikler, en çok üretilen ve poşetler, giysiler ve ev aksesuarlarında yaygın biçimde bulunan mikroplastiklerdir.

Epidemiyolojik çalışmalar, PM2.5 denilen 2,5 mikron ve altında boyuta sahip oaln ve inhale edilebilen ince partiküllere maruz kalmanın demans gibi nörolojik hastalıkların riskinde artışla ilişkili olduğunu göstermişti. Deneysel çalışmalarda hem PM2.5’in hem de mikroplastiklerin beyin gelişimi üzerine olumsuz etkilere neden olabileceği belirlenmişti.

Araştırmanın bulguları, havada yaygın biçimde bulunan ve burun mukozasına ulaşan mikroplastiklerin koku yolağını izleyerek beyin dokusuna ulaşabileceğine işaret etmektedir. Koku yolağı, kan-beyin bariyeri ile sıkı bir biçimde korunmuş olan beyin dokusuna mikroplastiklerin geçişi için alternatif bir yol olabilir.

Mikroplastiklerin beyin gelişimi ve sağlığı üzerine olumsuz etkileri üzerine daha fazla çalışma gereklidir.

Özlem Kayım Yıldız

*Bu yazı, HBT Dergi 441. sayıda yayınlanmıştır.

Özlem Kayım Yıldız