Sigarayı neden bıraktım?

Tevfik Uyar
Sigarayı neden bıraktım?

Sigarayı başarıyla bıraktım. Bugün üçüncü ay içerisindeyim.

Her fırsatta herkese bırakmayı tavsiye ediyorum. Bırakmak isteyip bırakamayanların bana gıcık kaptıklarını biliyorum: Zira ben de öyleydim. Buna basit bir ilke neden oluyor: Bilişsel tutarlılık. Sigara içmek saçma, afedersiniz aptalca bir davranıştır. Oysa kendimizin aptal olmadığına dair sarsılmaz bir inancımız vardır. Bu inanç ve davranışın birbiriyle tutarlı olmaması bizde sürekli bir gerginlik yaratır. Bize bunu hatırlatan kişiye de kızarız 🙂 Bu çok doğal.

Nitekim ben de böyleydim işte... Ne kadardır sigara içtiğimi ve ne kadar içtiğimi söylemeyeceğim. Zihinleri insanlara aynı oyunu oynayacak çünkü:  Benden kısa süredir içenler "ben de o gün gelsin bırakırım" diyecek. Daha uzun süredir içenler, "tabii kolay bırakır... benden geçmiş" diyecek. Benden az içenler, "ben o kadar çok içmiyorum ki" diyecek. Benden çok içenler ise "ben daha şiddetli bağımlıyım, benim bırakmam zor" diyecek. Diyecek çünkü bağımlılık bunu gerektirir. Bırakmaktan, vazgeçmekten duyduğumuz korku bizi alternatif açıklamalara sarılmaya iter... Velhasıl, diyeceğim şey şu: Epey uzun süredir, epey de fazla içiyordum. Bitti.


Bu yazıyı bir yazı dizisi olarak planlıyorum ve ilki de bu. Bu yazıda sigarayı bırakmamın nedenlerinden bahsedeceğim...

İtiraf etmem gerekirse sigarayı öyle aşağıda yazdığım nedenlerden ötürü planlayarak bırakmadım, bu nedenlerin farkına bıraktıktan sonra vardım. Daha doğrusu bu nedenlerin hep farkındayızdır lakin bir arada görmedikçe, üzerine düşünmedikçe, bırakmaya cesaret etmedikçe pek kabul etmeyiz. Tetikleyici nedene gelirsek: Bir sağlık sorunum oldu kısa bir süre önce ve neden olabileceğine dair araştırma yaparken çeşitli kanser türleri hakkında pek çok yazıyla karşılaştım. Sigarayı bıraktığım geceyse "üst yutak kanseri" denen illeti yaşayanların çektiği acıları okuyordum. Kendi kendime dedim ki: "Ben ömür boyu bu riski alamam. Neden alıyorum? Aptal mıyım ben?"

Ve sigara paketimi buruşturup bir kenara attım! (Fotoğrafını da çektim)

İlk iş olarak, sabahın dördü olmasına karşın, sosyal medyadan duyurdum. Duyurdum ki "taahhüt etkisi" devreye girsin; zira defalarca kanıtlanmıştır ki, topluluk önünde verilen taahhütler, yalnızken alınan kararlara göre daha başarılıdır! (Bu yazı da sigaraya başlamamı engelleyecek yeni bir taahhüt etkisi yaratıyor.)

Gelelim farkında olmadığımız, olduğumuz ama geçiştirdiğimiz nedenlere...

  1. Her şeyden önce sağlık. Açıklamaya gerek görmüyorum aslında ama sigarayı uzun/kısa yaşamayla ilişkilendiriyoruz hep hatalı olarak. Oysa hayat kalitesi, "acılı / acısız ölüm" ile de ilişkili...
  2. Ekonomi... Ayda 500 TL sigara harcaması olan birisi için sigarayı bırakmak şuna eşdeğerdir: 0 TL'ye EV satın alıp, 500 TL'ye kiraya vermek. Sigara kaynaklı sağlık harcamalarını buna dahil etmiyorum. Bir de gizli harcamalar var: Sigara içmek için bir kafenin sıcak bölmesine oturmak istiyorsunuz. Bunun için de çay kahve sipariş ediyorsunuz. İlginç bir şekilde sigarayı bırakınca çay kahve masrafları da epey azalıyor.
  3. Kaygı... Sigara bağımlısı iken kampa (sigara bulamam), yurtdışına (sigaramı bulamam), toplantıya (uzun sürer), etkinliğe (sigara içilecek yer ya da zaman yoktur), uzun mesafe yolculuklarına (uyuyamam) giderken insan strese giriyor. Bir düşünün! Bu nasıl bir illet ki, hiç sigara içmeyen insanların sahip olmadığı bir ton kaygıya sahip yaşıyoruz.
  4. Özgürlük! Sigara içen biriyseniz, arada bir nikotin almak gibi bir derdimiz var. Yukarıda "kaygı" ile ilişkilendirdiğim mekânların hiçbirinde özgür değiliz.
  5. İtibar... Emin olun sigara içmeyen kişiler için epey kötü kokuyoruz. Üstelik gerçekten de pek mantıklı değil.
  6. Kötü örnek: Bizleri örnek alan gençlere de kötü örnek oluyoruz.

Normalde hayattaki herhangi başka bir şey, yukarıdakilerden sadece birine neden olsa onu asla kullanmayız. Hemen terk ederiz.

Bize ayda 500 TL'ye mal olan ama hiçbir fayda elde etmediğimiz bir kulüp üyeliğini sürdürmek saçmadır. Araç egsozu solumak da öyle. Ya da toplantılara, uzun yola filan çıkarken yanımızda 45 dakikada bir dışarıya çıkıp gezdirmek zorunda olduğumuz memeli bir hayvan taşımak istemeyiz; bu özgürlüğümüzü kısıtlar ne de olsa!

Allen Carr, sigara içenlerin sigaranın zararlı hakkında konuşulmasından ötürü strese girip hemen sigara yaktıklarını söylüyor. Aranızda sigara içenler varsa, şu an canı sigara çekiyor biliyorum. Zaten bir yazı okuyup hemen bırakılacak değil. Kendinizi hazır hissettiğiniz bir zamanda tüm bu nedenleri gözden geçirin lütfen.

Bir dahaki yazımda, biraz tıp bilgisiyle birlikte nasıl bıraktığımı ve neler yaşadığımı anlatacağım.

Umarım yeni yılda kendinize bir kıyak yapar ve bırakırsınız.

Sağlıklı, mutlu ve huzurlu yıllar dilerim!

Tevfik Uyar / @tevfik_uyar

 


Tevfik Uyar

İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak Mühendisliği bölümünden mezun olmuştur. Yüksek Lisans ve Doktora derecelerini İstanbul Kültür Üniversitesi İşletme Yönetimi Anabilimdalı'ndan almıştır. Çalışmaları risk algısı, belirsizlik altında karar verme ve emniyet yönetimi üzerinedir. Açık Bilim'in kurucusu, Yalansavar editörü ve Herkese Bilim Teknoloji Dergisi yayın kurulu üyesi olan Uyar, "Astrolojinin Bilimle İmtihanı", "Safsatalar: Aklın Kırk Haramisi" gibi popüler bilim kitaplarının, “Tek Kişilik Firar”, “Kızıl Sürgün” gibi bilimkurgu eserlerin yazarı, "İrrasyonel", “Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi”, "Başkalarının Aklı" gibi kitapların çevirmenidir.