Bazı kayıplar sessizdir ama sonuçları yüzyıllar sürer. Her yıl binlerce genç, potansiyelini gösterecek fırsatı bulamadan sistemin içinde kayboluyor. Yetenek israfı, yalnızca bireylerin değil, insanlığın da kaybı. Bu sayımızın kapağında işte bu sessiz trajediyi sorguluyoruz: “Görünmez dâhiler: Geleceğin Einstein’larını nasıl kaybediyoruz?”
Yapay zekâ çağında asıl rekabet çiplerde değil, beyinlerde. Eğitimdeki standartlaşma, ekonomik eşitsizlikler ve özgür düşünceye kapalı iklimler, potansiyel dâhilerin sesini kısmaya devam ediyor. Bilim insanlarının “kayıp Einstein sendromu” dediği bu olgu, aslında hepimize yöneltilmiş bir uyarı: Dehaları alkışlamak yetmez; onların yetişebileceği iklimi yaratmak gerekir.
Bu dosyada nörobilimden eğitime, genetikten kültürel ekosistemlere uzanan geniş bir bakışla, dehanın biyolojik mi yoksa toplumsal bir inşa mı olduğunu tartışıyoruz. Ayrıca, 2012’de Scientific American Mind dergisinde ortaya atılan “dahiliği anlamanın bilimi” perspektifini bugünün verileriyle yeniden yorumluyoruz.
Yapay zekâ, semboller ve insan
Tanol Türkoğlu, “Kırmızıda Geçmek” başlıklı yazısında, insan ile yapay zekâ arasındaki derin farkı sorguluyor: Zekânın temeli semboller midir, yoksa anlamın kendisi mi? Türkoğlu, makinelerin “anlama” yetisi üzerine cesur bir tartışma açıyor.
Akademinin Vicdanı... 4 yıl önce kaybettiğimiz değerli bilim insanı Doğan Kuban, bu eski yazısında “Akademi, aklın üstünlüğünün zaferidir” diyor. Kuban, bilimin yalnızca bilgi değil, bir uygarlık biçimi olduğunu hatırlatıyor. Onun satırları, özgür düşüncenin her dönemde neden tehdit altında olduğunu bir kez daha gösteriyor.
Lale Akarun, akademisyenlik yolculuğuna samimi bir pencereden bakıyor: “Belirsizlik içinde çalışmayı sevmek, araştırmanın özüdür,” diyor — genç bilim insanlarına umut veren bir sesle. Bu sayımızda Ali Akurgal’ı okuyacaksınız, ayrıca Bilgi Küpü’nde mumyalardan parmak izi alınır mı sorusunun yanıtı var. Bir de asansörlerin icadı ile kentlerde kültürel değişimle ilgili 6 ilginç gerçek sizi bekliyor.
Bilim kadınları ve ilhamın mirası
Bu ay bir diğer gurur kaynağımız, L’Oréal–UNESCO Bilim Kadınları İçin Programı’nın 23. yılı. Dört genç bilim kadını, meme kanserinden Parkinson’a, prostat kanserinden hiperspektral görüntülemeye kadar geleceği dönüştürecek projeleriyle ödül aldı. Öyküleri, bilimin yalnızca akılla değil, azimle ve cesaretle yazıldığını hatırlatıyor.
Doğadan Umuda: Jane Goodall: 91 yaşında hayata veda eden Jane Goodall, insanlığın doğayla kurduğu ilişkiye derin bir iz bıraktı. Şempanzelerle başlayan gözlemleri, insanın diğer türlerle bağını yeniden tanımladı. Goodall’ın mirası, doğaya şefkatin de bilimsel bir güç olduğunu kanıtlıyor.
Bilim ve Sağlık: Bedenin Dili: “Düzenli ve aktif insanlar daha uzun yaşıyor.” Yeni bir araştırma, kişilik özellikleriyle uzun ömür arasındaki bağı ortaya koyuyor. İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Aydın Özbek ise egzersizin kanserle mücadeledeki rolünü anlatıyor: Vücudun doğal savunucuları olan “NK hücrelerinin” gücü, düzenli hareketle artıyor.
Beslenme sayfamızda, popüler Keto Diyeti’nin uzun vadeli risklerini inceliyoruz; fareler üzerinde yapılan yeni araştırmalar, bu diyetin karaciğer ve kalp üzerinde olası etkilerine dikkat çekiyor.
Bilim tarihi ve matematiksel mucizeler
Erdal Musoğlu’nun kaleminden “Görmediğimiz Kahraman: Fourier Dönüşümü” yazısı, müzikten internete kadar hayatımızın her alanında gizlice çalışan bu matematiksel devrimi gözler önüne seriyor.
Hayvanlar dünyası sayfamızda Smithsonian araştırmacıları, uçamayan kuşların uçan atalarına ışık tutuyor: 56 milyon yıl öncesine uzanan fosiller, evrimsel sürprizlerle dolu bir geçmişi anlatıyor.
Teknolojinin yeni ufukları
Yapay zekânın Sokrates’in öğrencisini terleten 2.400 yıllık bir problemi çözmesi, bilimin sembolik sınırlarını zorluyor.
İstanbul Kültür Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nihal Sarier’in “Toplum 5.0’ın İkiz Gücü: Nanoteknoloji ve Yapay Zekâ” yazısı, geleceğin şehirlerinden enerjiye kadar insan merkezli bir dönüşümün ayak seslerini inceliyor.
Grafik sayfamızda ise Eurostat verilerine dayanarak Avrupa’nın göç haritasını yorumluyoruz — nüfus hareketlerinin ardındaki sosyoekonomik dinamikleri veriye dayalı bir görselle aktarıyoruz.
Ve son olarak: Merak etmeye devam
“Dünyanın döndüğünü niye hissetmiyoruz?” sorusu, bu sayının Meraklı Çocuk köşesinde küçük okurlarımız için yanıtlanıyor. Mercan Bursalı, ayrıca küçük çocukların lego parçalarını neden burunlarına soktukları ile ilgili bilimsel çalışmayı özetliyor ve annelerin neler yapması gerektiği konusunda bilgileri sunuyor, Meraklı Büyük’te.
Nilgün Özbaşaran Dede ise insanlık tarihine yön veren yeni arkeolojik bulguları — 1 milyon yıllık kafatası keşfinden Sicilya’daki evcil atlara — titizlikle aktarıyor.
Bu sayının teması açık:
Bir dâhiyi kaybetmek, bir geleceği kaybetmektir.
Ama bilimin ışığını paylaşarak, merak duygusunu canlı tutarak, her bireyin potansiyeline inandığımızda geleceği birlikte yeniden yazabiliriz.
Unutmadan, HBT’nin sürekliliği için ve ekonomik zorluklarla başa çıkabilmesi için desteğinize ihtiyacı olduğunu yine anımsatmak isteriz. Şimdilik en iyi destek, dijital HBT'ye de abone olmanız ve çevrenizden bilime meraklı dostlarınızı da abone olmaya teşvik etmeniz.
Haftaya yeni sayıda buluşmak dileğiyle.
Özlem Yüzak