İsabetli kararlar almak için önyargılarınızdan arının.

Editör ne diyor?

Yaşam, 21 veya blackjack olarak da bilinen bir iskambil oyununa benzer. Oyunun ana hedefi eldeki kartlarla 21 sayısını geçmemektir. 21 sayısına en fazla yaklaşan kişi bahsi kazanır. Oyuncular ellerindeki kartlarla devam etmek isterse “tamam”, yeni kart isterse “devam” der. Yeni kart ile elindeki kartların 21’i aşması durumunda elenir.

Bu oyunun gerçek yaşam tercihleriyle ne ilgisinin olduğunu merak edebilirsiniz, ama çok sayıda önemli yaşamsal kararlarda bu ikilem ile karşılaşırız: “Elimdeki ile yetinmeli miyim, yoksa belirsizliğe yelken açmalı mıyım?” Veya “Olduğum yerde saplanıp kalmalı mıyım, yoksa risk alarak durumumda değişiklik yaratmalı mıyım?”

Hayatımızdaki önemli kararları alırken çoğumuz elimizden geldiğince risklerden uzak durmaya gayret ederiz. Ancak bu süreçte statükonun rehavetine kapılıp daha riskli ama daha avantajlı bir seçeneğe sırtımızı dönmüş olabiliriz. Oysa bilişsel önyargılardan kurtulmayı başarabilirsek, ileride pişmanlık duymayacağımız daha isabetli kararlar alabiliriz. Reyhan Oksay hazırladı.


Evreni anlama yolunda önemli bir adım

Kütleçekim gökbilimi doğuyor: Avrupa Uzay Ajansı ESA’nın kütleçekim dalgalarını uzaydan algılayacak uydu sistemi projesi bu ocakta yola çıktı. Lazerli Girişimölçer Uydu Anteni (Laser Interferometer Space Antenne - LISA) dünyamızın 50 milyon km uzağına yerleştirilecek. Lazer ışınlarının çok hassas zamanlanmaları ile çalışacak olan LISA, süper kitleli kara delik çarpışmaları türünden devasa olayların yarattığı uzay-zaman dalgalanmalarını algılayacak. Erdal Musoğlu’nun kaleminden.

Biri derin denizde yeni türler arıyor, bir diğeri nam-ı değer robot salyangozların dik eğimli yüzeylerde bile gezinme şeklini etkili bir şekilde taklit edebiliyor. Bir başkası her kapıyı açan robot… Ya da bitkilerden ilham alarak büyüyen robot… Robotlar bilimsel araştırmalarda da, daha yaşanabilir çevre yaratmada da, arama kurtarma çalışmalarında da giderek öne çıkıyor. Batuhan Sarıcan hazırladı.

Cehalet bir birikimdir

Tanol Türkoğlu’nun yazısı Türkiye’de giderek daha vahim boyutlara gelen şiddet üzerine. Doğan Kuban bu eski tarihli yazısında “Cehalet bir birikimdir. Ayağınızın altındaki karanlık uçurum toplum dokusunun onulmaz cehaletidir. Hızlı çürüme aşamasına geldiğinizin farkında mısınız?” diye yazmış.

Lale Akarun ‘Akademide Kadınlar’ı anlatıyor. Bilim Akademisi’nin yayınladığı “Sahada: Cumhuriyetin Harcında Bilim ve Kadınlar” kitabından bahsederek.

Ali Akurgal’ın yazısı ise deprem gibi diye tanımladığı yerel seçimler ve sonrasının yaşamlarımıza etkisi üzerine.

Kimileri neden hiç kilo almaz?

Kişinin kilo alma, ya da kilosunu koruyabilme eğilimi, denetimi tümüyle kişinin elinde olmayan son derece karmaşık bir konu. Öyle ki, insanların kilo almadan istedikleri her şeyi yemelerine olanak tanıyan genetik bir sistemden söz edilemeyeceği gibi, kilo alma eğiliminin yalnızca kişinin öz denetim yoksunluğundan kaynaklandığını söylemek de pek doğru olmaz. Bilim ve Beslenme’de.

Mustafa Çetiner son dönemin popüler konularından biri olan ve enerjiyi artırmak amacıyla alınan Koenzim Q10 ve olumsuz etkileri hakkında yazdı.

Bağırsak mikroplarımızdan bazıları muhtemelen ineklerden geldi ve biz onları kaybediyoruz. Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Kadircan Keskinbora’nın yazısı ilginç.

Cildimiz… Yaşam süremizi beklenmedik biçimde etkiliyor. Derideki sorunların yangılardan, kas ve kemik yitimine, dahası bilişsel çöküşe uzanan yıkıcı etkileri olabileceğine işaret eden kanıtlar giderek artıyor. Yeni görüşe göre deri yalnızca yaşlanmanın belirtilerini yansıtmakla kalmayıp, yaşlanmaya da katkıda bulunuyor. Rita Urgan derledi. Dergide ayrıca bu hafta “stres ve travma yaşlanmayı gerçekten hızlandırıyor mu?’ sorusunun yanıtını okuyacaksınız.

Şempanzelerin savaş taktikleri… Tıpkı insanlar gibi…

Şempanzeler karar alma sürecinde ve düşmanlarıyla olası çatışmaları önlemede eski çağlardan kalma savaş taktiklerinden yararlanıyorlar. Hayvanlar Dünyası’nda.

Haliç’de atıksu arıtma tesisi neden yapılamaz? Silahtarağa atıksu arıtma tesisi projesi İBB tarafından çevresel endişeler yüzünden iptal edilmesine karşın yerel seçim sürecinde gündeme getirilerek tartışma sürdürülmekte. Bu yazı bu tesisin neden yapılamayacağını bilimsel olarak gözler önünü sermesi açısından önemli. Seval Sözen, Özgür Kırca, B. Mutlu Sümer, Derin Orhon’un makalesi.

Giyilebilir teknolojilerin nasıl bir dijital pazarlama stratejisine dönüştüğünü de Kültür Üniversitesi’nden Dr. Özge Özkök Şişman kaleme aldı.

Prof. Dr. Rana Sanyal’a büyük ödül

RS Research’ün kurucularından Prof. Dr. Rana Sanyal, Avrupa Birliği Avrupa Yenilik Konseyi (EIC) tarafından verilen Avrupa Kadın Yenilikçiler Ödülü’ne layık görüldü. Sanyal; hedefli kemoterapiyi mümkün kılan akıllı nanoilaçlar geliştiren klinik aşama biyoteknoloji girişimi RS Research’ün kurucu ortağı ve CSO’su olan ve aynı zamanda Boğaziçi Üniversitesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi.

Asimetrik bir bedene sahip olmanın yararlarının da olduğunu biliyor muydunuz? Yazı dizimizde bu hafta.

Yapay zeka destekli dolandırıcılıkta büyük artış Grafik Bilgide.

Dünya şehirlerine örnek proje: "İstanbul Senin"

Bir güvenli süper uygulamanın, akıllı şehir çözümü olarak İstanbul gibi bir mega şehirde uygulanması dünyada daha önce görülmüş bir şey değil. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve KOBIL bir ilke imza attılar. Benzer girişimleri dünyanın farklı bölgelerinde artık daha fazla görüyoruz. Ancak İstanbul Senin öncü bir rol oynuyor. Kobil’in bu önemli projesi tüm dünyada diğer kentlerin örnek aldığı bir proje olarak nitelendiriliyor.

Roma dönemine ait bu yumurtanın içi hala sıvı… Avrupa’nın en eski taş aletleri Ukrayna’da bulundu… Pandemine ortalama yaşam beklentisi azaldı… Dikkat nörolojik hastalıklarda büyük artış var… Nilgün Özbaşaran Dede’nin Araştırma Gündemi’nde.

İnsan ilk kez ne zaman giyinmeye başladı. Mercan Bursalı’nın hazırladığı Meraklı Büyükler'de.

***

Evet bir dergiyi daha size teslim ettik. Hep söylüyoruz, maddi ve manevi ve ilan destekleriniz olmadan basılı derginin her hafta düzenli elinize ulaşması, bugünkü ekonomik koşullarda giderek zor hale geliyor.

Bilimde kalın. Sevgilerimizle.

Düzeltme ve Özür: Yazarımız Müfit Akyos’un geçen haftaki yazısında “HFC gaz ailesinden hepsi flor içeren SF₆, PFC, NF₃, CF₄ gazları”  cümlesindeki semboller teknik bir hatadan dolayı yanlış çıkmıştır. Düzeltir, özür dileriz.