Kirletenlere Marmara vergisi, Kanal İstanbul ise Marmara’yı yok eder

Editör ne diyor?

Marmara Denizi’ndeki müsilaj ile görünen hale gelen kirlilik ve tehlike sürüyor. Biz de uzmanlarla bir kez daha konuyu masaya yatırıp tartışıyoruz. Çarpıcı bir öneri Prof. Dr. Bayram Öztürk’ten.. Öztürk Marmara kıyısındaki tüm sanayi tesislerine “Geçici Marmara Vergisi” konmalı diyor. Ve ekliyor: “Türkiye deniz salyası sorununu Karadeniz ve Ege Denizi ilişkisini dikkate alarak çözmek için ciddi çaba göstermelidir. Sorun ciddiye alınmazsa ileride ulusal güvenlik sorunu haline gelebilir. Bence ulus olarak büyük bir sınavın arifesindeyiz ya gelecek kuşaklara temiz bir Marmara bırakacağız veya kirlenmiş bir Marmara. Bu sınav aynı zamanda tarihi bir sınavdır.”

Marmara Denizi çöküyor!.. Kanal İstanbul ise yok edecek!: Kanal İstanbul ile Marmara’ya 47 milyon kişi eşdeğeri organik madde boşaltılacak! Açıklanan eylem planının ikinci maddesinin “Marmara Denizi’ndeki kirlenme düzeyi dikkate alınarak Kanal İstanbul yapımından vazgeçilmiştir” şeklinde değiştirilmesini öneriyoruz” diyor Prof. Dr. Derin Orhon ve arkadaşları...

Müsilaja karşı bakteri ile mücadele: İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesi, Marmara Denizi yüzeyindeki müsilajı doğal ortamında deniz bakteri izolatlarıyla temizlemeyi başardı. Yüzeyde yer alan müsilaj 5 günde yok oldu. Tabii bu sadece bir pilot proje. Peki Marmara Denizi’ndeki müsilaj kabusuna çözüm olabilir mi? Projeyi yöneten İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Deniz Biyolojisi Ana Bilim Dalı’nda Prof. Dr. Gülşen Altuğ’a soruları Özlem Yüzak yöneltti.


Karadeniz’de 150 metrenin altında oksijen yok: Karadeniz de tehlikede. Bilim insanları oksijen azlığı çeken denizlerde organik bileşiklerin niçin biriktiği sorusuna yeni bir açıklama getirdi. Bu açıklamaya göre kükürt (sülfür) organik karbon birikimini kolaylaştırıyor. Reyhan Oksay derledi.

Ve şimdi de Delta Plus

Koronavirüs ile ilgili son gelişmeler ne peki? Peş peşe yeni varyantlar ile karşılaşıyoruz. Şimdi de Delta Plus... Alman Şirketi CureVac’ın geliştirdiği mRNA tabanlı COVID-19 aşısının etkinliğinin düşük çıkması hem hayal kırıklığı hem de kafa karışıklığı yarattı. Bu arada Novavax şirketi tarafından üretilen COVID-19 aşısının, BioNTech ve Moderna kadar etkili olduğu anlaşıldı... İlk COVID-19 vakalarının izi bulundu... Mustafa Çetiner de Delta varyantının nasıl ve neden bu kadar hızlı yayıldığı üzerine yazdı. Özlem Kayım Yıldız, İngiltere’de çok geniş kapsamlı, COVID-10 öncesi ve sonrasında beyinlerde ne gibi değişiklik yarattı konusunda yapılan bir araştırmanın sonuçlarını sunuyor.

İlaç keşfinde de yapay zekâ devrede: İlaç keşfine yönelik çalışmaların maliyeti son 10 yılda yüzde 145 arttı. İlaç üreticileri çare olarak yapay zeka firmaları ile işbirliğine girdi. Yapay zeka platformları, farklı algoritmalar kullanarak hipotezler üretiyor. Çok küçük bir fark bile ilaç firmaları için milyon dolarlık tasarruf anlamına gelebiliyor. Merve OZAR, Gözde KARA ve Ali BERKOL yazdı.

Avrupa Şampiyonasına neden erken veda ettik?

Ulusal takımımızın beklentileri karşılamayan düşük performansı birçok eleştirilere yol açtı. Başta teknik direktör olmak üzere futbolcu kadrosu, içinde bulunulan koşullar, yapılan hazırlıklar vs... Asıl konu ise başarı ve performansla ilgili. Bu yüzden bunların belirleyicileri açısından konuya bakmakta yarar var. Prof. Dr. Erkut Konter yazdı.

‘Entelektüel Paradigmalara Uyum ya da Kaos’ başlıkla yazısında Doğan Kuban ‘Çağa ayak uyduramayan toplumların temel sorunu, çağdaş yaşam deneylerinin yüzeyselliği nedeniyle dünyanın geleceği ve potansiyelleri bağlamındaki cehaletlerinden kaynaklanıyor. Atatürk bunu anlayabilen dahi bir devlet adamıydı. “Bulgarlar neden mi Çatalca’ya geldiler? Çünkü Sofya’da bir Opera var!” demişti...’ diyor.

Tanol Türkoğlu’nun Dijitalem’inde internet kapsamında kuşaklar arası farklılıkları bulacaksınız. Keyifli ve şaşırtıcı... Türkoğlu, Sedat Peker’in önerdiği kitaplardan biri olan Şibuma’yı ve yazarı Trevian’ı da kaleme aldı.

Kentlerde aşırı düzeyde yaşanabilen toplumsal eşitsizlikleri ve sınıfsal farklılıkları azaltacak, özgürlük ve ortak kullanım alanlarını arttıracak bir Akıllı Şehir inşası olası mıdır? Müfit Akyos Akıllı Şehirler konusunda yazmayı bu hafta da sürdürdü.

Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Kadircan Keskinbora ve Kemal Yangıncı’nın öncü cerrah Dr. William Stewart Halsted’in çalışmalarını ve yaşamını anlattıkları yazı bu hafta da devam ediyor.

İstanbul Kültür Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erhan Güzel’in yazısı üniversitenin yüklendiği toplumsal sorumluluklar üzerine...

Atılım Üniversitesi’nden Prof. Dr. Halil İbrahim Ülker de bürokrasinin süreç içinde değişen rollerini anlattı

Avrupa’nın 3 uzay projesi

Büyük uzay projelerinin tohumları atılıyor. Avrupa Uzay Ajansı (ESA), 2035 ile 2050 yılları arasında başlatılacak olan ve maliyeti 1 milyar Euro’yu aşacak büyük ölçekli uzay görevleri için seçtiği üç temayı açıkladı. Çin Ulusal Uzay İdaresi (CNSA) de, ülkenin yeni uzay istasyonuna yerleşmeye başlamak için yörüngeye üç astronot gönderdi. Batuhan Sarıcan derledi.

2021 yılının en büyük 10 iş riski sizce hangileri? Grafik Bilgi’de...

Bilim ve beslenmede bu hafta kuru meyveler var. Sevda Deniz Karali derledi.

Mercan Bursalı, Meraklı Çocuk’ta beyin donması adı verilen özellikle dondurmayı hızı yediğimizde şakaklarımızda baş gösteren ağrıyı anlatıyor.

Hapşırma sırasında beyinde neler oluyor? İngiltere’de bulunan Roma dönemine ait kelepçeli iskelet kime ait? Alzheimer aşısı ile ilgili yeni bir aşı üzerine çalışılıyor, umut verici mi? Sibirya’nın en eski donmuş toprağı bulundu; peki kaç yıllık? Havası en temiz Avrupa kentleri hangileri? Araştırma Gündemi’nde... Nilgün Özbaşaran Dede hazırladı.

Örümcek ağları aynı zamanda mühendislik harikaları. Peki her ağ aynı mı? Filler ses ve davranışları ile neler anlatır? Karşınızda ilk çevrimiçi fil sözlüğü... Murat Altaş derledi.

Güzellik ürünlerinde gizli ve zararlı kimyasallar ile ilgili bir araştırmanın sonuçlarını da okuyacaksınız..

Ve daha çok yazılar, HBT’de..

HBT bugünü yarını ve geleceği evinize getiriyor, her hafta! Bizim geleceğimiz de sayfalar içinde. Gelecek Perşembe yeniden birlikte olalım ve HBT’yi yayalım lütfen...

Sevgiyle kalın.