Derin uyku azaldıkça, beyinde daha çok plak birikiyor

Öne Çıkanlar Sağlık
Derin uyku azaldıkça, beyinde daha çok plak birikiyor

Beyinlerinde farklı düzeylerde amiloid birikimi olan 65- 90 yaşları arasındaki yüzlerce kişinin uyku düzenlerini 10 yıl boyunca araştıran Berkeley’deki Kaliforniya Üniversitesi uyku bilimi uzmanlarından Matthew Walker, sonunda bu sorunun yanıtına ulaştı. Frontal lobun ortasındaki amiloid birikiminin miktarı arttıkça, insanların derin uyku dönemlerindeki kesintiler de o denli artıyordu. Bu son derece seçici derin uyku yitimi, beyindeki amiloid birikimine bağlı uyku bozukluğunun yalnızca “normal yaşlanmaya” bağlı bir durum olmadığı anlamına geliyordu.

Bu noktadan yola çıkan Walker’in çalışmalarının bir bölümü şimdilerde tanı sürecine odaklanıyor. Walker, özellikle de, uyku sırasında beyin etkinliğindeki bu “çöküntünün” Alzheimer hastalığına yakalanma olasılığı en yüksek olan kişilerin yıllar öncesinden belirlenmesine yardımcı olup olmayacağını öğrenmeye çalışıyor.

Walker, Alzheimer hastalığıyla ilgili bilmecenin bir başka eksik parçasını oluşturan, plak birikimlerinin bellek yitimine nasıl katkıda bulunduğu konusunu araştırarak çok önemli bilgilere ulaştılar. Araştırmacılar amiloid çökeltilerinin beynin yalnızca kimi bölgelerine biriktiğini biliyorlardı. Garip olan, beynin temel anı deposu olarak bilinen hipokampus bölgesinin bu durumdan pek de etkilenmiyor olmasıydı. Toksik amiloid birikintileri beynin anılarla ilintili bölgelerini etkilemediklerine göre, bu birikintiler Alzheimer hastalarında bellek yitimine nasıl neden oluyorlardı?


Walker, bu süreçte eksik halkanın uyku bozukluğu olabileceğini düşündü. Genç ve sağlıklı erişkinlerde NREM uykusundaki yavaş beyin dalgalarının yeni anıları kayda geçirdikleri ve öğrenilen son bilgileri akılda tuttukları zaten biliniyordu. Uyku, insanların geçmiş deneyimlerini anımsamalarına da yardımcı oluyordu. Alzheimer hastalığında NREM uykusunu amiloid önlüyorsa, o zaman gençliğe özgü o derin uykunun yitirilmesi daha yaşlıların yeni anıları kaydetmelerine ve geçmişteki deneyimlerini akılda tutmalarına engel olabilirdi.

Bu görüşün doğru olup olmadığını kanıtlamak üzere yaşlı Alzheimer hastaları üzerinde birtakım deneyler yapan araştırmacılar, beyinlerinin frontal lob bölgesinin ortasındaki amiloid birikimlerinin en yüksek düzeylere ulaştığı kişilerde derin uyku yitiminin de çok ciddi boyutlara ulaştığını ve buna bağlı olarak bu kişilerin yeni anıları kayda geçirme konusunda da en başarısız kişiler olduklarını gördüler. Ancak bu öykünün yalnızca bir parçasını oluşturmaktaydı. Uykudan yoksun kalmak gerçekten de beyinde amiloid birikimine neden oluyor muydu?

Oluyorsa, uykusuzluğun Alzheimer ile doğrudan bağlantılı olduğu gibi, iç karartıcı bir gerçeği de kabul etmek zorunda kalacaktık.

Yeterince uyku alınmadığında amiloid beyinde, özellikle de beynin derin uykudan sorumlu bölgelerinde birikip NREM uykusunun yitirilmesine neden oluyor. Bu da geceleri beyindeki amiloidlerin temizlenmesini önlediğinden, amiloid birikiminde daha da büyük bir artış meydana geliyor. Böylece, daha çok amiloid, daha az derin uyku; daha az derin uyku, daha çok amiloid diye sürüp giden kısır bir döngü içine giriliyor.

Rita Urgan

Kaynak