Kanserin sebebi sanayileşme sonrası gelen modern yaşam

Öne Çıkanlar Sağlık
Kanserin sebebi sanayileşme sonrası gelen modern yaşam

1971’de ABD Başkanı Richard Nixon en önemli icraatım diye nitelendirdiği ulusal kanser yasasını çıkartmıştı. Başkan Nixon, bu yasa ile kanserle savaşı başlatmış olduğunu ilan etmişti. Böylelikle kansere ayrılan bütçede ve kanser araştırma enstitü sayısında önemli artış sağlanmış oldu. Başkan Nixon atomu parçalayan, 1971’den 2 yıl önce Ay’a insan yollayan bilim camiasının kısa sürede kansere çözüm bulacağını inandığını ifade etmişti. Aradan geçen 46 senede ne Amerika’da ne de dünyanın başka bir ülkesinde kansere çözüm maalesef henüz bulunmuş değil.

Tabii ki kanser tedavisinde ilerlemeler kat edilmektedir. Birçok kanser hastası iyileşmektedir. Ancak, bilimin veba, tifo gibi enfeksiyon hastalıklarına karşı gösterdiği başarı kanser için söz konusu değildir. Türkiye’de 1960’larda her dört ölümden biri enfeksiyon hastalıklarına bağlı iken bugün bu oran her on ölümden bire düşmüştür. Ölüm nedenlerinin birincisi durumundayken sonlara doğru ötelenmiştir. Bu başarı 1928’de Alexander Fleming’i mucizevi penisilin antibiyotiğini keşfetmesi ile başlamıştır. Türkiye’de 1980’lere kadar sistematik olarak kanser vaka kaydı tutulmadığı için 1980 öncesi kanserden muzdarip olmuş hasta sayısını bilmek pek mümkün değildir. 1990’lardan beri kalp ve damar hastalıklarından sonra ölüm nedenleri sıralamasında kanser ikincidir. Her beş ölümden biri kanser kaynaklıdır. ABD’de ve dünyanın birçok ülkesinde benzer bir trend hakimdir.

1930’larda artmaya başladı


Kanserin ikinciliği ABD’de 1930’larla başlar. 1900- 1930 arası ABD’deki ölüm nedenleri sıralamasında zatürre, grip, böbrek iltihabı, ishal, bağırsak iltihabı gibi enfeksiyon hastalıkları ile kalp ve damar hastalıkları ilk sıralardadır. Bu istatistiki verileri düşündüğümüzde ABD’de 1930’lardan sonra, Türkiye’de ise resmi verilere göre 1990’lardan sonra kanser vakalarında ciddi bir artış olmuştur. Bu artışı neye bağlamak lazım? Kansere sebep sanayileşme sonrası gelen modern yaşam mıdır? Kanserin birçok çeşidi hastanın farkında olmadan yavaş yavaş, sinsice vücutta ilerlemesini sürdürür. Bu ilerleme kanser çeşidine göre aylar, yıllar alabilir. Örneğin, akciğer kanseri tümörünün X-Ray’de tespit edilecek büyüklüğe ulaşması birkaç yılı bulabilir. Ancak enfeksiyon hastalıklarında yüksek ateş, aşırı terleme, titreme, ağrı, halsizlik, iştah kaybı gibi hastalık belirtileri birkaç gün içinde kendini gösterir ve hasta tedavi edilmezse ölümü birkaç gün veya hafta içerisinde gerçekleşir. Dolayısıyla enfeksiyon hastalıklarının aradan çekilmesi ve beklenen yaşam süresinin (ABD verilerine göre) 1900’larında başında 40 iken 1930’larda 60’a, 1970’lerde 70’e ve 2017’de 80’e kadar ulaşması kanser hücrelerin gelişmesine ve çoğalıp koloniler kurmasına yeterince süre vermektedir. Bulunan çareler sayesinde enfeksiyon hastalıkların büyük ölçüde azalması ile kanserin önü açılmıştır.

Ayrıca, kanser sanayileşme ile ortaya çıkmış bir hastalık değildir. Kanserin antik çağlara kadar uzanan bir tarihi vardır. Kanser ile ilgili ilk kayıtlar milattan önce 2600’lerde Antik Mısırlı hekim İmhotep tarafından yazılmıştır. İmhotep, meme kanseri kistini soğuk ve sert bir kitle olarak tarif etmekte ve tedavisinin olmadığını eklemektedir. Bir diğer örnek ise, 2016 yılında büyük insansı maymunlar familyasına ait Australopithecus sediba türü 1.7 milyon yaşında bir fosilinin ayak kemiğinde ayak kanseri tümörü tespit edilmesidir. Bu örnek kanserin tarihinin çok daha gerilere gittiğini göstermektedir. Antik çağda, ortaçağda meme, deri kanseri gibi gözle gözlenebilecek kanser çeşitleri bilinmekteydi. İç organları saran mide, karaciğer, böbrek kanser tümörleri ancak X-Ray’in 20. yüzyılda tıbbi kullanımı ile teşhis koymak mümkün hale geldi. Dolayısıyla, X-Ray öncesi iç organları tahrip eden kanser kolonileri sessizce ne olduklarını belli etmeden birçok insanın canını almaktaydı. X-Ray’in yanı sıra kullanılan diğer aygıtların, kan testinin, idrar tahlillerinin devreye girmesi hekimlerin kanser teşhisi koymasında yardımcı etkenler olmuşlardır. Haliyle kanser vakaların artmasının bir diğer sebebi kanser teşhisinde kullanılan araçların artması ve gelişmesidir.

Kanser, çağımızın korkulu illetidir. Ancak, kanserin sebebi olarak modern yaşam stilini öne sürmede tereddüt göstermek gerekmektedir. Enfeksiyon hastalıklarına çare bulunması, beklenen yaşam süresinin son yüzyılda 40’dan 80’e çıkması, kanserin insan türünün ortaya çıkmasından bu yana bizimle birlikte olduğunun tespit edilmesi, kanser teşhisinin gelişmesi kanserin ölüm nedenleri sıralamasında ikinci olmasındaki sebep olarak “tümüyle” sanayileşme sonrası gelen modern yaşam olduğunu iddia etmenin yanlış olduğunu göstermektedir.

Jan Fehmi Sayılgan
Koç Üniversitesi Mühendislik Fakültesi
[email protected] 

Kaynaklar:
1-Centers of Disease Control and Prevention. “Leading Causes of Death 1900-1988”. https://www.cdc.gov/nchs/data/dvs/lead1900_98.pdf Son Erişim Tarihi: 22 Eylül 2017
2- Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği. “Türkiye’de Kanser İstatistikleri”. http://www.turkkanser.org/uploads/dosyalar/istatistikler/turkiye-kanser-istatistikleri.pdf Son Erişim Tarihi: 22 Eylül 2017
3- New Scientist Staff and Press Association. “Fossil Tumuor is oldest evidence of human cancer discovered yet”. https://www.newscientist.com/article/2099301-fossil-tumour-is-oldest-evidence-of-human-cancer-discovered-yet/ Son Erişim Tarihi: 22 Eylül 2017
4- Mukherjee, Siddhartha. 2011. The Emporer of All Maladies: A

Bu yazı HBT'nin 81. sayısında yayınlanmıştır.