Zihinsel çalışma bizi niçin yoruyor?

Öne Çıkanlar Sağlık
Zihinsel çalışma bizi niçin yoruyor?

Ağır bedensel işler kadar, zorlu zihinsel çalışmalar da insanı yoruyor. Son bir araştırmaya göre bu durum, uzun ve zihinsel olarak zorlu görevler sırasında beyinde biriken potansiyel olarak zararlı maddelerle alakalı. Zihinsel yorgunluğa sadece ara vermek ve uyku fayda ediyor.

Bilgisayar başında geçen uzun bir çalışmadan sonra bedensel olarak o kadar çok yorulmasak da büro işlerinin zihinsel olarak yorduğu bir gerçek. Daha önceleri bu yorgunluk, bizi monoton ve sıkıcı işlerden daha basit ve daha az karmaşık işlere taşımak için beynin yarattığı bir yanılsama olarak görülüyordu. Sonuçta bir iş ne kadar kısa ve daha kolaysa, ödüllendirme olasılığı daha yakındır.

Zihinsel yorgunluğun gerçekte ne olduğu ve temelinde hangi mekanizmaların yattığını, Fransız araştırmacı Antonius Wiehler ve ekibi araştırdı. Daha önceki araştırmalarda, zihinsel olarak bitkin olan kişilerin daha farklı kararlar verdiklerini bulmuştuk diyor Wiehler.


Bu çalışma için bir grup 6 saat boyu karmaşık görevleri yerine getirirken, diğer grup daha basit işler yaptı. Katılımcılar birkaç kez anında verilen küçük ödüller ve daha sonra alınan büyük ödüller arasında seçim yapmak zorundaydılar. Zihinsel açıdan bitkin olan kişiler daha çok kolay işlerle elde edilen anında ödülleri tercih ettiler. Son araştırmada bu test manyetik rezonans spektroskopisiyle (MRS) kombine edildi. Bu da araştırmacılara, katılımcıların beynindeki kimyasal maddeleri analiz etmelerine izin verdi.

Bilim insanları kararların çoğunun beynin, lateral prefrontal korteksinde verildiğini bildikleri için, bu bölgeyi mercek altına aldılar. Sonuçlara göre daha önce zorlu işler yapan kişilerin bu beyin bölgesinde çok daha fazla glutamat tespit edildi. Araştırmacıların tahminlerine göre, prefrontal korteksteki aşırı glutamat, bu beyin bölgesinin genel olarak çok zor etkinleştirilebilmesine yol açıyor. Bunun sonucu ise zihinsel bitkinlik ki bu da karar vermeyi etkiliyor.

‘Çok fazla glutamat genel olarak bilişsel kontrolü zorlaştırmakta ki bundan da prefrontal korteks sorumlu’ diyor araştırmacılar. Bununla birlikte beyinde glutamat bulunması olağanüstü bir durum değil. Glutamat en önemli tetikleyici nörotransmitter ve çok fazla bilgi alışverişi veya beyinde etkinlik olduğu zaman üretiliyor. Fakat anlaşıldığı üzere çok fazla bulunması bize iyi gelmiyor. Ayrıca beyinde çok fazla glutamat bulunması en kötü durumda beyin hücrelerinin çok fazla tetiklenerek, ölmelerine de yol açabilir. Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıklar da uyarı maddesindeki yoğunluğun değişmesiyle ilintili. Zihinsel bitkinliğe çare, ara vermek veya uyumak. Araştırmacılar, glutamatın uyku sırasında sinapslardan çıkarak yok olduğunu gösteren kanıtlar olduğunu söylüyorlar.

Nilgün Özbaşaran Dede

Kaynak