Hayvanlar nasıl biliyor?

Öne Çıkanlar Yaşam Bilimleri
Hayvanlar nasıl biliyor?

Kenya’nın başkenti Nairobi’de bulunan, David Sheldrick Vahşi Yaşam Koruma Vakfı çalışanlarının fillere ilişkin bir iddiaları var. Daha önce bu merkeze hiç gelmemiş olsalar bile, filler burada kendileriyle ilgilenileceğini biliyorlar. Bu fillerin merkezle bir ilgileri yok ancak kimi yaralanmalar yüzünden geçici olarak merkeze alınıp sonradan salınan filleri tanıyorlar. O zaman bu durumu “sadece soyut bilgi değil, aynı zamanda bu bilginin oldukça sofistike şekilde iletilmesi” olarak nitelendirebiliriz.

İnsan dışındaki hayvanların ne kadar bilgi sahibi olduğunu değerlendirmek kolay değil. “Zihin Kuramı” - diğerlerinin farkında olduğu şeyleri bilme yetisi - olarak bilinen özelliğin, çok kesin olmamakla beraber fillerde, şempanzelerde, papağanlarda, yunuslarda ve kuzgunlarda bulunduğu biliniyor.

Yunuslar ise yeterince bilgiye sahip olmadıklarının bile farkındalar. Eğer bir yunusu “duyduğun bu sesin frekansı düşük müydü yoksa yüksek miydi?” sorusunu cevaplayabilecek şekilde eğitirseniz çok mantıklı cevaplar verir ve hatta cevap net değilse “bilmiyorum” bile diyebilir. Bazı primatlar ise yanıtlayamadıkları bir soruyla karşılaştıklarında, spontane olarak daha fazla bilgi arayışına giriyorlar. Bu da gösteriyor ki, hem bilmediklerini biliyorlar hem de bunu değiştirebileceklerini biliyorlar.


Peki, iş soyut bilgiye gelince? Bu durumda işler biraz daha karmaşık görünüyor: Mesela, ağırlık ve güç gibi soyut özellikleri anlayabilme yeteneği, bir deneyimde elde edilen deneyimi daha sonra farklı bir ortamda kullanmak üzere saklamak. Büyük maymunlar içgüdüsel olarak bilir ki, bir tahterevalli üstünde bulunan tıpatıp aynı iki kaptan, daha aşağıda duran kabın içinde yemek olma olasılığı daha fazladır.

Öte yandan Büyük Okyanus’un güneydoğusundaki Yeni Kaledonya adasında bulunan kargalar “nasıl yapılır” kısmını bilmezler ve yemeği alabilmek için kaldıraç üstündeki en fazla gücü harcayan taşı belirlemede hata yaparlar. Bunun yerine deneme yanılma yöntemini kullanıyor gibi görünüyorlar.

Şempanze Santino ise kesinlikle bir planlamacı. İsveç’teki Furukiv Hayvanat Bahçesi’nde kendi kafesinin önüne gelen ziyaretçilere bir şeyler atmak isteyeceğini biliyordu. Bu yüzden kafesin duvarlarını fırlatmak üzere küçük parçalara ayırarak bir yığın elde etti. Vahşi yaşamdaki şempanzelerin kahvaltı hazırlığı yaptığı, ne yiyeceklerine, nerede yiyeceklerine ve ne zaman yiyeceklerine önceden karar verdikleri de bilinen bir gerçek.

Ama hala çok önemli eksik parçalar var. Kendisine yeni bir nesne verilen bir insan yavrusu bunu çok detaylı inceleler, tüm özelliklerini gözden geçirir. Voelter: “İnsanlar dünyanın nasıl işlediğini anlayabilmek için bu normal ve sistematik deneyleri yapıyorlar, ancak şu ana kadar diğer primatların da aynı biçimde davrandığına dair bir kanıtımız yok” diyor.

Doğuştan gelen bu merak ve muazzam dil yeteneğimiz sayesinde, etrafımızdaki sistemler ve nesneler hakkında çok büyük ve eşsiz soyut bir bilgi havuzu elde ediyoruz. Ancak bir şempanzeye kuantum fiziğini öğretemezsiniz. Buna karşın hayvanların yeteneklerini küçümsemeyelim.

New Scientist’ten derleyen Özlem Yüzak