Dağ başında sensör var

Edip Emil Öymen
Dağ başında sensör var

Avrupa’nın en çok fotoğrafı çekilen dağlarından, İsviçre – İtalya sınırındaki Matterhorn’u iklim krizinden korumak için on yıl önce yerleştirilen 29 sensörden (duyarga) 115 milyon veri sağlandığı akademik bir makalede açıklandı. İklim krizi yüzünden dağın içindeki buz kütlesinin erimeye başlaması, dağın kabuğundaki kayaların dengesini bozup heyalana neden oluyor. Avrupa dağ turizminin gözde adreslerinden biri olan Matterhorn’da Ağustos 2003’te 1,500 metreküp heyelan olmuştu. Bu olaydan sonra dağa konulan sensörlerle durumu 7/24 gözlenmeye başlandı. Ayrıca, 2 dakikada bir dağın kritik noktalarının fotoğrafı uzaktan çekiliyor.

Soru: Yeni bir heyelanın zamanını tahmin edebilir miyiz? Bu, deprem ne zaman olacak demeye benziyor. Cevabı bilişim verecek.

Başta Zürih Üniversitesi ve aynı şehirdeki ETH Teknik Üniversitesi’nden 17 bilimciden oluşan araştırma ekibinin “bilişimle dağ kurtarma” raporu yakınlarda yayınlandı. Aralarında ETH’den Mustafa Yücel adlı bir bilimcinin de bulunduğu ekip, Matterhorn’da yeni bir heyelanı önceden bilebilirlerse, bu yöntemle diğer dağlarda da önlem alınabileceğini söylüyor. Yine İsviçre – İtalya sınırındaki Pizzo Cengalo’da Ağustos 2017’de 4 milyon metreküp taş/toprak kayarak aşağıdaki kasabaya inmiş, 8 kişi ölmüştü. Gelişmiş bilgi toplumu İsviçre’nin, doğa olaylarında can kaybını önlemek, hatta can kaybı olmamasını sağlamak için gösterdiği çaba dünyada takdirle karşılanıyor (https://bit.ly/2J9Fnip).


Coğrafyasının yüzde 62’si “dağ” olan ülke, dağlarında yarattığı kış ve yaz turizminden kazanıyor: GDP/GSYİH’sinin yüzde 3’e yakını turizmden. Ülke istihdamının yüzde 4’ü yine turizmden (Bunlar üstelik 4 yıl önceye ait 2015 verileri). Ama Dünya Ekonomik Forumu, iklim krizinden en başta etkilenecek “zengin” ülkelerin Kanada ve İsviçre olduğunu hesapladı. Kanada, 2100’e kadar GDP’sinden yüzde 13 kaybederken, İsviçre yüzde 12 ile onu izleyecekmiş (https://bit.ly/2MtCqK7).

İklim krizi önlenemezse 2060’a kadar İsviçre’ye yağacak karın yüzde 50 azalacağı da hesaplanıyor. Bunun sonucunda dağlarda kuraklık artacak, heyelan artacak, vadilerdeki kasaba ve kentlere güvenlik tehdidi artacak, kış ve yaz turizmi tehlikeli hale gelecek. Dağların cazibesi azalacak.

Ayrıca, hidroelektrik santraller ve enerji nakil hatlarının, diğer altyapıyla birlikte göreceği zararın “her yıl” bir milyar İsviçre Frangı’na (910 milyon euro) mal olacağı da hesaplandı.

Dağlara ilişkin sorunlardan başka yerler de payını alıyor. Fransa – İtalya arasındaki Alp Dağlarında, Avrupa’nın en yükseği Mont Blanc yöresindeki Planpincieux Buzulu’nun İklim Krizi nedeniyle kırılma tehlikesi oluştu. Dünya medyası 1 Ekim’de durumu haber vermeye başladı: 250 bin metre küp buzul parçası kırılıp, aşağıdaki vadideki İtalyan şehri Courmayeur civarına kayabilir. Buzul, radarla gözlenmeye başlandı. Vadiye doğru her gün 50 – 60 cm ilerliyor. Kış mevsimi yaklaştığından, havanın soğumasıyla birlikte bu kayış belki yavaşlayabilir. Ama buzul “sabıkalı”: Ağustos 2018’de buzulun yamacındaki heyelan aşağıdaki karayoluna kadar indi, yoldan geçen bir otomobilde iki kişi öldü. Yörede yüzlerce kişi helikopterlerle kurtarıldı. İtalyan buzullarının yavaş yavaş erimesiyle, bunlardan beslenen Po Nehri’nin olumsuz etkileneceği, Po Ovası boyunca yayılan uçsuz bucaksız buğday tarlalarının sulama sorunlarının artacağı yönünde karamsar tahminler artıyor (https://bit.ly/2NfogwE).

Edip Emil Öymen

Dip not: Zermatt kasabasının yamacında yükselen Matterhorn, “sanki bir çocuğun dağ çizimine benzeyen” koni biçiminde sarp bir kaya. Dağı fethetmeye çalışırken ölen 550 dağcının ardından Temmuz 1865’te Edward Whymper 18’inci denemesinde çıkabildi. O günden beri dağ ve yöresi Zermatt, kış ve turizminin gözde adreslerinden. Dağdaki sensörlerin yerleri görülüyor:


Edip Emil Öymen