9 bin yıl önce Çatalhöyük’te kadın ve erkek eşitti. Peki bu nasıl bozuldu?

Editör ne diyor?

Eğitimden iş dünyasına birçok yansımaları olan cinsiyet eşitsizliği, günümüzün en büyük problemlerinden birisi. Öyle ki Birleşmiş Milletler’e göre cinsiyet eşitsizliği ile açlık-yoksulluk arasında bile neden-sonuç ilişkisi var. Bunun temelinde de ataerkillik (patriyarki) yatıyor.

“Erkeğin üstünlüğü” fikrine dayanan ve “babanın yönetimi” anlamına da gelen “ataerkil” kavramı, erkeğin gücünün ailede başlamasına, erkeklerin hane reisi olmasına ve gücün babadan oğula geçmesine karşılık geliyor.

Amerika, Afrika ve Asya’daki insanların, nesiller boyunca annelerin reis olarak görüldüğü ve mirasın anneden kıza geçtiği en az 160 mevcut anasoylu toplum var. İnsanlar yüzyıllar boyunca erkek egemen toplumların kökenleri hakkında yanlış varsayımlarda bulundular.


Tarihsel bulgular ise, ataerkilliğin kökenlerini açıkça gösteriyor ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için neler yapılabileceğine dair ipuçlarını da yine tarihte bulmak mümkün. Anadolu’da ise “dünyanın en eski şehri” olarak da tanımlanan 9.000 yıllık Çatalhöyük’te, neredeyse tüm arkeolojik kalıntılar kadın-erkek arasında her yönüyle bir cinsiyet eşitliğine dikkat çekiyor. Peki, bu zaman içinde nasıl değişti? Batuhan Sarıcan farklı kaynaklardan yararlanarak hazırladı.

Prof. Zafer Toprak ve Alain Tourain

Haftaya Türkiye’nin önemli sosyal bilimcilerinden Prof. Dr. Zafer Toprak’ın vefat haberi ile başlamıştık, baskıya gireceğimiz saatlerde bu kez dünyaca ünlü Fransız Sosyolog Alain Tourain’in ölüm haberini aldık. Tourain’i ve çalışmalarını bu sayıda kısaca tanıtıyoruz. Zafer hocaya ise haftaya daha geniş yer vereceğiz.

Sanat için teknoloji mi teknoloji için sanat mı? Boya malzemelerinin, yapı malzemelerinin, müzik aletlerinin gelişmesi sanatın da gelişmesine yol açtı. Ya da tersinden düşünürsek, sanat sayesinde bu teknolojiler gelişti. Peki dijital teknoloji? Seurat’ın noktacılık akımının bundaki payı nedir? Lale Akarun yazdı.

DEĞİŞİM: İnsan Evrensel değişim sürecinin yüz karası mı?

Doğal değişime uyarak doğaya, çevreye zarar vermeden yaşayan canlıların arasında kendini kral olarak gören, canlıların en güçlüsü insan, doğanın dengesini bozma marifetini de gösterdi. Böylece insan bütün uygarlık şişinmelerine karşın evrensel bir değişim sürecinin yüz karası. Yok olmaktan ve ölmekten çok korkuyoruz. Fakat aç gözlülük ve adını inanç, ideoloji, insan hakları, özgürlük koyduğumuz ve basit menfaatlerle çiğnediğimiz, nedenler yüzünden insanları öldürüyoruz. Doğan Kuban'ın eskimeyen bir yazısı daha.

Ali Akurgal seçim sonrası dönemi değerlendiriyor ve neyi nasıl üreteceğiz diye soruyor. Tabii konu çip. Tanol Türkoğlu da ‘İkinci Dijital Darbe’ başlıklı yazısında artık herkesin beşikten mezara dijital bir ruh ikizi olacağını söylüyor. Mustafa Çetiner önemli bir sağlık konusunu yazdı: Vücudumuzun dengesini sağlayan tuz.

Modern dünya ‘alerji’ tuzakları ile dolu. Yenileri de yolda...

Alerji dünyada hızla artıyor. Bilim insanları suçlunun iklim değişikliği ve kentlere özgü yaşam tarzı olduğu konusunda hemfikir. Reyhan Oksay derledi.

ALARM! Dünya’nın büyük gölleri ve su havzaları su kaybediyor: Göller ve su havzaları, Dünya yüzeyindeki tatlı suyun %87’sini depolamaları açısından büyük bir öneme sahip. Ancak iklimsel veriler ve modellemelerin yanı sıra uydu gözlemlerine dayalı bir Science makalesi, söz konusu kaynakların kurumakta olduğunu gösterdi. Dünya’nın en büyük gölleri ve su havzalarının %53’ü, 1992’de olduğundan çok daha az su taşıyor. Türkiye’deki onlarca göl de kurudu.

Yapay Zeka, Organoid Zeka’ya Karşı

Laboratuvarda oluşturulan beynin basit ve minyatürize edilmiş bir versiyonu olan Organoid organın yapay zeka ile birleştirilerek entegre bir şekilde çalışıp çalışmayacakları konusunda ciddi deneyler yapılıyor. Bir beyin organoidine mesela Pong oyunu oynatılması öğretildi. Organoid’de zeka belirtileri ölçüldü. YZ ile OZ birleştirilip daha farklı bir zeka yaratılabilir mi? Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Dr. Mehmet Ozansoy kaleme aldı.

Oynayarak eğlendirerek eğitim öğretim konusu artık hayli gündemde. Kültür Koleji Fen Lisesi’nden Edebiyat Öğretmeni Oğuz Yılmaz ‘ezbere dayalı öğretim süreçleri artık terk edilmeli’ diyerek önerilerini sıralıyor.

ChatGPT işbirliği ile domates toplama robotu geliştirildi. Çanta gibi arıların sırtına takılan sensor..Rüzgar türbinlerinin verimliliğini arttıran yazılım. İnovasyon ve yeksek teknoloji sayfamızda.

COVID-19 unutuldu, ama bitmedi: Dünya Sağlık Örgütü, Mayıs ayının başlarında COVID-19’un artık küresel çapta acil bir sağlık sorunu olmadığını duyurmuştu. Ancak hastalığın etkisi yıllarca sürecek. Bu süreçte herkes çok ağır bir bedel ödedi. Pandeminin yararları da olmadı değil. Bir sonraki pandemiye daha hazırlıklı yakalanma şansımız doğdu.

10 yıl sonraki siz? Hiç düşündünüz mü?

İnsanlar geleceği hesaba katma konusunda çok kötüler. Ancak yeni bir araştırma, kendilerini gelecekteki benliklerine yakın görenlerin ve halihazırdaki kişiliklerinden farklı olabileceklerinin bilincinde olanların çok daha yerinde kararlar verdiklerini gözler önüne seriyor. Bu kişiler daha sağlıklı ve suçtan uzak bir yaşam sürdürmenin yanı sıra, üniversitede daha yüksek notlar alıyor, parasal durumları daha iyi oluyor ve daha gönençli yaşıyorlar.

Gaslighting’in anatomisi:

Gaslighting tuzağından kaçınmak mümkün! Türkçe’de tam bir karşılığı olmayan “gaslighting” kişinin bir başkasına baskı uygulayarak onun kendi gerçekliğinden ve doğrularından kuşku duymasına yol açtığı bir tür psikolojik şiddet olarak tanımlanabilir. Bilim insanları bu patolojik ilişkinin nedenlerine, seyrine ve kaçınma yollarına ilişkin bilgileri gün yüzüne çıkarttıkça, kurbanların kendini kurtarma şansı artıyor. Rita Urgan derledi.

Havası en kirli 20 şehir hangileri? Grafik Bilgi’de. Kafa Karıştıran Bilimsel Kavramlar konusunu işlediğimiz köşe yazısının ikincisinde bu hafta bilincin anahtarı konusu var: Beyinde mi, bedende mi?

Denizlerde hâlâ keşfedilmemiş yaşam var mı? Meraklı Çocuk sordu, Mercan Bursalı yanıtladı. Dişler neden kemik sayılmaz? Meraklı’nın Köşesi’nde…

Abur cubur tüketimi beyin aktivitesini değiştirerek uykuyu bozabilir! Yağ ve şeker oranı yüksek bir beslenme düzenini takip eden kişilerde, uykularının en derin aşamasında beynin elektriksel aktivitesinde bozulma ve uyku kalitelerinde düşüş görüldü. Belirli meyve ve sebzelerde bulunan flavanollerin yaşa bağlı hafıza zayıflamasını etkilediğine işaret ediyor. Murat Altaş’ın hazırladığı Bilim ve Beslenme’de.

Ani çocuk ölümlerinin gizi çözülüyor mu? Vitamin ve gıda takviyeleri beyni nasıl güçlendiriyor? 4 bin yıllık mezarlardaki veba mikrobu... Bir yaşındaki erkek bebekler neden daha konuşkan? Nilgün Özbaşaran Dede’nin Araştırma Gündemi’nde.

***

HBT’nin sürekli desteğinize ihtiyacı olduğunu unutmayın. HBT’nin web sitesinde Akademi e-kitaplarımızı incelemeye çağırıyoruz sizleri. Çok temel kitaplar ve ayrıca bulamayacağınız ucuzlukta…

Siyaset, seçimler ve büyük kutuplaştırılmış bir toplum, okumaktan da uzaklaşabiliyor. Ama dergimizi okumak ve okutmaktan hiç uzaklaşmamalıyız…

Gelecek sayıya kadar sevgi ve dostlukla kalın.