İnsanlığa iki önemli tehdit: İklim değişikliği ve antibiyotik direnci

Editör ne diyor?

Bilim alarm çalıyor!

İklim değişikliği ve antibiyotik direnci insanlık için iki temel tehdit. Hele bu ikisinin kesişmesi riskleri katlıyor. Bu iki tehdit birleştiğinde bakteriler çok daha kolay ve hızlı evrim geçiriyorlar. Ayrıca aşırı sıcaklar insanların kapalı mekanlarda daha uzun zaman geçirmelerine yol açtığı için enfeksiyon daha kolay yayılıyor. Çözüm için ulusların tek tek çaba harcaması yerine küresel işbirliği daha etkili. Ve bir nebze sevindirici bir gelişme. Bilim insanları yeni bir antibiyotik sınıfı keşfetti. Antibiyotiklere direnç geliştirmiş mikroplar bu yeni antibiyotiğe karşı direnemiyor. Reyhan Oksay hazırladı.

Özlem Kayım Yıldız’ın yazısı da iklim değişikliğinin yaşam süresini kısalttığı üzerine. Yıldız “Doğumda ortalama yaşam süresi indekste 10 puanlık artışla 6 ay, küresel sıcaklıkta 1°C artışla ise ortalama 5 ay 1 hafta kısalmaktadır. İklim değişikliğinin bu etkileri homojen değil ve kadınlar ve yoksul ülkelerde yaşayanlar için daha olumsuz sonuçlarla ilişkili” diyor.


Herkes hasta! Kafalar karışık…

COVID miyim, influenza mı? Yoksa soğuk algınlığı mı? Tüm vücudum kırılıyor. Hastaneler dolup taşmış durumda. Peki ne yapacağım?

COVID-19 ve diğer solunum yolu enfeksiyonları kış aylarıyla birlikte ciddi biçimde arttı. Ne var ki sağlık kurumlarında nadiren test yapıldığı için hangi mikrobun enfeksiyona yol açtığı konusunda büyük bir kafa karışıklığı yaşanıyor. Bilgi kirliliğini gidermek için bir uzmanın görüşlerine başvurduk. Koç Üniversitesi İş Bankası Enfeksiyon Hastalıkları Araştırma ve Uygulama Merkezi Direktörü Prof. Dr. Önder Ergönül sorularımızı yanıtladı.

Ve bir de COVID-19’un yeni varyantı ortalarda. Adı: JN.1. Bugüne kadar ki en yaygın varyant, ancak ölümcül değil.

Akıllı saatler sağlıkta devrim yapıyor

Yazarımız Erdal Musoğlu elektronik yüksek mühendisi. Uzmanlık alanı da tıbbi elektronik ve sağlık bilişimi. ”Yaşadığımız elektronikte minyatürleşme devrimi cep telefonları ile olduğu gibi akıllı kol saatleri ile de olağanüstü sayılabilecek uygulamalar yapılabilmesini sağlıyor. Yaşadığımız yapay zeka (AI) devrimi de bu işlev ve uygulamaları çok güçlendirecek, onlara yenilerini de ekleyecek gibi gözüküyor” diyor.

Türk astronot Gezeravcı ve 13 deney

Türk astronotu Alper Gezeravcı’nın içinde bulunduğu Falcon 9 roketi Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi'nden başarıyla fırlatıldı. Fırlatmanın başladığı andan itibaren bilimsel çalışmalar da başladı. 14 gün geçirecek astronotlar, uzay uçuşunun insan sağlığı ve hastalıkları üzerindeki etkilerinden, yeni nesil alaşımlara kadar çok sayıda deney yapacak. Gerçekleştirilmesi planlanan 13 deney dergimizde.

Ay’a iniş yarım asır öncesine göre neden daha zor? Bundan 60 yıl önce bile Ay’a yumuşak iniş yapmak daha kolayken, bugün gelişmiş teknolojiye rağmen neden birçok görev başarısız oluyor? Batuhan Sarıcan derledi.

Eski dünya bitti... Doğan Kuban'ın eski bir yazısı daha. "Teknolojik gelişmeyi ithalat ve pazarlamaya dönüştüren eşsiz bir kültür dönemindeyiz. Cumhuriyet devlete, öğretimi çağdaşlaştırma amaçlı büyük bir sorumluluk getirmişti. Bu laiklikle değil, bilimde, teknolojide, sanatta dünya düzeyine yetişme ile ilgili bir düşünce ve davranış örgütlenmesi idi. Altmış yıldır nüfus baskısı, dinsel ideolojik baskı ve cehaletin gericilik öğesi olarak kullanılmasıyla, öğretim yozlaştı” diye yazmış.

Önümüzde yerel seçimler var. En çok duyduğumuz sözcük, katılım. Hemen bütün adaylar bizi yani vatandaşları katılıma çağırıyorlar. Peki ama neye ve nasıl katılım? Müfit Akyos’un ‘Kentin yönetimine katılmak’ yazısı önemli.

Yapay zekanın bir dizi yalan-yanlış bilgiyi kendi içinde tutarlı bir bütün olarak sunmasına yapay zekanın halüsinasyon görmesi deniyor. Tanol Türkoğlu ‘Doğaçlama yeteneği halüsinasyon görmekten mi geçiyor?’ diye soruyor. Ufuk açıcı bir yazı.

2024’te çığır açacak 7 iklim teknolojisi

Süper verimli güneş pilleri, gelişmiş jeotermal sistemler, ısı pompaları, su arıtmada yenilikçi yaklaşımlar ve diğerleri… Gezegenimiz ısınmaya ve tahrip olmaya devam ederken, bilim sayesinde sürdürülebilirliğe yönelik önemli adımlar atılıyor. Bu yıl gelişmelerini ve yayıldıklarını sıkça duyacağımız yeşil teknolojileri sizin için derledik.

Sağlıklı beslenme dendiğinde ilk akla gelen genelde Akdeniz tipi beslenme düzeni, bu beslenme 10 yıldır UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Varlıklar listesinde yer alıyor. Rita Urgan derledi. Bilim ve Beslenme’de.

Her yıl ocak ayının son pazar günü ‘Dünya Cüzzam Günü’ olarak anılmakta. ÇYDD ve aynı zamanda Cüzzamla Savaş Derneği Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel cüzzamı yazdı.

Fransız yazar Albert Camus'nun felsefeye en büyük katkısı, "absürt" fikridir. Filozof bu felsefesini "Yabancı" ve "Veba" gibi romanlarında da işlemişti. Genç yaşta Nobel ödülünü kazandı (10 Aralık 1957’de) Nobel konuşmasını sunuyoruz. Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden İlkim Atılgan çevirdi

Küreselleşme ve Dış ticaret Yolları’nı ise Kültür Üniversitesi’nden Raif Bakova ve Şerif Yüksel kaleme aldı.

Çocuklar uykuya yatmaya direnir, yetişkinler ise bayılır. Neden acaba? Meraklı Büyükler’de. Balıklar birden yok olsa denizlerde ne değişirdi? Meraklı Çocuk’ta. Mercan Bursalı hazırladı.

Bu geminin elektrik santrali: Küçük Toryum reaktörü!

Bir ton toryumun verdiği enerji, ancak 3,5 milyon ton kömürle elde edilebiliyor. Çin‘in Toryum ergimiş tuz reaktörleri ile devasa gemileri sıfır emisyonla yürütme projesi var. Bu teknoloji gerçekleşirse ve Dünya denizlerinde her gün hareket halinde olan onbinlerce gemiye de yayılırsa, çok büyük miktarda CO2 tasarrufuyla iklimin korunmasına büyük katkı sağlanacağı açık. Yüksel Atakan yazdı.

10 hayvanın simgesel özellikleri nasıl evrildi? Hayvanlar Dünyası’nda.

Bukalemun dili vücudunun iki katı, gözleri olağanüstü. Bilgi Küpü’nde.

Neptün ve Uranüs’ten yağan elmaslar, erkeklerde bağırsak kanseri riskinin daha yüksek olması, dünyanın en eski deri fosili, Alzheimer’in alt tipleri ile ilgili yeni bilgiler. Nilgün Özbaşaran Dede’nin Araştırma Gündemi’nde.

***

Hayatın ne kadar pahalandığını biliyoruz. Bu durum HBT’yi son derece etkiliyor ve neredeyse yayınlanmama noktasına getiriyor. Matbaa her hafta pahalı bir fatura önümüze koyuyor. Şaşırıyoruz. Tüm yükü onlar da omuzlarımıza yıkıyor. Çünkü her şey ithal! Böyle bir Türkiye yarattılar! İnanın çalışanlar asgariden ve daha düşük ücret alıyor. Ama bunun da bir sınırı var. Bu nedenle yine destek isteyebileceğimiz sizden başka kimsemiz yok. 10 lira önemli bir artış, biliyoruz, ama umarız bu yıl boyunca bir daha mecbur kalmayız.

Bir çağrı: Dijital abone bedellerini 1 ay kadar eski fiyatta sabitliyoruz. Lütfen dijital aboneliğinizi yenileyin veya dijital abone olun veya tanıdıklarınıza gençlere dijital abone hediye edin…

Sevgiyle kalın, HBT'de kalın.