Yangınlar gezegeni, yangınlar kıtaları, kavrulan 1 milyar canlı, hey nereye gidiyoruz?

Editör ne diyor?

Bu aklımızın bilgi ve düşünce boyutlarını aşan yeni bir durum. Dünyada yangınların eksik olmadığını biliyoruz. Aslında yangınlar yerkürenin orman ve bitki örtüsü için oldukça doğal. Özellikle çok sıcak Ekvator kuşağı boyunca orman alanlarında yangın sık görülür. Geride bıraktığımız yıl ABD Kaliforniya kuşağı neredeyse yandı bitti kül oldu diyeceğimiz yangın yaşadı. Avustralya kıtası şahit olunan en büyük yangınla kavruluyor. Vahşi yaşamın kaybı inanılmaz derecede: Önce 500 milyon canlı iken, şimdi ise alt sınır 1 milyar canlıya yükseldi. 1,5 milyar vahşi memeli, sürüngen ve kuşun öldüğü hesapları da yapılıyor.

Avustralyalı bilimciler yangından sonra ormanların ölümcül sessizlik içinde olduğunu belirtiyor. Ateşten kaçabilenler, kısmen yaralı bereli ve büyük bir var olma savaşı içindeler: Barınak, yiyecek ve vahşi kediler gibi yırtıcılara yem olma.. Yani saklanabilecekleri ne bir ağaç ne bir delik.. Doğal beslenme ortamları yok oldu. Afrika ile Avustralya arsında uçan göçmen kuşlar ne yapacak? Ve bir sürü canlı türünün de yok olması söz konusu. Bu yılın yangınlarının her boyutta ölçeği, emsalsiz olarak tarif ediliyor… Ekosistemin yeniden toparlanması onlarca yıl alacak.

Bilim insanları 30 yıl önce iklim değişikliği nedeniyle daha şiddetli yangınlar olacağını söylüyordu. Eski yangınlardan farklı olarak: yangın sıklığı arttı, şiddeti arttı ve bu alevler arttı. Sayfalarımızda daha geniş ayrıntılar okuyacaksınız.. Batuhan Sarıcan derledi.


Ayrıca ilkbahar artık erken sökün ediyor. Yarattığı tehlike ise susuz yazlar!

Kuban ve Kanal İstanbul

Doğan Kuban hoca zaten devasa büyüklükteki İstanbul’un Kanal İstanbul projesi ile tüm ülkeyi krize sürükleyeceğini söylüyor. Kuban sorunları sıralarken bu proje yerine dikkat çekici ile öneri ile de geliyor: İstanbul’a büyük değer katacak bir mimari yerleşke tasarımı!  Yine aynı konuya Müfit Akyos, doğanın bütünselliği ve yok oluş tehlikesi açısından yaklaşıyor.

Fransız filozof ve biyolog Jean Rostand: “Bir gün atomun enerjisini serbest bırakacağız, gezegenler arası yolculuklar gerçekleştireceğiz, ömrü uzatıp, kanseri ve tüberkülozu tedavi edeceğiz; ama en düşük seviyeli kişiler tarafından yönetilmiş olmanın sırrını asla çözemeyeceğiz” demişti.

Liderlik koltuğunda narsisist ve psikopatların oturması “Patokrasi” diye tanımlanıyor. Patokrasi insan ırkının tarih  boyunca en büyük sorunlardan biri. Reyhan Oksay Psychology Today dergisinde patokrasi ile ilgili ilginç bir makaleyi derledi.

Üç asırdır hüküm süren sanayi devrimi yıkılabilir mi? Dijital dönüşüm kapitalizme karşı bir silah haline gelebilir mi? Tanol Türkoğlu Dijital Kültür’de bu sorunun yanıtını arıyor.

Bir konuşmayı sıkıcı yapan nedir? Kişiye göre değişen bu kavram bilim dünyasının da ilgi alanında. Sıkıcı bir konuşmayı canlandırmanın yollarını merak ediyorsanız...Buyurun okumaya..

Bilim ve beslenme sayfamızın bu haftaki konuğu Güney Afrika’den sofralarımıza gelen bir bitkisel çay: Yerba Mate. Kahvenin gücüne, çayın faydalarına ve çikolatanın lezzetine sahip olduğu söylenen bu çayı tanımak ister misiniz? Tabii yararları yanında yan etkileri ile de..

Üç tartışma konusu

Tartışma sayfamızın bu hafta 3 konuğu var. İlki çağımızın önemli sorunlarından biri olan ve sosyal medya, günlük gazete ve televizyon programları aracılığı ile yükselişe geçen “dikkat dağıtma” konusunu gündeme getiren Tınaz Titiz..

Diğeri ise sabit saat uygulamasında kış saati yerine yaz saati uygulamasının sakıncalarını yazan Uyku Tıbbı Derneği Başkanı Doç. Dr. Hikmet Fırat. Prof. Dr. Coşkun Özdemir ise Türkiye’de neden sosyal engelli kavramının olmadığına ilişkin görüşlerini yazdı.

Türkiye’de her 6 kişiden birinin ruhsal sorunları olduğunu biliyor musunuz? Peki ya eğitim düzeyi yükseldikçe ruhsal hastalıkların oranının azaldığını? Bahçeşehir Üniversitesi’nden Fırat Kara ruh sağlığını sosyo-ekonomik eksende değerlendirdi.

İstanbul Kültür Üniversitesi’nden Ufuk Dikme’nin yazısı ise elektronik spor (e-spor) üzerine... Atılım Üniversitesi’nden Dr. Övsen Önay ve Prof. Dr. Şefik Hoşal dünyada en sık rastlanan 6. Kanser türü olan baş ve boyun kanserleri üzerine yazdı.

Kadınlarda orgazmın evrimsel kökeni nedir? Tavşanlar üzerinde yapılan bir araştırmanın sonuçları ilginç...

Araştırma Gündemi yine farklı konularla dopdolu: Geleceğin insanları bizleri nasıl tanıyacaklar? Kış uykusuna yatan ayının kasları niye zayıflamaz? Yalan söylemekte kim daha başarılı? Ve diğerleri..  Orhan Bursalı, bilimsever ve eğitimci İzzettin Silier’ın 90 yaşıyla hesaplaşmasını yazdı.

***

HBT, yepyeni gündemlerle ve son bilimsel gelişmeler ve tartışmalarla dolu dolu, her hafta size ülke insanıyla buluşuyor. Tüm bunlar ülke ve insan olarak izlememiz gereken temel konular.

HBT’nin haftalık varoluşuna ve özellikle de gençler arasında yaygınlaşmasına hep beraber destek vermeliyiz.

Gelecek Cumaya kadar sevgiyle ve bilimde kalın..