İngiliz bilim insanları, eşeysiz üreme ve yapay döllenmeden oluşan bir kombinasyonla doğal üremeye alternatif geliştirdi. Araştırmanın çıkış noktası partenogenez veya döllenmesiz üremeye uzanıyor. Bazı bitkiler ve dişi hayvanlar, erkek hemcinsleri tarafından döllenmeden, eşeysiz üreyebiliyor. Bunlara yuvarlak solucanlar (nematodlar), yengeçler, salyangozlar hatta bazı balık ve kuş türleri de dahil.
Gerçi memelilerde de yapay olarak eşeysiz üreme gerçekleştirilebiliyor –yumurta hücreleri bölünmeye başlıyor– ama bunlardan oluşan embriyolardan yaşayabilir canlılar üremiyor. Çünkü sperma eksik.
Tonny Perry ile çalışan ekip, farelerle gerçekleştirdikleri deneylerle bu sorunu aştılar. Bu amaçta yaşayabilir olmayan partenogenetik embriyoları spermayla döllediler. Gerçi “yumurta hücresi” ve “embriyo” durumu arasında sadece 13 saatlik bir gelişme var, ama farklılıklar oldukça heyecan verici. Bu tıpkı bir hamurun fırına verildikten birkaç dakika sonra ekmeğe dönüşerek tamamen farklılaşmasına benziyor.
Partenogenetik embriyo da yumurta hücresinden çok farklı. Ama yine bu döllenmeden sonra embriyolar tıpkı doğanın öngördüğü gibi gelişmişler. Farelerin dörtte biri sağlıklı olarak dünyaya gelmiş ve genetik açıdan da aynı ana babadan doğal yolla dünyaya gelen yavrulardan farklı değil. Ama yine de farklı “DNA anahtarları” var, yani farklı epigenetik özelliklere sahipler.
Peki doğal yöntem çok daha iyiyken (yeni yöntemin başarı oranı %24) yenisine ne gerek var? Bunlar temel araştırma sonuçları, geçmişteki birçok başarılı sonuçtan da yararlanılmadı. Perry'e göre yeni sonuçlar pekala yararlı olabilir, mesela kanserin gelişimi daha iyi açıklanabilir. Çünkü tıpkı doğal döllenmede uzmanlaşmış hücrelerden (yumurta ve sperma hücreleri) uzmanlaşmamış hücreler oluştuktan sonra organizmaların geliştiği gibi, birçok kanser hücresinde de aynı süreç yaşanıyor. Bu yüzden doğal üreme süreçlerinin daha iyi anlaşılması kanser araştırmalarında yardımcı olabilir. Partenogenetik embriyolar embriyonsal kök hücreler için de bir kaynak oluşturabilir, ki bunlardan bir canlı oluşmadığı için de etik tartışmalara yol açmaz.