Yarasalar uçmadıklarında çoğu zaman mağara tavanlarından ya da köprü altlarından baş aşağı sarkarak dinlenirler. Peki, yarasalara özgü bu davranışın ardında ne gibi nedenler yatıyor olabilir?
Bilim insanlarına göre yarasalara özgü bu tepetaklak durma davranışı onların uçma yönündeki evrimsel yolculuklarının bir sonucu. Uzmanlık konusu yarasalar olan Illinois Yarasa Koruma Programı’nın yürütücüsü Tara Hohoff “Yarasalar karada yaşayan memelilerden evrilip uçuşa geçtiklerinde işe uçan sincaplar gibi havada süzülerek başladılar” diyor. Humboldt Kaliforniya Eyalet Politeknik Üniversitesi yarasa araştırmacılarından Alexander Lewis’e göre, günümüz yarasalarının ataları yüksek ağaçlara tırmanıp ağaç gövdeleri arasında süzülerek aşağıya iniyor olmalılardı. Lewis, yarasaların atalarında büyük bir olasılıkla bu inişler için evrilen güçlü bacakların zaman içinde evrilerek kanatlara dönüşmüş olabileceğini belirtiyor.
Daha az enerji harcıyorlar
Gelgelelim, yarasalar kuşlar gibi içleri oyuk kemiklere sahip olmadıklarından uçuş için yeterli bir güce de sahip değiller. Hohoff, “Bu yüzden yine de uçuşa geçmek için genelde baş aşağı durup kendilerini boşluğa bırakmak zorunda kalırlar,” diyor. İnsanlar için bir tepenin kenarından ya da başka bir yüzeyden aşağıya sarkmak, ister baş aşağı ister yukarıya doğru olsun, son derece zorlayıcı bir edimdir. Oysa, yarasalarda kaslar, tendonlar ve pençeler buna uygun bir biçimde evrildiğinden bu canlıların baş aşağı sarkmaları insanlara kıyasla çok daha kolaydır.
Yarasa tüneyecek bir yer bulduğunda pençelerine ilişik kaslar büzülerek pençelerin açılması sağlanır. Pençeler tüneğin yüzeyine değdiğinde, yarasa bedenini gevşetir. Bu da beden ağırlığının pençelere bağlı tendonları çekmesine olanak tanır.
Pençelerdeki eklemler kilitlenir ve yarasanın beden ağırlığı pençelerin kapalı kalmasını sağlar. Bir başka deyişle, yarasalar baş aşağı sarktıklarında yok denecek denli az bir enerji harcarlar; bedenleri gevşemiştir ve onların yapacağı işi yer çekimi yerine getirir.
Iowa Doğal Kaynaklar Dairesi’ne göre, insanların tersine, yarasalar uzun süre baş aşağı kalabilirler. İnsanların baş aşağı durmaları kanın beyinde toplanmasına yol açabilir ve bu da zamanla çeşitli sağlık sorunlarına neden olabilir. Oysa, yarasaların küçük gövdeleri kalbin kanı her yana kolayca pompalamasına olanak tanır.
Başka özellikler de evrildi
Baş aşağı durma yarasalar için en uygun dinlenme yöntemine dönüştükten sonra, bu yeni yaşam biçimi çok sayıda başka özelliklerin de evrilmesine yol açtı. Örneğin, yarasa iskeleti uçuşa uygun olacak bir biçimde hafifleşti.
Ulaşılması güç mağara tavanları gibi yerlerde baş aşağı durmanın yarasaları baykuş, şahin ve yılan gibi olası düşmanlarından da koruyabiliyor. Ne var ki, özellikle baş aşağı uyumayan kimi yarasa türleri de var. Örneğin, Orta ve Güney Amerika’ya özgü disk kanatlı yarasaların baş parmaklarında bulunan özel emici vantuzlar onların yaprak altlarına yapışmalarına olanak tanır.
Yarasalar uçabilen tek memeliler olduklarından, bu canlılarda uçuşun evrimiyle ilgili daha geniş kapsamlı araştırmalardan çok ilginç sonuçlar elde edilebileceğine dikkat çeken Hahoff, “Yerden uçmaları görünürde daha kolay olan kimi yarasa türleri de olduğundan, bu türlerin arasındaki morfolojik farklılıkların belirlenmesi son derece ufuk açıcı bilgilere ulaşmamıza yardımcı olabilir,” diyor.
Rita Urgan
Kaynak: https://www.livescience.com/animals/why-do-bats-hang-upside-down-to-sleep