Bir önceki yazıda Yunan Ordusunun Sakarya Nehri’nin batısına atılmasına yer vermiştik. Bu yazıda müteakip gelişmelere yer vereceğiz. 21 gün geceli gündüzlü (22 gün de denir) süren ve tarihimize subay savaşı olarak geçen Sakarya Meydan Savaşı zaferle noktalandı. Sakarya bir nevi Çanakkale idi. Geri çekilen düşmanın bir daha askerî olarak yeniden gelmeye cesaret edemeyeceği türden bir sonuç doğurdu....
Dea Gjinovci’nin 2020 yılında gösterime giren filmi Wake Up on Mars, İsveç’e göç eden Kosovalı ailenin çocukları Ibadeta ve Djeneta’nın yıllarca bitkisel yaşam benzeri bir tabloda kalmasını anlatır. Ibadeta ve Djeneta’nın kardeşleri Furkan, kız kardeşlerinin götürüldüğüne inandığı Mars’a yolculuk etmeyi ve onları eve geri getirmeyi planlar. John Haptas ve Kristine Samuelson tarafından yönetilen 20...
Herkese Bilim Teknoloji’de geçen yıl yayınlanan bir yazı dizimizde müzik sanatının kökenleri ve gelişmesi üzerine bir bilgi aktarımı yapılmıştı. O bağlamda, senfoni orkestrası müzik sanatının gelişmesi bakımından olduğu kadar uygarlık tarihine iz bırakışı yönüyle de çok ilginç bir oluşum biçimiyle tanımlanmıştı. Ses çıkarmaya yönelik mekanik – akustik işlem biçimleri farklı olan epeyce bir sayıda ...
Çalışma tempomuz, günlük yaşamımızın baş edilmesi zor sıkıntıları, çevremizdeki insanların bazen tahammül sınırlarını aşan davranışları bizleri tüketebiliyor. Yalnız olmak, yalnız kalmak bazen bir kurtuluş, en azından kısa bir süreliğine tedavi yerine geçebiliyor. Ama yine de pek çoğumuz bir tatil süresinden daha uzun yalnızlıkları istemiyoruz, korkuyoruz. Bu yazımda istemeden yalnız kalmanın, sos...
Sevgili okurlar, mimar, mimarlık tarihçisi ve koruma uzmanı olarak Türkiye’de sorumlu konumlarda çalıştım. İslam Mimarisi uzmanı olarak dünyanın dört bir tarafını gezdim ve Türkiye’yi temsil ettim. Amerika’nın büyük üniversitelerinde hocalık ettim. 1952’den bu yana bu konularda yazıyorum ve konuşuyorum. İstanbul ve İzmir’in de içinde bulunduğu beş kentin koruma planını yaptım. Cebinde telefonu ola...
Bu kavramın işaret ettiği olgu yeni değil. Arzu eden izini Nasreddin Hoca’ya kadar sürebilir. Malum hoca ağaçtan (başka yorumlara göre eşekten, damdan vs) düşünce etrafına toplanan insanlar çeşitli yorumlarda bulunur. Hoca en sonunda sinirlenir ve “Bana ağaçtan düşmüş bir adam getirin” der. Hocayı pek kaale almayıp daha suratsız kelimeler kullanmak gerekirse olgu geçmişten ders almakla ilgilidir. ...
Robotlarla ilgili önceki yazılarımda, bunlar ile insanların uyumuna dikkati çekmiş, ne kadar “insansı” kılınmaya çalışılsa da yakın gelecekte robotların insanlarla benzer davranış şeklini göstermesinin zor olduğunu ileri sürmüştüm. Bir ay oluyor, Ağustosun 24’ünde Silikon vâdisinde, Apple’ın sürücüsüz araçlarından biri bir kaza yaptı. Bu kaza yapan ilk Apple aracı. Bir otoyola çıkmak için uygun ar...
Geçen haftaki yazımda eğer Aliye ve Babür başka kimsenin bilmediği rasgele seçilmiş 0 ve 1’lerden (bilgisayarcı deyimiyle “bit”lerden) oluşan bir rakam dizisine sahiplerse o dizinin boyunda bir mesajı aralarındaki hattı dinlemekte olan Melahat adındaki casusun çözemeyeceği şekilde şifreleyerek güvenle haberleşebileceklerini anlatmıştım. İş (“anahtar” diye adlandıracağımız) bu bit dizisinin birbiri...
“Bilge insan” sıfatını hak etmek kolay değil. İnsan yaş aldıkça, etrafında bu tanıma uyan kişilerin neredeyse yok denecek kadar az olduğunu görünce bunu daha iyi anlıyor. Dün, işte bu bilgelerden birini uğurladık sonsuzluğa... Doğan Kuban Hoca’nın ölüm haberini aldığımdan beri kafamda sürekli olarak Fazıl Say’ın 16. yüzyıl Türk şairlerinden Muhyiddin Abdal’ın sözlerinden yola çıkarak bestesini yap...