COVID-19 hastalığında ölüme yol açan en büyük risk faktörü hastanın yaşı. Son bir araştırma ikinci faktörün de şizofreni olduğunu ortaya koyuyor. Daha önceki araştırmalarda depresyon ve şizofreni gibi akıl hastalıklarının SARS-CoV-2’ye yakalanma riskini artırdığı görülmüştü. Fakat akıl hastalıklarının COVID’e bağlı ölümleri artırdığına ilişkin bir bulgu söz konusu değildi.
New York kentindeki hastane ve kliniklerde tedavi gören 26.540 hasta üzerinde yürütülen çalışmada, bu hastaların 7.348’inin COVID pozitif olduğu tespit edildi. Bu COVID hastalarının 75’i şizofreni, 564’ü duygudurum bozukluğu ve 360’ı da anksiyete bozukluğu tedavisi görüyordu.
Duygudurum veya anksiyete bozukluğu tanısı konan hastalar ile COVID-19’a bağlı ölümler arasında bir korelasyon bulunmadı. Ancak şizofreni hastalarının COVID nedeni ile yaşamlarını yitirme riski, akıl hastalığı olmayanlara oranla 2.7 kat daha yüksek bulundu. Bu da yaş faktöründen sonra gelen ikinci risk unsuru olarak kayıtlara geçti.
Peki, akıl hastalığı COVID’e bağlı ölüm rsiskini nasıl artırıyor? New York Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden psikiyatri profesörü Dr. Donald Goff , “Böyle bir sonucu bekliyorduk, ama yine de şaşırdık. Şizofreni hastalarının ömrü, ortalamadan 20 yıl daha kısadır. Çoğunluğu zatürree veya viral hastalıklar nedeniyle yaşamlarını yitirir” diyor.
Goff, şizofreni hastalarının yüksek risk grubunda yer almasını, hastalığın (şizofreni) veya şizofreni tedavisi için alınan ilaçların bağışıklık sistemini bozmasına bağlıyor. Daha önceki çalışmalarda da şizofreninin bağışıklık tepkilerini değiştirdiğine ilişkin bulgular alınmıştı.
Münih’teki Ludwig Maximilian Üniversitesi’nden psikiyatri profesörü Dr. Norbert Müller de şizofreninin bağışıklık sistemi ve sitokin adı verilen sinyal moleküllerinin aktivasyonu ile bağlantılı olabileceğine dikkat çekiyor. COVID-19 ölümlerinin yaygın bir nedeni de sitokin fırtınası olarak bilinen, bu sitokinlerin aşırı tepki vermesidir. Müller’e göre ayrıca şizofreninin bağışıklık tepkilerini yöneten ve düzenleyen genleri de etkiliyor olabileceğini söylüyor.
Reyhan Oksay
