Yemek pişirmenin faziletleri, beynimizde büyük sıçrama!

Editör ne diyor?

Hiç düşünür müydünüz, yemek pişirmeye başlamamız (ateşi bulmak) ile birlikte beynimizde büyük bir enerji akımı olacağını, yüksek protein ile nöronların yepyeni bağlantılar kurmaya başlayacağını ve bugünkü beyin yapımızın temelinin de böyle atılacağını? Büyük sıçrama! Tüm bunlar 1,5 milyon yıl önce oluyor.

Beyindeki nöronların (sinir hücreleri) sayısını kaba olarak 100 milyar olarak ifade ederiz. Hayır, yaklaşık tam sayı 86 milyar! Bunu nasıl saptadılar?

Bu hafta biraz daha temel bir konuyu kapağa taşıdık: Beyinlerimiz nasıl oldu da diğer canlılardan bu kadar farklılaştı, diğer canlıların beyinleriyle bizim beynimiz arasında gelişim süreci bakımından nasıl bir ayrışma oldu? Bu ayrışmayı ne tetikledi? Beynimizdeki yüz tanıma, karşındaki anlama, konuşma gibi özel yetenek bölgeleri nasıl ortaya çıktı?


Özel olarak beynin evrimsel gelişimi, başlı başına bir araştırma ve merak konusu. Kendini bu konuya adayan bir kadın bilimciye kulak veriyoruz.

“Beş Babayiğit ve Tekerleği yeniden icat etmek” neyimize!

Ali Akurgal, ülkemizin teknoloji üretimini en iyi anlayanlar en iyi yeteneklerimizden biri.  2018 Ocak ayında kapaktan duyurduğumuz önemli bir teknoloji geliştirmesiyle öne çıktı. Otomobil tekerleğini yeniden keşfeden, geliştiren donatan bu çalışmasının, otomobil sektörümüzde ilgiyle karşılanacağını umuyorduk. Akurgal “ilgilenmezler” dedi. O sıralarda “yerli ve milli” otomobil için start verilmişti.

Akurgal patentini aldı, şimdi tüm ülkelerde patentleniyor buluş. Ama bizim yerli ve millicilerden bir ses yok. Oradan buradan bir yerli oto mu yapacaklar?

Çağrı yapıyoruz: Akurgal’ın bu “tekerleği keşfi”ni inceleyen, eleştiren bir babayiğit niye çıkmıyor koskoca otomobil dünyamızdan?

Çıkın deyin ki, yaa bunda hiç yeni bir şey yok, dünyada var, kullanılıyor, biz Ali Akurgal’ı üzmemek için sesimizi çıkarmıyoruz

Hiç olmazsa bunu deyin ve ufacık bir ilginizi görelim! (Vallahi bizim bir patent ortaklığımız yok Akurgal ile!)

Bir kültür odağı

Ankara CUMOK önemli bir kültür etkinliği odağı. Her hafta 100 tane HBT dergiyi satın alıp gençlere, öğrencilere yayıyorlar. Sadece bu değil, kültür gezileri, konserler, müzik aletleri armağanlarıyla bir aydınlanma ocağı adeta... Röportajımızı merakla okuyacaksınız.

Yılmaz Akyıldız, kısa süre önce aramızdan göçen dünyaca ünlü, büyük matematikçi Sir Michael Francis Atiyah üzerine güzel bir yazı yazdı ve dedi ki “ölümsüzlük ancak matematikle mümkün”. Atiyah ülkemize de gelmiş, konuşmalar yapmış büyük bir deha... 160 yıldır çözülemeyen Riemann Hipotezi’ni çözdüm diye dünyayı salladı.

Doğan Kuban diyor ki “sanayileşmek için önce beyin gücünü örgütlemeli”. Ne kadar doğru ama politikalar böyle mi?

Sorunlar bir bütündür

Tınaz Titiz ve Bilgehan Gürlek, sorun çözme konusunda farklı alanlardan konulara yaklaşıyor. Tınaz Bey sorun çözme yöntemleri konusunda ustalaşmış bir düşünür, guru’dur. Bu yazısında birbirinden kopuk ve ayrı gibi görünen sorun alanları aslında bir bütündür, bütünün parçaları... Bilgehan Bey yerele eğiliyor, akıllı kentler ve kapitalizm ilişkisine bakıyor ve diyor ki “Bütünsel yaklaşım olmadan sorunlar çözülemez…” Tüm belediye başkanlarımızın dikkatine...

Cem Say’ın blok zinciri yazılarından dördüncüsünü, Mustafa Çetiner “dünyayı tehdit eden riskler”i,  Tanol Türkoğlu Black Mirror’dan yola çıkarak çok sonlu filmler dönemini, Onur Şişman gazetenin günümüze serüvenini ve vardığı “clickbait” noktasını, Seda Erenoğlu “göreve dayalı dil öğretimini yazdı. Hepsi ilginç.

Bu sayımızda çok önemli bir konuyu daha gündeme getiriyoruz: Hızla ilerleyen tek hücre devrimi! Ayrıca köpek davranışlarının ırklara göre değiştiğini bunun nedenlerini anlatan bir yazı da çok ilginç. Bilim ve Beslenme’de ise kinoa var.

Bu kadar değil tabii, size her hafta iki tam sayfa son araştırmalardan bir gündem sunuyoruz. Fırından yeni çıkmış. Tabii Teknoloji Vitrini’miz var, bulmacalarımız, ilginç sorularımız ve düzenli bir köşemiz: “Belleğim normal mi?”

HBT her hafta farklı bir dünya ve Türkiye gündemi ile karşınıza çıkıyor. Her hafta pırıl pırıl bir dergi sunmaya çalışıyoruz...

Gelecek Cuma’ya kadar sevgi ve dostlukla kalın.