Yeni çağın aşısı mRNA: Türkiye acil geniş kaynak aktarmalı ve merkez kurmalı

Editör ne diyor?

Cumhuriyet’imizin 100. yılında 100 ÇYDD bursiyerine dijital dergi abonelik desteği kampanyası

Bazı ÇYDD üye ve gönüllülerinden gelen öneri üzerine "Öğrencilere Hediye Dijital Dergi Aboneliği" kampanyası başlatmaya karar verdik. Dergimizi düzenli izlemenin; gençlerin eğitimine, bilimsel odaklı düşünmelerine önemli bir katkı olacağını düşünüyoruz. Bu yüzden siz okurlarımıza gençlere dijital abonelik hediye etme çağrısı yapıyoruz.

Bu gençlere hediye kampanyası kapsamında, 1 yıllık aboneliği 600 TL'ye indiriyoruz.


Çağdaş Yaşamlı öğrenci-gençlerin, düzenli HBT'yi izlemesine destek vermek isteyen okurlarımız [email protected] adresine "Çağdaşlı gençlere dijital abonelik desteği" açıklaması ile mesaj gönderip kaç öğrenciyi desteklemek istediklerini belirtebilirler. İlgi ve desteğinize şimdiden çok teşekkür ederiz.

Hesap no:

HBT Yayıncılık Ltd.Şti.
Alternatif Bank Şişli Şubesi
IBAN: TR42 0012 4000 0056 1729 3000 01

***

Yeni çağın aşısı mRNA: Türkiye acil geniş kaynak aktarmalı ve merkez kurmalı

Tıp Nobel Ödülü mRNA teknolojisini geliştiren bilimcilere verildi. Konu yaşamsal. Bu teknoloji sayesinde hızla yeni nesil aşılar üretildi ve yüzbinlerce insanın hayatı kurtarıldı. Nobel ödülünü fazlasıyla hak eden bir keşif. Bu keşif sayesinde sadece mRNA aşıları üretilmedi, aynı zamanda kanser aşıları gibi çok önemli yaygın hastalıkların tedavilerine de büyük bir kapı açıldı. Dahası, bu tür aşıların denemelerine bile başlandı. mRNA teknolojisi aşı üretimiyle sınırlı değil, bilimciler bu teknolojiyle yarının ilaçlarını da üretme peşinde.

Dolayısıyla konu çok önemli. Bu noktada Türkiye için hayati bir ders çıkarmalı. Pandemi bunu hepimize gösterdi. Pandemiye karşı aşılar için Çin ve Almanya’nın kapılarını aşındırdık ve yüzmilyonlarca lira/dolar ödedik. Kendi nitelikli beyinlerimiz burada iş bulamadıkları için yabancı ülkelere gidip bu teknolojilerin üretimine katkıda bulunurken, onları ülkede tutacak ileri araştırmalara para akıtmalıyız. Üstelik yeni tehlikeli virüsler de kapıda.

Peki bir dönem kendi aşısını üretirken dışa bağımlı hale gelen Türkiye yeni nesil mRNA aşılarını üretmeli mi? Üretebilecek mi? Konunun Türkiye’deki en yetkin isimlerinden birine, Prof. Dr. Mehmet Öztürk’e sorularımızı yönelttik.

Mehmet Öztürk pandemi ile birlikte ülkemizde 20 kadar aşı çalışmasını da sorduk. Bunlardan bazıları farelerde olumlu sonuçlar verirken, klinik deneme aşamasına bile geldi. Fakat yetersizliklerin gelişmelere engel olduğu görülüyor. Turkovac geleneksel aşısının üretiminin de yapılmadığına ilişkin duyumlar alıyoruz. Orhan Bursalı röportajı gerçekleştirirken, Kimya, Fizik ve Tıp Nobel ödüllerini de Reyhan Oksay derledi. Okuyunca göreceksiniz, üç Nobel ödülü de gerçekten çağ açıcı ve etkileri büyük araştırmalara verildi.

Yazarlarımızdan önemli makaleler

Avrupa Uygarlığı ve İslam başlıklı makalesinde Bilge yazarımız Doğan Kuban Avrupa Uygarlığı için diyor ki “Avrupa’yı bir din tanımlamıyor. Diller de tanımlamıyor. Bir dünya görüşü ve onun yarattığı politik örgütlenme, ekonomik yaşam ve bütün toplumların ortak olarak sahip çıktıkları felsefe, edebiyat ve sanat gelenekleri bu uygarlık başlığı altında toplanıyor”.

Ali Akurgal, ülkemizdeki biat kültürünü ele aldı. Diyor ki: Demek eğitim sistemimiz o denli köhneleşmiş ki, toplumun büyük çoğunluğunun kuruculuğunu kabul ettiği Atatürk’ü ona tuvalet kağıdı markası olarak anlatmış olmalılar…

Lale Akarun, Bilgisayarla görme tarihi yazı dizisinin bu bölümünde, konunun yeni bir aşamaya yükseldiğini yazıyor: Daha büyük veri, daha derin öğrenme, daha yüksek bilgisayar gücü…

Tanol Türkoğlu, Yapay zekâ fetva verirse ne olacak, diye soruyor: “İran’da araştırmacılar yapay zekanın ilginç bir kullanım alanından bahsetmeye başladı. Haftalar alan fetva verme süreci yapay zekanın yardımıyla saatler düzeyine indirilebilirmiş. Bin beş yüz senedir sorulan sorular artık daha mı hızlı yanıtlanacak?”

Oktay Kaynak, dergimizde yayımlanan yazılarında Göbeklitepe’nin bir tapınak merkezi olmadığını, sütunların ölülerini yedirdikleri sessiz kuleler olduğunu yazmıştı. Hemen yakınındaki kazı alanında bulunan akbaba figürünün bu görüşünü doğruladığı kanaatinde: Karahantepe’nin gizli dili: Akbaba heykeli ne anlatıyor?

Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi önemli bir ziyaretçisini ağırlamaya hazırlanıyor. İlkim Atılgan, Dünya Bilim ve Sanat Akademisi’nden Prof. Dr. Dr. Stefan Brunnhuber Türkiye’ye geleceğini duyururken, bu akademinin amacı ve niteliklerini de yazdı.

Kültür Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mehmet Toran’ın yazısı Okul öncesi eğitimi hakkında.. Kültür Üniversitesi rektörlüğüne Prof. Dr. Fadime Üney Yüksektepe atandı, başarılar diliyoruz.

L’Oreal 2023’de desteklediği genç bilim kadınlarını açıkladı. Keza Nejat Ezcacıbaşı Tıp ödülleri de açıklandı. Sayfalarımızda.

Gelecekten haber vermek

Orhan Tüleylioğlu’nun yazısı ilginç bir bilim ve aydınlanma tarihinden sayfa aralıyor: Üç filozof, Thomas More, Bacon ve Campanella ütopyalarını, Orta Çağ ve Yeniçağ'ın kesişim noktası olan Rönesans döneminde kaleme aldılar. İdeal toplumsal düzeni tasarladılar, toplumları sefalete sürükleyen nedenleri ortaya koydular, çözüm yollarını gösterdiler; kör inançlarla savaştılar. Sosyal adaleti, bilimi savundular; düşünceleriyle toplumun tabularına ve önyargılarına meydan okudular. Gelecekteki büyük buluşlardan haber verdiler…

Yeni bir araştırma 80-90’lı yaşlarda beyin sağlığının sırrının egzersizlerde yattığını gösteriyor. Aerobik ile güç artırıcı beden alıştırmaların birlikte uygulanması 80’li ve 90’lı yaşlarda beyin sağlığı açısından olağanüstü bir etki yaratabiliyor.

Bu hafta yüksek teknoloji alanında neler oldu? Daha ucuz tatlı su üretilmesini formülü bulundu. Ahtapot usulü yanaktan alınan diyabet ilaçları...

Hayvanlar Dünyası'nda yaban atlarının kurdukları toplumsal ilişkileri okuyacaksınız.

Bugüne kadar yaklaşık 117 milyar insan yaşadı, Bilgi Küpü’nde. Suya girdiğimizde el ve ayaklarımız niçin buruş buruş olur? Mercan Bursalı’nın hazırladığı Meraklı Çocuk’ta. Meraklı Büyükler köşesi ile Bilim ve Beslenme bu hafta birleşti: Bir mikrobiyoloğun asla yemem dediği besinler neler? Öte yandan Nilgün Özbaşaran Dede’nin Araştırma Gündemi’nde son gelişmelerden seçmeler var.

***

Her hafta sizlere çok özel bir dergi sunmaya çalışıyoruz. Teşekkür ederiz okuduğunuz için. Ama dergi satışını ve okurların sayısını artırmak zorundayız. Maliyet artışlarıyla baş edemiyoruz, özellikle baskı ücreti belimizi büküyor. Dengeyi tutturmanın bir çabası olarak, fiyatı şimdilik 30 TL’ye çıkarmak zorunda kaldık. Bir simitin 10 TL olduğunu anımsarsak, arkadaşlarımızın büyük bir özveriyle çalıştığı HBT için bu minik fiyat artışını anlayışla karşılayacağınızı biliyoruz.

Bizde kalın, destek verin, bilimi atlamayın, sevgiyle ve sağlıkla kalın.