Psikologlara göre yüzücüleri birkaç santim öne geçiren sırlar ile günlük hayatta başarı sağlayan sırlar aynı. Olimpiyat sporcuları elbette ki çok üstün yeteneklere sahip, ancak madalya sahipleri ile madalya alamayanları ayıran temel neden psikolojilerinde yatıyor.
Spor psikoloğu Daniel Gould (Michigan Devlet Üniversitesi), Olimpiyat oyunlarında başarıya ulaştıran bazı özellik ve alışkanlıkları, sporcu olmayan ama başarılı olmak isteyen insanların da edinebileceğini ve uygulayabileceğini düşünüyor.
Sınırları bilmek: Olimpiyat sporcularının güçlü bir çalışma disiplinine sahip olduğu bilinir. Çocukluktan itibaren madalya kazanmaya odaklanarak çalışırlar. Ancak bazen çok çalışmak ve yarattığı gerginlik ters tepebilir. Çoğu sporcu, aşırı çalışmak nedeniyle başarısızlığa uğramıştır. Buna, sakatlanmaya ve koordinasyon eksikliğine yol açan bir çeşit sürantrenman da denilebilir. Oysa dinlenmek, hazırlığın öncelikli bir parçası olarak görülmeli ve yeri geldiğinde uygulanmalıdır.
İyimserlik: Popüler psikolojinin en gözde konularında biri olan iyimserlik sadece Olimpiyat'ta değil, günlük hayatta da başarı getirir. Aslında iyimserlik dünyayı toz pembe görmek demek değil, olaylara kötümser yaklaşan insanlara göre daha gerçekçi davranmaktır. İyimser insanlar, kötümserlere göre sorun çözmekte daha beceriklidir. Çünkü kötümserler boşa kürek çekildiğini düşünür.
Öz farkındalık: İyimserliğin de öz farkındalık ile dengelenmesi gerekir. Kendimize dair şüpheler, bizi dürüst olmaya teşvik eder ve büyük hatalardan korur. Mesela aşırı çalışmak, konsantrasyon kaybı yaşamak ve tükenmişlik gibi yaygın tuzaklara düşmemizi önler. Ayrıca egoyu kontrol altında tutmaya yarar. Hiç kimsenin hata yapmayacak kadar büyük olmadığını hatırlatır.
Motivasyon: Psikologlar motivasyonu ikiye ayırır: İç motivasyon ve dış motivasyon. Genel olarak içten gelen motivasyonun başarıya ulaşmada daha etkili olduğu görülmüştür. Dışarıdan gelen teşvikler bazen iç motivasyonu baskılar. Mesela, hobilerimiz için para ödenmeye başlandığında, bunlar işimiz olur ve ilgimizi kaybederiz. Aynı şekilde bazı kitapları sırf okumak için belirlersek okuma şevkimiz kaçabilir. Olimpiyat oyunlarındaki ödül de çok büyük olduğu için sporcular üzerinde baskı yaratabilir ve ilgilerini dağıtabilir. Gould bu zor durumu şöyle yorumluyor: “Masanın üzerine 1 milyon dolar koyacağım ve senin olacak. Ama onu düşünmemen lazım!”
Sağlıklı mükemmeliyetçilik: Psikologlar bunu da ikiye ayırır: Uyumlu ve uyumsuz mükemmeliyetçilik. Uyumlusu başarıya ulaştırır ama uyumsuzu ciddi bir engeldir. Uyumlu mükemmeliyetçiler genelde vicdanlıdır, kendileri ve diğerleri için yüksek ölçütler isterler. İyi planlama ve organizasyon yaparlar. Böylece beklenmeyen durumlarla kolayca başa çıkabilirler. Uyumsuz mükemmeliyetçiler ise kontrol etmeye önem verir. Geçmişte olmuş ve gelecekte olabilecek hataları düşünmeden edemez, kendileri ve diğerleri hakkında yersiz düşüncelere kapılırlar. Beklenmeyen durumlarla baş edecek esnekliği gösteremezler.
Dikkat dağıtan şeylerle mücadele: Medya ve ailenin baskısıyla bol miktarda promosyona boğulan sporcu, bu ürünlerle daha çok motive olması beklenirken tam tersi olabilir. Kararlılık ve daha da önemlisi dikkat dağıtan şeylerle nasıl mücadele edileceğini bilmek oyunlardaki başarının anahtarını oluşturur. Benzer yöntemler günlük hayatta önemli hedeflerimize ulaşırken de bize yardım edecektir.
Rutin: Bir rutin oluşturmak ve karmaşanın ortasında bile bu rutine sıkıca bağlı kalmak, uzun dönemde başarıyı sağlayabilir. Birçok madalya sahibi, yarışma boyunca otomatiğe bağlamış gibi hareket ettiğini söyler. Rutin, sporcuya yapması gerekenleri hatırlatır ve en iyi performansını sergilemesini sağlar. Hareketin devamlılığı ve alışkanlık haline gelmesi önemlidir. Rutinler takımlara göre ve kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Kimisi yarışmadan önce meditasyon yaparken, kimisi de şakalaşır veya sosyalleşir. Gould, yarışma sırasında birçok değişkenle karşılaşılabildiğini ve bu nedenle rutinin sporcular için bir sığınak olduğunu söylüyor.
Kaynak: https://www.livescience.com/20601-olympic-athletes-success-psychology.html