Düzce’de Büyük İskender’in ilk kez aslan yeleli heykeli bulundu

Öne Çıkanlar Toplum
Düzce’de Büyük İskender’in ilk kez aslan yeleli heykeli bulundu

Keşif, antik hükümdarın ölümünden yüzlerce yıl sonra ne kadar popüler olduğunu gösteriyor.

Mermer heykelin başı geçen ay, Düzce kenti yakınlarındaki Konuralp'te, 2. yüzyıldan kalma bir tiyatronun kalıntıları arasında bulundu. (Görsel: Düzce Belediyesi)

Düzce Belediyesi’nin destekleri ile 4 yıldır süren Konuralp Antik Kent kazı alanında arkeologlar tarafından tiyatronun üst kısmında bulunan ve Makedonya Kralı Büyük İskender’e ait olduğu belirlenen portre başı bulundu ve Konuralp Müzesi’ne teslim edildi. İlk kez Büyük İskender’in bukleli, veya aslan yeleli bir büstü ele geçirilmiş oldu.


Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’nün iş gücü ve ekipman anlamında desteklediği Konuralp Antik Kenti’ndeki kazılarda önemli tarihi bulgular elde edilmeye devam ediyor. Düzce Belediyesi arkeologları yıl boyunca kesintisiz süren kazılar kapsamında antik tiyatronun büyük bölümü gün yüzüne çıkarılırken üst kısımda yürütülen kazılarda daha önce bulunan Apollon heykelinin başı ve Medusa başı gibi tarihi kalıntıların benzerine rastlandı.

Uzmanlar, İskender dedi

Konuralp Antik Tiyatro kazı alanında yapılan kazılarda tiyatro alanının üst kısmında toprak içinde bulunan büst Konuralp Müzesi’ne teslim edildi. Tarih uzmanları ile Kazılar ve Araştırmalar Dairesi Başkanlığı’nın istişaresi sonucunda büstün Makedonya Kralı Büyük İskender’e ait olduğu belirlendi.

Büyük İskender tasvirleri ile birebir aynı 

Konuralp Müzesi’nden yapılan açıklamada “Prusias Ad Hypium Antik Tiyatro kazısı sırasında ortaya çıkarılan M.S. 2. y.y. olarak tarihlenen 23 cm (baştan-boyna kadar) ölçülerinde İskender başı heykeli, mermerden yapılmış, derin ve yukarı doğru bakan gözlere sahip, göz bebeğinde matkap izleri, dişlerini pek ortaya çıkarmayan hafif açık ağzı ile tasvir edilmiş. İki yana atılmış boyna kadar uzun kıvırcık saç modeli ve alnının ortasında arkaya ve yanlara doğru ayrılan iki tutam saçı (Anastoli) bir aslanın yelesi gibidir. Bu tasvir Büyük İskender'e özgü bir saç tipidir” dendi.

Uzmanlar, Türkiye'de ortaya çıkarılan Büyük İskender'in mermer heykelinin başının, antik hükümdarın ölümünden yüzlerce yıl sonra da devam eden popülaritesini gösterdiğini söylüyor. Büyük İskender M.Ö. 323'te öldüğüne göre heykel ölümünden 400 yıl sonra yapılmış olabilir.

İskender, Fırat Nehri kıyısındaki Babil'de 32 yaşında zamansız ölümünden çok sonra bile antik dünyada popüler bir figürdü; tarihçi Paul Cartledge, Cambridge Üniversitesi'nde profesör ve Büyük İskender: Yeni Geçmişin Avı kitabının yazarı heykel konusunda şu açıklamayı yaptı

“İskender'in kalıcı popülaritesinin bir nedeni, haleflerinin onu taklit etmeyi umdukları ideal bir hükümdar olarak görmeleriydi. Onun tahtı ve dolayısıyla imparatorluğu için yarışanlar onun adını kullandı, heykel müthiş" dedi.

Makedon kralı

Uzmanlar, mermer kafanın, aslan yelesi gibi görünen saç modeli ve yukarı bakan gözler de dahil olmak üzere Büyük İskender heykelinden pek çok farklı özelliğe sahip olduğunu söylüyor.

İskender, antik dünyanın en ünlü hükümdarlarından biriydi. M.Ö. 356'da doğdu ve 336'da Yunanistan'ın kuzeyindeki bir bölge olan Makedonya'nın kralı oldu. Babası Makedon Kralı II. Philip, Yunanistan'ı kendi yönetimi altında birleştirmeyi çoktan başarmıştı.

İskender, Yunanistan'da doğmamış olmasına rağmen Yunan kültürüne hayrandı ve güneye ve doğuya doğru askeri fetih seferine başlarken bu kültürü yaydı; bu seferinde M.Ö. 334 ile M.Ö. 331 yılları arasında güçlü Pers İmparatorluğu'nu mağlup etti.

İskender'in imparatorluğu en parlak döneminde Yunanistan ve Mısır'dan Baktriya'ya, kabaca şimdiki Afganistan'a, oradan da şimdiki Pakistan'daki Pencap'a kadar uzanıyordu. Ancak ordusu daha ileri gitmeyi reddetti ve İskender Babil'e geri döndü; burada birkaç yıl sonra öldü; muhtemelen bir hastalıktan, ama muhtemelen çok fazla içki içmekten ya da zehirlendiğinden dolayı öldü.

Romalılar, yeni heykelin bulunduğu bölgedeki Bithynia krallığı da dahil olmak üzere antik dünyanın çoğunu fetheden Büyük İskender'i ideal bir hükümdar olarak görüyordu.

İskender'in geçmiş hükümdarların çoğunun yaptığı gibi sakal bırakmak yerine yüzünü tıraş etme alışkanlığının Roma imparatorlarını etkilediği ve Romalıları da tıraş olmaya yönelttiği belirtiliyor. İskender, sakalsız tasvir edilen Yunan tanrısı Apollon gibi görünmek istediği için bu alışkanlığı edinmiş.