Bir sonraki salgını nasıl önleyebiliriz?

Koronavirus Öne Çıkanlar

Bu sorunun yanıtı politikaları belirlerken türler, ekosistemler ve insan toplumu arasındaki karmaşık bağlantıları dikkate almakta yatıyor. Yok edilen Habitat koronavirüsün ortaya çıkması için mükemmel koşulları oluşturuyor. COVID-19 kitlesel saldırıların başlangıcı olabilir.

Tüm dünyada resmi verilere göre koronavirüs kapan insan sayısı yarım milyonu geçti. Tabii bunlar yapılan testlerin sonuçları. Test yapılamayan vakalar, test kiti çok yetersiz olan ülkeler ile birlikte sayı belli ki çok daha fazla. Ve salgın hızla yayılışını sürdürüyor. Bilim insanları COVIR-19’un gripten 20 kat daha öldürücü olduğunu söylüyorlar.

Hasar büyük, acılar büyük.. Ülkelerin aldıkları önlemler  doğrultusunda bir şekilde sona erecek kabus. Ama dikkat. Dünya her an yeni bir virüs salgını ile karşı karşıya kalma riski içinde ve koranavirüs ülkelerin sağlık sistemlerinin de politikalarının da ne kadar kırılgan olduğunu gösterdi. O zaman şimdiden bu soruyu sormakta yarar var: Bir sonraki salgını nasıl önleyebiliriz?


Bu sorunun yanıtı politikaları belirlerken türler, ekosistemler ve insan toplumu arasındaki karmaşık bağlantıları dikkate almakta yatıyor.

Gezegendeki tüm canlıların sağlığı  ve refahı birbirine bağlı. Ve bu insanın faaliyetlerinden derinden etkileniyor. COVID-19 salgını bize göz ardı edilemeyecek bu temel gerçeği hatırlattı. Bu önemli bir denge. Ve çok disiplinli bir yaklaşıma acilen ihtiyacımız var.

COVID-19'a neden olan yeni koronavirüs SARS-CoV-2 gibi koronavirüsler nadir değil. İnsanlar ve hayvanlar, doğal olarak bu virüsler de dahil olmak üzere çok sayıda patojeni vücutlarında barındırırlar, onlarla yaşarlar. Kimi virüsler taşıyıcılarında hastalığa ve muhtemelen ölüme yol açabilirler. Ancak zararsız da olabilirler, böyle durumlarda insanlar veya hayvanlar bu virüslerin “rezervuar konakçıları” haline gelirler.

Dünya Sağlık Örgütü insanları enfekte eden tüm virüslerin yüzde 60'ının hayvanlardan geldiğini tahmin ediyor. Bu fenomene “zoonoz” deniyor. DSÖ, son on yıldaki yeni bulaşıcı hastalıkların yüzde 75'inin zoonotik kaynaklı olduğunu bildirdi.

O zaman şu soruyu soralım: Bir sonra ortaya çıkacak  virüsün bulaşmasını önlemek için ne yapabiliriz?

Bunun yanıtı yaban hayatı ile aramızda olan ilişkide ve mesafede yatıyor. Ormansızlaştırma, tarım alanlarının genişletilmesi, arazi kullanımındaki değişiklikler, daha önce el değmemiş bölgelerde başlayan ticari faaliyetler, bunların hepsi virüslerin normal dolaşımını değiştiriyor. Onların genetik yapısını, çeşitliliğini ve davranışlarını değiştiriyor ve belirliyor. Ve tüm bu değişimler, virüs taşıyan hayvanlar ve insanlar arasındaki temas oranlarını arttırıyor.

Örneğin Afrika domuz vebası bugün Asya genelinde domuz üretimini derinden etkiliyor, Avrupa ve Kuzey Amerika'daki çiftlikleri tehdit ediyor.

Günümüzde hala dünyanın çok büyük bir bölümünde halen hayvancılık ve hayvan ürünleri ticaretinde küresel sağlık standartlarını uygulanmıyor. Vahşi kapitalizmin büyük ölçekli kentsel tüketimi sınır  tanımıyor. Her yerde insanlar risk altında.

Aslında yakın zamanda bununla ilgili bir girişim başlatıldı. Ekim 2019'da, salgının Çin'de ortaya çıkmasından haftalar önce, Yaban Hayatı Koruma Derneği ve Alman hükümeti küresel sağlığı güçlendirmek için önemli bir  eylem planı önerdi: “Bir Gezegen, Bir Sağlık, Bir Gelecek” Berlin Prensipleri olarak tanımlanan bu planda sağlıklı toplumlar oluşturmak için yapılması gerekenler saptandı.

Bir gezegen, bir sağlık, bir gelecek

Berlin İlkeleri adı altında liderlere, hükümetlere, sivil topluma, bilim ve iş dünyasına, yatırımcılara yapılan açık çağrı özetle şöyle:

-İnsan, yaban hayatı, evcil hayvanlar,  bitkiler ve tüm doğa arasındaki temel sağlık bağlantılarını korumak; ve koruma ve korumayı sağlamak ekosistemlerle iç içe geçmiş biyoçeşitliliğin, gezegenimizdeki yaşam, sağlık ve esenliğin kritik temel altyapısını oluşturur.

- Bunun için insan ve hayvan sağlığını çevre sağlığıyla bütünleştiren güçlü kurumlar geliştirmek; bilim temelli bilginin politika ve uygulamaya çevrilmesi için  yatırım yapmak zorundayız

- İnsan, hayvan ve çevre sağlığı için yeni ciddi tehditler yaratan ve mevcut zorlukları arttıran mevcut iklim kriziyle mücadele etmek için harekete geçmeliyiz.

- Kara, hava, deniz ve tatlı su kullanımımızdaki politikalarımızın

bu ekosistemi doğrudan etkilediğini ve ekosistemlerdeki değişikliklerin bulaşıcı ve bulaşıcı olmayan hastalıkların ortaya çıkmasını tetiklediğin bilmeli ve önlemler almalıyız.

- Bulaşıcı ve bulaşıcı olmayan hastalık tehditleri için çözümler geliştirirken biyoçeşitliliği koruma perspektiflerini göz önünde bulundurmalıyız.

- Küresel bağlamda hayvancılık, bitki ve ekosistem altyapısının korunması için uluslararası fonlama mekanizmalarına yatırımın artırılması sağlanmalı.

- Hükümetler arası koordinasyonunu geliştirmek için sektörler arası ve disiplinler arası bir ağ kurulması.

- Okullarda, topluluklarda ve üniversitelerde çocuklar ve yetişkinler arasında küresel vatandaşlık ve bütünsel l sağlık yaklaşımları konusunda eğitim ve farkındalık yaratmaya yatırım yapılmalı. İnsan sağlığının nihayetinde ekosistem bütünlüğüne ve sağlıklı bir gezegene bağlı olduğunun kabulünü artırmak için politika geliştirilmeli.

Özlem Yüzak

Kaynaklar

https://blogs.scientificamerican.com/observations/how-do-we-prevent-the-next-outbreak/

https://www.wcs.org/one-planet-one-health-one-future