Eğitimdeki dönüşüm sürecinin üniversite sınavına etkisi

Can Gürses
Eğitimdeki dönüşüm sürecinin üniversite sınavına etkisi

Üniversite sınavına gireli 19 yıl olmuş!.. O zamanlar ÖSS ve ÖYS isminde iki sınav şeklinde yapılan sistem defalarca değişikliğe uğrayıp yine eski formatına bu sefer YGS ve LYS isimleriyle dönmüş görünüyor.

Şimdiki LYS’ye karşılık gelen ÖYS’ye girdiğim zamanı hatırlıyorum… Sınavın başlamasından yarım saat sonra dışarıdan, o zamanlar öğrencilerin dikkatini dağıtsın diye “şaka amaçlı” kasten okul kenarlarına bırakılan teyplerden gelen bangır bangır bir müzik sesi… Biri o teybi bulup susturana kadar dağılan konsantrasyon; tam rahatladık derken sınavın ortasında kimlik kontrolü yapan gözetmen… Sınıftan sinirinden ağlayarak çıkanlar bile hatırlıyorum o gün…

Yıllarca üniversite eğitimi alabilmek için çalışan 2 milyon civarı genç aileleri ile beraber bir Pazar günü 3 saatlik bir sınav için toplanıyor… Nedendir bilinmez tek şans veriliyor… ve kiminin başına az önce anlattığım tarz ve benzeri talihsizlikler geldiğinde şans deyip geçiyoruz.


Peki bu kadar zaman çalıştırıp, gençliklerini aldığımız ve tek şans verdiğimiz insanlara, 160 soru hazırlamak için önünde koskoca 1 yıl olan bir kurumun 2 sorusunun iptal edilmesini, 1 sorusunun cevabının hatalı ve 6-7 sorusunun da şüpheli olmasını nasıl açıklayacağız!

Bir öğrencinin, özellikle de başarılı öğrencilerin bu hatalı soruları sınav esnasında fark edip kaybettiği zamanı nasıl geri vereceğiz?!

Öğrenciler hata yaptığında doğruları bile silinirken, ÖSYM hata yaptığında bunun yaptırımını soran neden kimse yok?!

Örneğin Milli Eğitim Bakanı çıkıp neden bu kadar hayati bir konuda tüm sorumluluğu üstlenen ÖSYM’yi uyarmıyor ve daha ciddi olmaya davet etmiyor?

ÖSYM sonunda çareyi, iptal edilen soruları, ilgili sınav kitapçığında bir soru bile işaretlemiş herkes için doğru kabul etmekte buldu. Yani matematik kitapçığında 40 sorunun herhangi bir tanesini işaretleyip geçmiş bir öğrencinin cevap anahtarında bile bu soru doğru kabul edildi.

Ancak bu hemen herkese “+1 doğru” faktörüne rağmen ne Matematik’te ne de Fen’deki başarı oranında zerre değişim olmadı… Bu yıl ki başarının en bariz sebebi Türkçe soruları. Bir önceki yıla göre mucize bir başarı artışı gösteren adayların Türkçe sorularındaki ortalaması 19/40! yani neredeyse %50… 2015’te bu oran %38.

İşin özeti, hem öğrencilerin hem de eğitimcilerin kolay olduğunda hemfikir olduğu bir sınav; buna rağmen hatalar yapan bir kurum ve sanal olarak artan bir başarı grafiği mevcut (Bu yıl öğrencilerin %77’si barajı geçti! Mucizevi bir artış…)

Bakandan gelen açıklama

Kafam tüm bunlarla meşgulken, zihnimin berraklaşmasını sağlayan bir açıklama konunun tam da muhatabından Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’dan geldi:

“Ben de sonuçları görünce doğrusu sevindim. Çünkü dershanelerin dönüştürülmesi sürecinden sonra bunlarla ilgili sıkıntılar olabileceğine dair spekülasyonlar yapılıyordu. İşte gördük, dershanelerin dönüşüm sürecinden sonra da üniversite giriş sınavlarında çok anlamlı, ha yeterli mi değil ama anlamlı yükselişler gözlüyoruz."

Hemen belirtmeliyim ki daha bir yıllık istatistikten anlamlı bir gözlem yapmak oldukça zordur ancak işin bilimsel analizi bir tarafa olayın gerisinde sanki daha başka kaygılar mevcut:

Öncelikle ya bu durumun tersi olsaydı diye düşünelim… Ya sınav bu kadar kolay olmasaydı da öğrenciler önceki yıllara göre daha az başarılı olsaydı. Büyük bir kesim tam da bakanın belirttiği gibi öğrencilerin aslında anlaşılabilir başarısızlığını dershane dönüşüm sürecindeki belirsizliğe bağlayacaktı.

İşte o zaman insan düşünmeden edemiyor; sırf bu olası tepkilerden korunmak için miydi bu yılki sınavın kolaylığı diye.

Durum gerçekten böyle ise, sadece bu yıl değil bu dönüşüm süreci tamamlanana dek öğrenciler yaşadı demektir!.

[email protected] / can gurses ‏‪@canitti


Can Gürses

ODTÜ Fizik&Matematik bölümlerinden mezun. Yüksek lisansını UPenn, Princeton ve UC Davis üniversitelerinde fizik alanında yaptı. Ar-Ge ve E-Öğrenme Uzmanı / Danışmanlığı yapıyor. "Sınav Uzmanı" adlı girişimin kurucusu ve sahibi. Satranç, bilim ve matematik ile ilgileniyor.