93. yılda İnsani Gelişmişlik ve sorunlarımızı aşmanın yolu

Editör ne diyor?

Cumhuriyet’in 93. yılında nasıl bir ülkede yaşıyoruz? Şüphesiz bu soru çok yönlü yanıtları gerekli kılar. Siyasi görünüm dâhil... Ancak HBT doğrudan siyasetin içine giren bir dergi değil. Başka bir seçenek sunuyor. Aklı, bilimi, doğruyu, iyiyi, güzeli arıyor... Yerküreyi, insanı sevecek bir toplumsal mutluluk arayışı. Dogmalardan uzak, saplantılardan mümkün olduğunca arınmış…

Bu bakımdan günlük siyasetin köpüğünden yola çıkarak 93 yılı değerlendirmekten çok, UNDP, yani Birleşmiş Milletler’in Gelişme Programı’nın her yıl ölçtüğü İnsanı Gelişmişlik göstergelerine bakmayı tercih ettik. En sonunda, evet her ölçümde hatalı kıyaslamaların olduğunu kabul etmekle beraber, nesnel sonuçlar sunuyor bize bu göstergeler.

Bayram Ali Eşiyok, kapsamlı ve karşılaştırmalı bir fotoğraf derleyip sunuyor. Şüphesiz bu fotoğrafın çok eksik olduğunu biliyoruz: kültür, demokrasi, hukuk… Bu fotoğrafta öncelikle sağlık, eğitim ve ekonomik durumu görüyoruz. Durum pek iç açıcı değil. Bu saptamayı yaparken, insani gelişmişlik düzeyinde yıllardır sabit kalan, hatta son üç yıl içinde gerileyen bir fotoğraftan memnun olmamız mümkün değil. Kıyaslamalı bir dünyada yaşadığımızı hiçbir zaman unutmayalım.


Neden 69. sıradan 72. sıraya geriliyoruz? Üzerinde düşünmemiz gereken temel soru budur. Şüphesiz Cumhuriyet’in 93. yılında meselemiz salt sağlık, eğitim ve yerinde sayan bir ekonomi değil. Derin yönetim, gelecek, toplum olma, demokrasi-hukuk gibi sorunlarımız olduğu gerçek. Bir iç savaş görüntüsünü de buna ekleyelim.

93 yılda Cumhuriyet’imizi taçlandırabilmiş değiliz. Sorunlarımızı, geleceği akılcı tartışarak aşabiliriz. Ama ülkemizin gelecek perspektifini tartışabildiğimiz hiç söylenemez. Çok yönlü bir açmaz içindeyiz. Bu durumdan nasıl çıkacağız ve gökyüzüne berrak bakabilecek miyiz?

Akıl şöyle diyor:

Ülkenin ve milletin nicelik ve niteliksel büyüklüğü ve geleceği, tek tek her kişiden, tek tek tüm kurumlardan ve tek tek tüm siyasi partilerin varlığından kıyaslanamayacak kadar büyüktür!

Bunu kabul ettiğimiz ve üzerinde birleştiğimiz anda, bu ülke sorunlarını aşar; bilime sarılalım, bilimsel düşünce ışığında hareket edebildiğimiz ölçüde bu ülkeye ve millete sonsuz hizmetin de yolu aşılabilir…

Aksi takdirde umudu yeşertemeyiz!

HBT umudu yeşertmenin adıdır.

HBT’de çok zengin bir içerik bulacaksınız. Şüphesiz başta Doğan Kuban ve Bozkurt Güvenç hocaların damıttıkları, zihinleri berraklaştırır niteliktedir… Mehmet Emin Özel, uzay madenciliğinde Türkiye’nin rolü olabilir mi sorusunu araştırıyor… Tanol Türkoğlu çocukluğumuzun sokak oyunlarını dijital kuşaklara devirebilecek miyiz diye soruyor.

Aysın Turpoğlu Çelik, 20.yüzyılın en büyük önderi Mustafa Kemal Atatürk’ü inceliyor: Atatürk neden diktatör sayılamaz? Müfit Akyos çok önemli bir konuyu gündeme getiriyor: Dünya entelektüel birikimiyle ilişkilerimiz zayıflıyor; neden dersiniz?

Tabii ki dünya biliminden haberlerimizi özenerek seçtik. Mesela: Gen makası ile hangi önemli kan hastalığının tedavisinin yolu açıldı? Kafein öldürür mü? Ve çağdaş insanın bilimsel beslenme rehberi niteliğindeki sayfamızı asla atlamayın: Yeterince protein alamazsak?

Her zaman dediğimiz gibi: HBT geleceği inşa ediyor. Büyüdükçe Türkiye insanıyla zenginleşecektir. Şüphemiz var mı?

Gelecek Cuma'ya dek sevgiyle kalın.

Cumhuriyet Bayramı hepimize kutlu olsun!

frigvadisi

Frig Vadisi, Yazılıkaya'dan. Okurlarımıza teşekkür ederiz.