Hangi inovasyon? Sosyal? Tutumlu? Kapsayıcı?

Teknoyaşam Toplum
Hangi inovasyon? Sosyal? Tutumlu? Kapsayıcı?

Salt kaynakların aşırı tüketimine dayalı, sınırsız büyümeyi hedefleyen ve rekabet gücünü artırıcı inovasyonun fırsat maliyeti (doğal kaynakların tükenmesi, negatif çevresel etkiler, insanın yaşam kalitesinin olumsuz etkilenmesi vb.) oldukça yüksek olabilir.

Son günlerde kendinden oldukça sık söz edilen “Sanayi 4.0” devriminin sacayaklarından biri de inovasyon (yenilikçilik). Sanayi 4.0 diye anılan sayısal dönüşüm ve teknolojik gelişimlerin ana hedefi işletme ve firmaların dolayısıyla sanayiin rekabet gücünü artırmak şeklinde özetlenmekte. Böyle olunca, odaklanılan konuların başında “maliyetleri düşürmek ve verimliliği artırmak” gelmekte. İnovasyon da bundan kendine düşen payı almakta: yeniliklerin firmaların karlarını artırıcı ve ekonomik sonuçların önde olduğu alanlarda yoğunlaşması beklenmekte.

İnovasyonun amacı acaba salt ekonomik yarar elde etmek mi olmalıdır? Yoksa ticari çıkarlardan başka, toplumsal, kültürel ve çevresel amaçlar güdülebilir mi? Süregelen değişik inovasyon türleri bu alanda farklı yaklaşımların olduğunu göstermektedir: Sürdürülebilir (sustainable) inovasyon, eko-inovasyon, sosyal inovasyon, sorumlu inovasyon, kapsayıcı (inclusive) inovasyon, yalın inovasyon, tutumlu inovasyon vb.


Bunlar arasında, tutumlu (frugal) inovasyon ve yalın (lean) inovasyon türleri farklı bakış açıları ile göze çarpmakta:

  • Tutumlu inovasyon: özellikle yeni gelişmekte olan Asya ve Latin Amerika ekonomilerinde (1) ortaya çıkmış, temelde sınırlı kaynaklara sahip olan sanayii ve pazarlarda maliyetleri düşürücü ve geniş tüketici kitlelerine erişebilen yenilikleri amaçlamaktadır. Daha az kaynak harcaması ile daha fazla çıktı elde etmeyi hedefleyen tutumlu yenilikçiliğin başlıca özellikleri arasında: temel gereksinimlere odaklanma, basitlik, kolay kullanılabilirlik, geniş tüketici kitlelerinin karşılayabileceği maliyetler ve yerel kaynakların kullanımı sayılabilir. Tutumlu inovasyon gelişmekte olan pazarlarda ortaya çıkmış olmakla birlikte gelişmiş ülkelere aktarılabilmesinin yolları üzerinde çalışmalar yapılmaktadır.Yerel paydaşların sürece katılımına karşın tutumlu inovasyonun çok uluslu ve büyük firmaların karlarını ve rekabet gücünü arttırarak yerel kurumların güçlenmesi yerine denetimi kendi ellerinde tutması gibi bir sonucu olabileceği gözardı edilmemelidir. Yeni pazarlarla birlikte artan üretim ve tüketime koşut olarak toplam kaynak harcamalarının ve atık miktarlarının büyüyerek bir takım olumsuz ekolojik ve toplumsal etkiler oluşturabileceği de yenilikçi çevrelerde tartışılan bir konudur. “Tutumlu inovasyon yapabileceği bu tür etkiler nedeniyle uygulamada eşitsizliği ve sömürüyü arttıracak mı ? yoksa toplumsal adalet ve kapsayıcılığı iyileştirecek mi ?” sorusu tartışma gündemindedir (2).
  • Yalın inovasyon: Bilginin verimli bir biçimde yaratıcı süreçlere ve çıktılara dönüştürülmesi olan Yalın İnovasyon hem yenilikçi hem verimli olmayı sağlayan bir yaklaşımdır (3).

Aynı miktarlardaki çıktıların daha az girdi ve kaynak ile üretilebilmesinin yollarını içeren yalın inovasyon insan odaklı “yalın yaklaşım”ın yenilikçiliğe uyarlanmasıdır. Sanayii 4.0’te ortaya atılan yoğun robot kullanımının aksine dünya otomotiv devi Toyota’nın robotların yerine daha fazla insan kullanılması ile ilgili son kararı ‘insan’ı öne çıkarmaktadır (4).

Hem yalın inovasyonda hem tutumlu inovasyonda gereksiz teknoloji yatırımlarından kaçınarak var olan teknolojinin uyarlanabilmesi, insana yatırım, daha az kaynak tüketimi ve çevresel sürdürülebilirlik vurgulanmaktadır.

Hangi inovasyon sorusu kim için ve ne için inovasyon sorularını da beraberinde taşır. “Pazara odaklı-yaşamın iyileştirilmesine ve sürdürülebilirliğe odaklı; firmalar için -toplum için; sınırsız büyümeye dayalı- insana odaklı, verimliliğin yükseltilmesi ve tüketimin azaltılmasına yönelik” inovasyon seçenekleri çok farklı amaç ve ölçütün bir arada olabileceğini göstermekte. Hangi inovasyon sorusunun yanıtı tek bir seçenekte yatmamakta; salt kaynakların aşırı tüketimine dayalı, sınırsız büyümeyi hedefleyen ve rekabet gücünü artırıcı inovasyonun fırsat maliyeti (doğal kaynakların tükenmesi, negatif çevresel etkiler, insanın yaşam kalitesinin olumsuz etkilenmesi vb.) oldukça yüksek olabilir.

Ekonomik, toplumsal, kültürel ve çevresel hedeflerin en iyi biçimde uzlaştırıldığı; toplumsal adaletin, yerküresel sürdürülebilirliğin ve daha az kaynak tüketiminin göz önüne alındığı bir tür optimum inovasyonun yakalanması bütünsel yarar açısından daha uygun gözükmekte. Bu çerçevede sözü edilen inovasyon türlerinin birbirleri ile etkileşimleri içerisinde ve firma, kurum, bölge, ülke, yerküre düzeyinde belirlenecek öncelikler ile uyumlu olarak ele alınması ve uygun stratejilerin saptanması gerekmekte.

T. Bilgehan Gürlek - Endüstri Yük. Mühendisi [email protected]

 

(1) Radjou, N. and Prabhu, J. (2014) Frugal Innovation: How to do More with Less. London: Profile Books

(2) Frugal Innovation and Development: Aides or Adversaries?, Peter Knorringaa,*, Iva Pešab, André Leliveldb and Cees van Beersc, European Journal of Development Research · April 2016

(3) http://yalininovasyon.blogspot.com.tr

(4) www.bloomberg.com/news/2014-04-06/humans replacing robots Herald Toyota’s vision of future