Sakarya Savaşı-2: Düzenlemeler

Ahmet Yavuz Y
Sakarya Savaşı-2: Düzenlemeler

Bir önceki yazıda Sakarya doğusuna çekilme kararından sonraki gelişmelere ve Meclis’te yapılan görüşmeler sonucu kabul edilen Başkomutanlık yasasına yer vermiştik.

Bu yazıda savaş öncesinde yapılan hazırlıklara yer vereceğiz. Yasalarla Meclis, seferberlikle millet, yeni intikal ve düzenlemelerle Ordu hazırlığın parçalarını oluşturmaktaydı. Meclis’in Kayseri’ye taşınması da bunun bir parçasıydı.

Askerlerin en büyük özelliği önlerine çıkması muhtemel en kötü senaryoya göre hareket etmeleridir. Bu senaryolara göre hazırlık yapmak işin doğası gereğidir. Bu, mutlaka böyle olur anlamında değildir. Olabilir olarak değerlendirilen her şey dikkate alınır ve muhakemenin bir parçasını oluşturur. Meclis’in Kayseri’ye taşınması da, Ankara’nın elden çıkma olasılığına karşı değerlendirilmeye alınması gereken doğru bir husustu. Savaşın içinde de gündeme geldi. Hatta emir bile verilmişti. Ancak uygulanmadı.


Savaşa ilişkin Başkomutanın önündeki esaslı iş: Orduyu hazırlamak ve Ordunun lojistiğini sağlamaktı. İlkini Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa yürütmekteydi. Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa çekilmeyi sağlarken Fevzi Paşa Sakarya mevziinin hazırlığına girişmişti. Öte yandan Doğu Cephesi ve Güney Cephesinden yeni birlikler ve toplar bölgeye sevk edilmekteydi.

İkinci alan Ordunun ihtiyaçlarını karşılamaya yönelikti. Tekâlifi Milliye (Ulusal Yükümlülük) Emirleri bu maksada yönelikti. Bununla bağlantılı olarak da İstiklâl Mahkemelerinin kurulması sağlandı. Bu mahkemeler aynı zamanda fi rarları önlemeye yönelikti. Kamu düzenini sağlamaya katkı verdiler. Çünkü ülkede eşkıyalık kol gezmekteydi…

Tekâlifi Milliye Emirleri

Başkomutan 7-8 Ağustos 1921 günleri 10 emir yayınladı. O güne kadar seferberlik ilan edilmemişti. Bir anlamda seferberlik mahiyetinde olan bu direktiflerle, milletin gücüne dayalı olarak yürütülmekte olan savaşın lojistik desteğini bir üst seviyeye çıkarmak amaçlanmaktaydı.

Her kazada bir komisyon kuruldu. Her hane halkı birer kat çamaşır, birer çift çorap ve çarık hazırlayıp komisyona teslim edecekti. Ordu için lazım gelen bütün ikmal maddelerinin yüzde 40’ına el koyulacak, bedeli harpten sonra ödenecekti. Nakliye vasıtalarının yüzde 20’sine el konulacak, geri kalanı ayda 1 kez 100 kilometre olmak üzere orduya hizmet edecekti. Gıda ve giyim eşyalarına el konulacaktı. Halkın elindeki silah ve mühimmat 3 gün içinde orduya teslim edilecekti. Sanatkârlar belirlenecek ve görevlendirilecekti.

Bu işlerin takibi için dört İstiklal Mahkemesi, Kastamonu, Samsun, Konya, Eskişehir bölgelerine gönderildi. Biri de Ankara’da tutuldu.

Bütün bunları yoluna koyan Başkomutan, 12 Ağustos’ta cephenin yolunu tuttu. Cephede yaptığı incelemeden dönerken atına binme esnasında, atın ürkmesi sonucu attan düştü. Kaburga kemiği kırıldı.

Cephenin Hazırlığı

Genelkurmay’ın ilk işi Sakarya’da keşif ve harita yapımı için ekip göndermek oldu. Yeni görev, Orduyu Sakarya doğusunda tertiplemekti. Bu maksatla iki kurmay subay Sakarya’ya görevlendirildi.

İncelemeyi tamamlayan heyetin raporuna uygun olarak Genelkurmay Geyve bölgesinde bulunan Albay Saffet Özalp komutasındaki Kocaeli Grubunu çok gizli olarak Polatlı bölgesine intikale başlattı. Artık Mürettep Kolordu olarak adlandırılacaktı.

Başkomutan 12 Ağustos 1921 cepheye gittiğinde, Genelkurmay’ın farklı bir şekilde kullanmak istediği Güney Cephesinden acil olarak getirilen ve Akşehir bölgesine bulunan Albay Selahattin Adil komutasındaki 2. Kolordunun da savunma bölgesine alınması emrini verdi. 2. Grup olarak adlandırıldı.

Bu kararın ne denli gerekli ve önemli olduğu, Mangal Dağı’nın işgali ve savunması sırasında ve sonrasında anlaşıldı.

Merkez Ordusu’ndan getirilen 18. Tümen ise lağvedildi. İnsan gücü ve silahları diğer tümenlerin bütünlemesinde kullanıldı.

Milletvekili olan Yusuf İzzet Paşa, Meclis’ten izinli sayılarak 3. Grubun komutasını görevlendirildi. Hatırlanacağı üzere 4. Tümen Komutanı Yarbay Mehmet Nazım Bey Kütahya- Eskişehir muharebeleri esnasında şehit olmuştu. Bu müessif olayda 3. Grup Komutanı Albay Arif (Ayıcı Arif)’in hatalı olduğu belirlenmişti. Adı geçen, Mustafa Kemal Paşa’nın çok yakın arkadaşı olmasına rağmen komutanlıktan alındı. 1926’daki İzmir suikast girişimine adı karıştığı için de idam edilmiştir. Başkomutan’dan alınması gereken derslerden biri de, adamcılık yapmaması, doğru işi yapacak liyakatli adamı bulup görevlendirmesidir.

Türk Ordusu Sakarya gerisine doğru çekilirken Mihalıççık- Sivrihisar bölgesine emniyet kuvvetleri bırakmıştı. Gordion’un düğümünü çözmek için Ankara’ya doğru yürüyen Yunan Ordusunu bekleyen ilk sürpriz bu emniyet kuvvetlerini asıl savunma kuvveti sanması ve esas savunmanın yeri hakkında yanılması oldu.

Gelecek yazıda iki ordunun da muharebe öncesi son durumlarını inceleyeceğiz.

Ahmet Yavuz

*Bu yazı HBT'nin 281. sayısında yayınlanmıştır.

Ahmet Yavuz