İliç altın madeni; bir Baia Mare, bir Norilsk olmasın

Gezegenimiz Öne Çıkanlar
İliç altın madeni; bir Baia Mare, bir Norilsk olmasın

Romanya Baia Mare altın madeninde 30 Ocak 2000'de aşırı yağışlar sonucunda baraj taşıp yırtılınca yaklaşık 100.000 m³ siyanürlü akışkan Tizsa ve Tuna Nehirlerine boşalmıştır. Macaristan ve eski Yugoslavya’ya doğru yaklaşık 400 km boyunca bulunan su kaynakları zehirlenmiş ve binlerce balık ölmüştür.

Rusya Sibirya’daki Krasnoyarsk Krai'deki, 180.000'den fazla kişinin yaşadığı en büyük Arktik şehirlerinden biri Norilsk’te, 20. yüzyılın başında keşfedilen 1.8 milyar tondan fazla nikel, paladyum, kobalt ve bakır yatakları işletilmektedir. 1930'lardan beri şehir, Dünyanın en büyük madenciliği ve metalurjik kompleksidir.

Ancak, madencilikten kaynaklı Dünya’nın en kirli on şehrinden birisidir. Sadece hava kirliliği değil, su ve toprak da ziyadesiyle kirlidir. Yıllık 4 milyon ton bakır, kurşun, kadmiyum, nikel, arsenik, sülfür ve diğer zehirli kimyasallar havaya salınmaktadır. Kar siyah, bazen sarı veya beyaz, hatta pembe yağmaktadır. Asit yağmurları Almanya büyüklüğünde bir alanı kaplamaktadır. Havadaki yoğun sülfür dioksit yüzünden 32 km yarıçapında bir alanda sebze yetişmemektedir. Bugün yılda yaklaşık 500 ton bakır ve nikel oksit, 2 milyon ton kükürt dioksit havaya salınmaktadır. Bölgeden geçen nehir, milyonlarca m3 atık malzemeyle kirlenmiş durumdadır. Kentteki yetişkinlerin sadece %4’ü sağlıklıdır.


Atıksular buzul nehirlerini kırmızıya çevirirken bacalardan salınan dumanlarla kükürt dioksit kirliliği şehrin üzerine yağıyor. Bölgede patlayan tank, Dünyanın en büyük petrol sızıntısını oluştururken 6,5 milyon galon dizel yakıt Karadeniz’e akan sulara karışmıştır.

Dünya’daki resmi veriler altın madenlerinin yol açtığı felaketlerin başında siyanür sızıntısının geldiğini gösteriyor. 1971-2015 yılları arasında kayıtlara geçen 16 altın madeni kaynaklı felaketin 7'si siyanürlü suyla bağlantılıdır. Ayrıca söz konusu 16 felaketin 6'sı İliç altın madenini de işleten Kanadalı şirketlerin işlettiği madenlerde yaşanmıştır. 1971 ve 2000’de Romanya; 1984 ve 2000’de Papua Yeni Gine; 1995’de Guyana; 1995, 1998, 2014 ve 2015’de Kanada; 1996’da Filipinler; 1998’de Kırgızistan; 2003’de Honduras; 2004’de Gana; 2005’de Laos; 2009’da ABD; 2015’de Arjantin’de altın madeni kaynaklı felaketler olmuştur.

Ülkemizde 7.5.2011 tarihinde Kütahya Gümüş madeni atık barajı orta bendinin, Şebinkarahisar’da 2021 yılında bir madene ait atık barajının çöktüğü bilinmektedir.

Eğimli yamaç üzerinde bulunan İliç atık barajında da Romanya Baia Mare’deki gibi aşırı yağışta suyla dolarak yıkılması ya da sızıntı olasıdır.

Nitekim, İliç altın madeni işletmesinde, 21 Haziran 2022 tarihinde Yığın Liç sahasına siyanür içerikli solüsyon taşıyan boru hatlarında meydana gelen arıza nedeniyle yaklaşık 20 m3 solüsyonunun aktığı, Erzincan Valiliğince açıklanmış; maden şirketince yapılan açıklamada ise solüsyon döküntüsünün içerisindeki toplam siyanür miktarının yaklaşık 8 kg olduğu belirtilmiştir.

Erzincan İliç ilçesi, Çöpler ve Sabırlı köyü civarında, ÇED izni verilen 1.746 hektar altın madeni kompleksinde açık ocak madencilik faaliyetleri ile oksitli ve sülfitli cevher çıkarılmaktadır. Oksitli cevher yığın liçi ve Adsorpsiyon-Desorpsiyon-Geri-kazanım tesisinde, sülfitli cevher Basınçlı Oksidasyon ünitesinde zenginleştirilerek dore altın+gümüş ve bakır keki üretimi gerçekleştirildiği ÇED raporunda belirtilmektedir.

Sülfitli cevherin zenginleştirilmesi neticesinde ortaya çıkan atıklar ‘’Atık Barajı’’nda depolanmaktadır. 2014 yılında nihai ÇED projesi kapsamında Atık barajının 5 aşamada inşa edilmesi ve toplam kapasitesinin 36,7 Mton olması planlanmıştır. Atık barajı hali hazırda 2. aşama 1205 metre kotunda olup, 2018 yılında atık depolanmaya başlanmıştır. 2019 Kasım ayı sonu itibariyle 1.805.142 ton atık depolanmıştır.

2021 yılı kapasite artırımıyla Atık barajı 7 aşamalı olarak, 75 metre daha yükseltilerek 1.280 metre kotuna çıkarılması, kapasitesinin de 52,4 Mton’a yükseltilmesi planlanmaktadır. Havuzdaki suyun havaya püskürtülmesi işi evaporatör kullanımı, su yönetimi ve saha yüzey suyu yönetimi için endüstriyel atık su arıtma tesisi kurulumu seçeneklerinin de değerlendirildiği belirtilmektedir.

Maden sahası Türkiye’de en tehlikeli diri faylarından biri olan Malatya Fayının Kemaliye Gümüşçeşme köyünde çatallandığı doğu kolu üzerinde, Divriği Fayı ile Salihli-Bağıştaş Fayı ucunda yer alır. Maden alanın güneyi ters fay ile sınırlanmıştır.

27 Ocak 2003’de maden bölgesine yakın Pülümür’de 6.5 büyüklüğünde, Kemaliye Gümüşçeşme’de 9 Mayıs 2020’de 4 büyüklüğünde deprem olmuştur. Yörede sık sık depremler olmaktadır.

Altın madenciliğinde siyanürlü proses atıkları ya doğrudan ya da kimyasal arıtma işleminden sonra atık barajlarında biriktirilir ve atık barajlarında siyanürün doğal bozunması beklenir.

İliç atık barajı yaklaşık 30 derece eğimli bir yamaç üzerinde kurulmuş olup, kapasite artırımıyla 75 metre daha yükseltilecek olması sızdırmazlık bakımından risk taşımakta, büyüklüğü 6,5-7 ve üzeri bir depremde atık barajının yıkılması söz konusu olabilecektir.

Aşırı yağış ya da depremle yıkılması durumunda, siyanürlü ve kimyasal atıklı, atık çamuru hemen bitişiğindeki Karasu Nehri, İliç ve Bağıştaş Barajına karışacak, buradan sırasıyla Keban, Karakaya, Atatürk, Birecik ve Karkamış barajları hatta, Suriye ve Irak’a kadar sucul canlı yaşamı olumsuz etkilenecektir. Tarihin en önemli nehirlerinden biri olan Fırat ve Fırat’ın Karasu kolu belki de tümüyle canlılık vasfını yitirecektir.

Atık barajının yıkılma riski bulunmaktadır. Dünya’da birçok siyanürlü maden atık barajı yıkılması olmuş ve çevre felaketine yol açmıştır. Fırat Nehri’nde olası bir çevre felaketi durumunda, sınıraşan sular hukukuna göre de uluslararası bir sorun teşkil edebilecektir.

Depolanacak katılaştırılmış atık bünyesinde ağır metallerden demir, altın, gümüş, arsenik, bakır, kurşun, pirit, kalkopirit gibi sülfürlü mineraller bulunduğu bilinmektedir. Bu mineraller asit maden drenajına (asidik su) yol açacak ve toprak, bitki ve hayvanlara, insan sağlığına zararı olacaktır. Yer altı ve yüzey sularına karışacak, Karasu Nehri suyu kirlenecek canlı yaşamını tehdit edecektir. Pasa (artık) içindeki bu sülfürlü elementler yağmur suyu ile yıkanarak tabanda asidik bir su oluşturacak; kaynak ve dere sularının ağır metalce kirlenmesine yol açacak; tarım topraklarını kirletecek, çevre ve insan sağlığını tehdit edecektir.

Yasalar ve kurallar olmasına karşın, siyanür kullanımıyla ilgili riskler her zaman ve her an mevcuttur ve kaza ihtimali vardır. Siyanür ya da tehlikeli maddeler aynı oranda denetlenememektedir. Yakın tarihte yaşanan facialar çok sayıda insan ve diğer canlı türlerinin hayatına mal olmuştur.

Dolayısıyla İliç altın madeni atık barajında bir sızıntı ya da bendin yıkılmasında 52,4 Mton atık çevre felaketine yol açacaktır.

Altın madeni atıklarının depolandığı tesislerin kurulacağı alanın jeolojik, hidrojeolojik, jeokimyasal, hidrokimyasal ve mühendislik jeolojisi çalışmasının, tesisin kurulacağı alandaki kayaçların geçirimlilik ve iletimlilik özellikleri sağlıklı belirlenmiş midir; bilinmemektedir.

Atık barajı bendi çekirdeğini sıkıştırılmış kil oluşturur. Kum, çakıl ve kayadan oluşan dolgu malzemesi gövdenin iç ve dış yüzeyini kaplar. Maden Atıkları Yönetmeliğine göre, atık barajı tabanında sızdırmazlık 50 cm düşük geçirimli doğal kil malzeme üzerinde jeosentetik kil tabakası, üzerinde 2 mm kalınlığında çift taraflı pürüzlü yüksek yoğunluklu polietilen jeomembran ve onun üzerinde jeokompozit tabakası ile sağlanacağı belirtilmektedir. Eğimli bir yamaçta bulunan atık barajında sızıntıyı engellemenin, atık barajı yapım tekniği ve kullanılan malzeme dikkate alındığında güç gibidir. Bunun güvenirliliği tartışmalıdır.

Nihai baraj gövde yüksekliği, yüz yılda bir tekrarlanma olasılığı olan fırtınalardan kaynaklanacak yüzey sularını tutabilecek bir hacim ilave edilerek hesaplanır. İliç atık barajı için bu hesaplanmış mıdır; bilinmemektedir.

Atık barajları ulaşımı zor, yüksek eğimli, hakim rüzgarlara açık, hassas eko sisteme sahip, fay hattı üzerinde bulunan ve kaynak suları içeren sahalarda inşa edilmemelidir. Ancak İliç atık barajı, bu risklerin bulunduğu alanda inşa edilmiştir.

İliç altın madeni atık barajının olası yıkılması durumunda bir çevre felaketinin yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.

Madenin Ülkemizdeki en önemli su havzası içinde bulunması, yöreye dair özellikler, Fırat Nehri’nin sınıraşan sular kategorisinde ve uluslararası bir öneme sahip olması, tarımsal sulamada kullanılan Atatürk Barajı gibi üzerinde kurulu birçok barajların bulunması yönüyle, madenden kaynaklı doğabilecek bir çevre felaketinin vereceği zararların boyutları düşünüldüğünde, bu bakımdan Kemaliye-İliç ve Divriği havzası madencilik faaliyeti yapılamayacak yerlerden biri olup, kamu yararı, sağlıklı ve dengeli bir çevre, canlı varlığı, yaşam, ekolojik ve kültürel alanların korunması adına madencilik faaliyetlerine son verilmesi daha akılcı olacaktır.

İliç altın madeni bir Baia Mare, bir Norilsk olmasın.

Eşref Atabey
Jeoloji Yüksek Mühendisi / Tıbbi Jeoloji Uzmanı / Yazar

Kaynaklar
E. Atabey. 2010. Türkiye’de antropojenik (insan kaynaklı) unsurlar ve çevresel etkileri. MTA Yerbilimleri ve Kültür Serisi-7. Ankara.

M. Karadeniz. 1996.Cevher zenginleştirme tesis artıkları, çevreye etkileri önlemler. İstanbul Ofset Basım Yayın San. Tic. A. Ş., İstanbul.
P. Soldán, M. Pavonic, J. Bouček ve J. Kokeš. 2001. Baia Mare Accident--Brief Ecotoxicological Report of Czech Experts. Ecotoxicology and Environmental Safety49(3):255-61
www.herkesebilimteknoloji.com/haberler/surdurulebilirlik/ilic-altin-madeni-siyanur-sizintisi-gercegi
www.temizmekan.com/ilic-copler-altin-madeni-siyanur-sizintisi/
onedio.com/haber/16-maddede-norilsk-
Anagold. 847, 49729 Ve 20067313 Ruhsat Nolu Çöpler Kompleks Madeni 2. Kapasite Artışı Ve Flotasyon Tesisi Projesi. Erzincan İli, İliç İlçesi, Çöpler Köyü. Nihai ÇED Raporu. 2021

İliç altın madeni sahası, alt kottaki Karasu Nehri, Bağıştaş ve İliç Barajı. (ÇED Raporundan)