Prof. Naci Görür, bir TV kanalına verdiği demeçte, Marmara’da beklenen deprem için, “Artık deprem ne zaman olacak diye sormaya gerek yok” demiş1. Eklemiş: “Ne yönetimde ne halkta deprem kültürü yok”. Mezarında rahat uyusun, Prof. Ahmet Mete Işıkara bu kültürü oluşturmak için çok uğraşmıştı, bilimi, halka indirmeye, anlatmaya çocuklardan başlamıştı. Çok doğru bir yaklaşımdı. Çocuklar ona “deprem de...
TÜSİAD talep etmiş Boğaziçi Üniversitesi Barış Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi raporunu hazırlamış. Konu, “Sosyal ve Duygusal Öğrenme Becerileri”, (kısaca SDÖ) ve bunun eğitim sistemine yerleştirilmesi. Raporun tanıtım toplantısı önceki gün yapıldı. Eğitimi yakından ilgilendirdiği için Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk da davetliydi. Ama nedendir bilinmez katılmadı. Ona yazının sonunda geleceğ...
Günümüzde Çin, bilim sayesinde dünyanın süper güçlerinden biri haline geldi. Peki, birçok ülkenin isteyip de başaramadığını Çin nasıl başardı? Arkadaşımız Reyhan Oksay pusula, matbaa, kâğıt ve barut gibi devrim yaratan buluşları dünyaya kazandıran Çin’in son 150 yıllık tarihinde bilimin inişli çıkışlı yolculuğunu yazdı. Çin’i bilimle kurtarmak deyimi nasıl popüler hale geldi? Yurtdışına eğitime gi...
Çin'in bilime uzun yürüyüşü: Bir ulus nasıl süper güç haline geldi? IBM Google'ı nasıl açığa düşürdü? - Cem Say Çağımızın kâbusu: Siber saldırı Matematiksiz teknoloji - Doğan Kuban Uluğbey Rasathanesi'ni gezdik - Özlem Yüzak Hikâyenin aslı - Tanol Türkoğlu Birlikte düşünelim (4) : Eğitim, öğretim - Ali Akurgal Öğretme ve öğrenme kavramlarını yeniden düşünmek - Bekir Onur Neden bilim insanı olan he...
Çevremizdeki dünya çok karmaşık ve sürekli değişiyor, her zaman yeniliklerle karşı karşıya kalıyoruz. Beynimizin en ilginç görevlerinden biri bu kaosu düzene sokmak ve değişimlere göre yeniden ayarlanmaktır. Sinir hücreleri, sinapslar ve beyin bölgeleri esnek oldukları için öğrenebiliyoruz. Peki ama beyindeki sinir hücreleri, öğrenme sürecinde niçin bu kadar çabuk değişebiliyorlar? Bir nöronun yen...
Bilimin serüveninin ilk kilometre taşı belki de eski Yunan okullarının kapısında yazan “Non scholae, sed vitae discimus” cümlesidir, yani “biz yaşam için öğreniriz”. Bu cümlenin açıklaması şudur, ne yapıyorsak bu dünya için yapıyoruz, bu dünyayı anlamak için yapıyoruz, bunun ötesinde hiç bir şey için uğraşmıyoruz. Bu inanış dünya biliminin en önemli aktörlerinden biri olan Albert Einstein’ın şu sö...