Günün Yorumu

20 yıl sonra, depremde neredeyiz? Celal Şengör, Mustafa Erdik ve Sinan Özeren’den önemli saptamalar

Şüphesiz 1999’dan bugüne arada bir kuşak yetişti ve onlar depremi, 20 yıl önce yaşadıklarımızı bizim gibi bilmiyorlar. 20 yıldır aslında İstanbul depremi gündemde, evet kaçınılmaz olarak bu depremi yaşayacağız, ama ne zaman belirsiz. Ama şu var: Her yıl büyük İstanbul depreminin gerçekleşme olasılığı %2,5. Prof. Celal Şengör ile bugün gelinen noktayı konuştuk. Her şeyi sorduk ve yanıtladı. Ya tek ...[Devamını gör...]

Büyük sırra bir kapı aralandı: Dilin kökeni nereye dayanıyor?

“Merhaba!” Bu ifade, dilimizde selamlamak için kullanılıyor. Farklı dillerde de farklı karşılıkları var. Peki ama selamlama ihtiyacımızı dilsel bir ifadeyle, yani merhaba olarak (ya da diğer dillerde nasılsa) karşımıza iletmeye ne zaman başladık? Bir başka deyişle, dil nasıl ortaya çıktı? Birçok tez var. Mesela Fransız dilbilim cemiyetinin eski zamanlarında olsaydık, bu tartışmanın yasaklandığını ...[Devamını gör...]

İlk adımın 50. yılında 5 ülke Ay’a gözlerini dikti

Ay’a ilk ayak basılmasının üzerinden tam 50 yıl geçti. Tam da bu süreçte Hindistan, Ay’da inceleme yapmak üzere Chandrayaan-2 aracını fırlattı. Yolculuğu devam ediyor. Sadece Hindistan değil bugün ABD’den Rusya ve hatta İsrail’e kadar birçok ülkenin gözü, Ay’ı evrenin keşfinde bir üs olarak kullanmakta. Biz de kapağımıza Ay’ı taşıdık. Yazarımız Batuhan Sarıcan, konuyu farklı perspektif, haber ve g...[Devamını gör...]

Ruh ve beden sağlığımız için bedava ilaç: Gün ışığı

Taş devri insanından bu yana vücudumuzun çalışma mekanizması köklü bir değişim geçirmedi. Bilim insanları, sağlıklı bir yaşamın ipuçlarının binlerce yıl önce yaşamış atalarımızın yaşam tarzında aramamız gerektiğini ileri sürüyor. İlkel yaşamın en önemli girdilerinden biri bol miktarda gün ışığına maruz kalmaktı. Yapay aydınlatmanın olmadığı o dönemlerde insanlar, bütün günü dışarıda geçiriyor; kar...[Devamını gör...]

Yeni bela: Daha sık ve daha sıcak günlere hazırlanın

Son yılların en sıcak haziran ayını geçirdik. Yapılan araştırmalar ise çok daha vahim bir duruma işaret ediyor: İklim değişikliği Avrupa’daki mega-ısı dalgasını 5 kat daha muhtemel hale getirdi. Yani küresel ısınma olmasaydı bu sıcaklık dalgasının yaşanma ihtimali 5 kat daha az olacaktı. Bu konuda bugüne kadar 200’ü aşkın araştırma yapıldı. Bilim insanları son 10 yıldır sürekli uyarıyorlar; “fosil...[Devamını gör...]

Ah şu sivrisinekler… Neden seni değil de beni sokuyor?

Sıcaklar bastırdı. Tabii sivrisinekler de... Özellikle biraz yeşil, ağaçlıklı bir mekânda iseniz... Bir anda güzel bir mekânı, derin bir uykuyu bir kâbusa dönüştürebilen bu canlılar, yaz aylarının baş belası aynı zamanda. Dünyada 3 bin 500’ü aşkın sivrisinek türü bulunuyor. Ve her bir türün doğada kendine özgü bir rolü olduğuna şüphe yok. Örneğin erkek sivrisineklerin nektar yemesi, bazı sivrisine...[Devamını gör...]

Çayımız üzerine ne dolaplar dönüyor?

Milletçe en çok tükettiğimiz içeceklerin başında geliyor denebilir. Ama ne içiyoruz diye üzerine bir gittik, hem çayın toprağının kalitesizleştiğini dolayısıyla ürünün özelliklerinden kaybettiğini, hem de çayın en değerli 2,5 yaprağının değil, neredeyse bir dal gibi budanarak çay şirketlerine satıldığını öğrendik. Bu sonuncusunu biliyorduk. Eskiden devletin koyduğu bir kural olarak çay üreticileri...[Devamını gör...]

İnsan soyu tek ırk mı, yoksa ırklar var mı?

Dünyada ırkçılığın, aşırı milliyetçi eğilimlerin giderek arttığı bir dönemin içindeyiz ve bilim dünyasının saygın dergileri konuyu yeniden ele aldılar. Soru şu: İnsan türü içinde çeşitli ırklar mı var, yoksa herkes aynı ırkın bir parçası mı? Araştırmalar diyor ki: Irk olarak nitelendirilen gruplar arasındaki morfolojik çeşitlilik DNA’da büyük bir değişikliğe işaret etmiyor. İnsanı ırklara ayıran a...[Devamını gör...]

Hayvanlar da yas tutar…

Bir katil balina, geçen sene Temmuz ayında bir yavru dünyaya getirdi, ancak bu yavru sadece yarım saat yaşadı. Bilim insanlarının J35 adını verdikleri anne balina, yavrusu öldükten sonra tam 17 gün yas tuttu. Batmaması için yavrusunu sürekli taşıdı. Ancak 16 bin kilometre yol kat ettikten sonra yavrusunu bırakabildi. Üzüntü ve keder sadece insana özgü değil. Yüz yıllar boyunca hayvanlar sadece içg...[Devamını gör...]

Ekonomi girdabındayız… Peki ya çıkış?

Türkiye giderek sanayisizleşen bir ülke olma yolunda adım adım ilerliyor. Artık çağın gereği kaçınılmaz bir iştahla yüksek katma değerli ürünleri tüketiyoruz. Ama üretmeden üretemeden… İthal ederek… Düşünsenize bir küresel imalat sanayi içinde Türkiye’nin katma değer payı sadece %1,1. İhracatımız düşük teknoloji yoğunluğuna dayalı. Oysa kalkınmacı devlet ve planlı bir kalkınma stratejisi olmaksını...[Devamını gör...]