Günün Yorumu

Hedefiniz yoksa yaya kalırsınız: Dünya 30 yılda %100 yenilenebilir enerjiye odaklanırsa…

Stanford Üniversitesi’nde araştırmacılar 139 ülkeyi dikkate alarak, dünyanın 2050 yılında yüzde yüz yenilenebilir enerji kaynaklarıyla idare edebileceği kanaatine vardı. Erdal Musoğlu’nun yazısından okuyoruz, rapor “tüm enerji sektörlerinin elektriğe geçmesini, altyapının yenilenmesini ve enerjinin yalnızca rüzgâr, güneş ve sudan elde edilmesini” öngörüyor. Çok daha da önemli bir sonuç şu: Böyle b...[Devamını gör...]

Defolarımızdan arınabilir miyiz? Hey bilim! Bunamayı durdur…

İnsanoğlu ölüme programlanmış biyolojik bir yapıya sahip. Mükemmel tasarlanmış bir canlı değil. Ayrıca hiçbir canlı mükemmel değil. Doğum ve ölüm, yaşamı anlamlı kılan başlangıç ve son. Fakat insanoğlu, kurduğu sistematik bilme ve araştırma merakı sayesinde bahsettiğimiz kusur ve defolardan bizi arındırmak için yüzyıllardır uğraşıyor. Sihirden, iksirden, her şeyden sağlık umudu yaratan bir canlıyı...[Devamını gör...]

Sokağa çıkma yasağı, tutuklama, pencereler iptal

Hayır, Türkiye’den bahsetmiyoruz şüphesiz, böyle bir durum ülkemizde hiç olmasın; konu kasırgaların saatte 300 kilometre hızla birbiri ardına pek çok Atlantik adasını silip süpürdükten sonra Meksika Körfezi’ni kavurması ve Florida üzerinden ABD üzerinde bütün şiddetiyle esip gürlemesi... 5 milyonu aşkın kişinin tahliye edilmesi ne demek, bir düşünün. Bu yazıyı yazarken Florida ve Orlando’da yaşaya...[Devamını gör...]

Kanser tedavisinde umut verici, sarsıcı gelişmeler; artık sona mı yaklaşılıyor?

Bu haftaki dergimizde Almanya’da araştırmalarını sürdüren Türk kökenli bilim insanlarının cilt kanserinin tedavisinde geldikleri ileri noktayı keyifle yayınlarken, çok önemli iki yeni kanser tedavi yöntemi haberi daha gündeme düştü. İlki, yeni bir yöntemle kişiye özgü kanser tedavisine geçişle ilgiliydi ve lenfoblastik lösemi kanserli hastalar ayağa kalkmıştı. 63 hastanın %83’ünde kanser büyük ger...[Devamını gör...]

Barış için bilim

Bilimin barışın inşasındaki rolü nedir? Ve bir soru daha: Barış için bilim mümkün mü? 21. yüzyılda insanlığın savaşlardan kırıldığı, savaş ve çatışmalardan beslenen emperyalist sistemin dünya yaşam sistemini çöküş noktasına getirdiği bu dönemde bu soruların yanıtı daha da yaşamsal hale geldi. Hal böyle olunca, biz de Herkese Bilim Teknoloji dergisi olarak 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde bu konuyu çeş...[Devamını gör...]

“Bilinç nedir” sorusuna sizin yanıtınız ne olur?

"Bilinçli ol! Bilinçlendirmek gerekir… Halkın bilinci ne kadar ki? Bilinçli hareket et! Bilinçli yaşamayı bilmelisin… Bilinçli tüketici ol! Çevre için bilinçli çaba sarf etmeli… İçki içince bilinci gitti… Adam bu işi bilinçli olarak yapmış!" Bunlar, bu haftaki kapak konumuz "bilinç" üzerine, günlük konuşmalarımız içinde "bilinç" sözcüğü geçen bazı cümleler. Az çok herkesin bilinç üzerine bir farkı...[Devamını gör...]

Büyük İstanbul Depremi: Her yıl gerçekleşme olasılığı %2,5.. Büyük başarı: öte-gezegen keşfettik!

Geldik mi yine Türkiye’nin anasını ağlatan 1999 Gölcük-Kocaeli depremin yıldönümüne! Peki, bugün durum ne? Dergimizin 16 Haziran tarihli 64. sayısında Celal Şengör hoca beklenen Büyük İstanbul Depremi’nin jeolojisini yazmıştı. Bu sayımızda da Prof. Dr. Mustafa Erdik Hoca, Büyük İstanbul Depremi’nin yapabileceği hasarları ve etkileyebileceği bölgeleri yazdı. Erdik, ülkemizin en önemli deprem mühend...[Devamını gör...]

Bilimin ufkunda ne gözüküyor? Ve: Yasaklar, bilimle birlikte geleceği de boğar…

Bu hafta bilimin özellikle tıp alanında açtığı yepyeni bir ufku önünüze getiriyoruz. Akıllı sistemlerle donatılmış mikro robotlar. Bedenimizde olan bitenleri net olarak görecek ve haber verecek, hastalıkları teşhis edecek, insanların ulaşamadığı yerlerde gözlem yapacak, bütün bunların ötesinde başka alanlarda da insanın minik gözü kulağı olacak mikro robotlar. Boyutları 1 milimetreden birkaç santi...[Devamını gör...]

Bilimde İran nerede, Türkiye nerede? İran’da Evrim…

İran’ın bilimde gelişmesini öteden beri merakla izleriz ve haber yaparız. Humeyni’nin “İslam devrimi” İran’ın bilimsel çalışmalarını dibe vurdurduktan sonra, 10 yıldır büyük bir toparlanma içine girdi bu ülke ve bugün bilimsel araştırma-makale sayısını birkaç yıldır dünyada hızla artıran ülke konumuna yükseldi. 10-15 yıl önce de Türkiye, İran’ın konumundaydı. Bilimsel araştırma-makale sayısını dün...[Devamını gör...]

Yarının ilkel yaratığı olarak, insan…

Düne kadar kolay kolay kimsenin kabul edemeyeceği, ileri sürüldüğünde "hadi canım... sen de!" diyeceği bir olasılık, giderek, görünür gelecekte gerçekleşebilecek en büyük olay veya insanlar için “en büyük felaket” arasına gireceğe benziyor. İnsanın kendi yarattığı robot, zamanla insanı aşan daha zeki bir yaratığa dönüşebilir mi? Soru bu. Durun burun kıvırmayın, bu kez belki 10 yıl - 20 yıl öncesin...[Devamını gör...]